Uzun yıllar boyunca “Az konuşanlar daha zekidir, daha iyi hatırlar” düşüncesi yaygın bir inanıştı. Ancak son araştırmalar, bu yargıyı tersine çevirdi. Bilim insanlarına göre, konuşmak sadece bir iletişim aracı değil, aynı zamanda hafızayı güçlendiren zihinsel bir egzersiz olarak kabul ediliyor.
.
Konuşmak Beyni Aktif Tutuyor. Journal of Experimental Psychology dergisinde yayımlanan bir araştırma, kelimeleri yüksek sesle söylemenin beynin hatırlama merkezlerini sessiz okumaya göre çok daha fazla çalıştırdığını ortaya koyuyor. Araştırmacılar bu etkiye “Production Effect (Üretim Etkisi)” adını veriyor.
.
Nöropsikologlar, “Bir kelimeyi yüksek sesle söylemek, hem motor hem işitsel hafızayı aynı anda aktive eder, bu da bilgiyi daha kalıcı hale getirir” diyor. Yani konuşmak, beynin farklı bölgeleri arasında bağlantı kurarak bilgiyi pekiştiriyor.
.
Düşünmek sessizlikte gerçekleşse bile, konuşmak o düşüncelerin beyinde daha sağlam yer etmesini sağlıyor. Bir olay hakkında konuşmamak ise, beynin o anıya erişimini kısıtlıyor ve unutmayı hızlandırıyor. Bu bulgu, konuşmanın yalnızca sosyal değil, bilişsel bir işlevi de olduğunu kanıtlıyor.
.
Bilim insanları, konuşmanın tıpkı egzersiz gibi beyindeki sinir yollarını sürekli aktif tuttuğunu ve hafıza motor alanları arasında sinyal alışverişi yaratarak beynin esnekliğini artırdığını vurguluyor.
.
Uzmanların bu konuda ki önerisi ise, bilgiyi yüksek sesle tekrarlayın. Öğrenilen bir kavramı sesli söylemek, hafızada kalıcılığını artırır. Öğrendiklerinizi başkalarına anlatmak, beyin için tekrar etkisi yaratır. Sosyal iletişimi azaltmayın. İnsanlarla sohbet etmek, kelime hafızasını ve kelime çağırma hızını geliştirir.
.
Demek ki konuşmak artık sadece anlatmak değil, hatırlamanın da anahtarı olarak görülüyor. O zaman ne diyoruz? HAYDİ KONUŞ BENİMLE…
YORUMLAR