Bence SANAT, içimizde fırtınalar koparken görünmeyen ve ifade edemediğimiz birçok karmaşık duygunun, farklı yollarla anlatımı ve dışa vurumu dur. Bunu her şekilde yorumlayıp ortaya koymamız mümkündür.
İçinde bulunduğumuz durum itibariyle, sanata ve sanatçıya ne yazık ki gerekli önem verilmemektedir. Oysaki ulu önderimiz MUSTAFA KEMAL ATATÜRK, sanatı ve sanatçıyı şu şekilde tanımlamaktadır;
“Sanat güzelliğin ifadesidir. Bu anlatım sözle olursa şiir, ezgi ile olursa müzik, resim ile olursa ressamlık, oyma ile olursa heykeltıraşlık, bina ile olursa mimarlık olur.”
“Bir millet sanata önem vermedikçe büyük bir felâkete mahkûmdur,” “Dünyada medenî, ileri ve gelişmiş olmak isteyen herhangi bir millet, mutlaka heykel yapacak ve heykeltıraş yetiştirecektir.”
Evet, sanatın olmadığı bir toplum gerilemeye mahkumdur. Karanlıktan kurtulmak için mutlaka sanatla bütünleşmeliyiz. Geçmişten günümüze her dönem sanata karşı çıkanlar illaki olacaktır. Kabul etmeyenler, engel olmaya çalışanlar ve sanatı bitirmek üzere faaliyet gösterenler gibi…
Aslında tamda bu noktada başlıyor SANATIN icra edilişi. Düşünün ki, akan bir suya ne kadar müdahale edebilirsiniz ? Akmasına engel olmaya çalışsanız dahi, o yine de bir yol bulup akmaya devam edecektir. İşte sanatta tıpkı su gibi direnir ve varlığını her daim devam ettirmek için mücadele eder.
Sanatın birçok dalını incelediğimiz zaman, İsyan, nefret, güzellik, aşk, delilik, umut, sevinç gibi daha birçok duygu ile tanışmamız mümkündür. Çünkü bu duyguları anlatmanın tek yolu sanattan geçer. Gerek dansla gerek müzikle gerek resimle ve gerekse daha birçok farklı yollarla kendimizi ifade edebiliriz.
Sanat düşünmeyi, üretmeyi, araştırmayı, sorgulamayı ve tüm benliğimizle var olmayı gerektirir. Ayrıca insanlık tarihinin vazgeçilmez bir olgusudur. Bu sayede değişir, dönüşür ve de gelişiriz.
Bu uğurda yola çıkmış, var olmayı başarmış ve var olacak olan tüm değerli sanatçılarımıza, sanatseverlere selam olsun. Sevgiyle ve Sanatla kalın…

YORUMLAR