Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

İzmir’de Deniz Poyraz anması… “Gerçek adalet için mücadeleyi sürdüreceğiz”

DEM Parti İzmir İl Örgütü, 4 yıl önce il binasına düzenlenen silahlı saldırıda yaşamını yitiren Deniz Poyraz’ı andı. Basın açıklaması gerçekleştiren İl Örgütü, saldırının siyasi bir suikast olduğunu vurgulayarak adalet ve hakikat için mücadeleyi sürdüreceklerini belirtti.

DEM Parti İzmir İl Örgütü, 4 yıl önce il binasına

(İZMİR)– DEM Parti İzmir İl Örgütü, 4 yıl önce il binasına düzenlenen silahlı saldırıda yaşamını yitiren Deniz Poyraz’ı andı. Basın açıklaması gerçekleştiren İl Örgütü, saldırının siyasi bir suikast olduğunu vurgulayarak adalet ve hakikat için mücadeleyi sürdüreceklerini belirtti.

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İzmir İl Örgütü, 4 yıl önce parti il binasına düzenlenen silahlı saldırıda hayatını kaybeden Deniz Poyraz’ı anmak amacıyla bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Düzenlenen açıklamaya çok sayıda partili ve sivil toplum temsilcisi katıldı. Yapılan açıklamada, Deniz Poyraz’ın katledilmesinin üzerinden dört yıl geçmesine rağmen adaletin hala yerini bulmadığı vurgulandı. Açıklamada, saldırının aydınlatılması ve sorumluların tüm boyutlarıyla ortaya çıkarılması için mücadeleyi sürdürecekleri belirtildi. Katılımcılar, Deniz Poyraz’ın fotoğraflarını taşıyarak sık sık “Deniz’e sözümüz barış olacak”, “Deniz Poyraz ölümsüzdür” ve “Deniz Poyraz onurumuzdur” sloganları attı.

“Saldırı siyasi bir suikasttı”

Basın açıklamasını Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde DEM Parti İzmir İl Eş Başkanları Fulya Erdoğan okudu. Açıklama şöyle:

“Deniz, yalnızca o gün binada bulunan bir HDP çalışanı değildi. O, yıllardır devletin sistematik biçimde kriminalize ettiği bir halkın, kapatılmak istenen bir partinin ve bastırılmak istenen kadın mücadelesinin kararlı bir öznesiydi. Katledilmesi, bireysel değil politik bir eylemdir; bu cinayetle hedef alınan, bir bütün olarak demokratik siyaset, halk iradesi ve eşit yurttaşlık talebidir. Katil Onur Gencer mahkemede, yıllardır beslendiği nefret ideolojisini açıkça dile getirdi. Sosyal medyada paylaştığı silahlı fotoğraflar, Suriye’ye gidişi, ÖSO güçleri ve ülkü ocaklarıyla olan ilişkileri ortadayken; bu cinayet yalnızca bireysel bir vaka olarak ele alındı. Mahkeme, arkasındaki yapıları ve yönlendirmeleri soruşturmadı, araştırmadı, görmezden geldi. Bu saldırı planlı, organize ve siyasi bir suikasttı. Sadece tetiği çeken değil, tetiği çektiren de bu suçun ortağıdır. Ancak ne saldırı talimatını verenler ne de organize edenler hakkında etkin bir soruşturma yürütüldü. Tüm uyarılarımıza rağmen, kamu görevlilerinin ihmali ve sorumluluğu incelenmedi. Bu, cezasızlık politikalarının bir parçasıdır.”

“Faili belli, faili meçhul dönemi sürüyor”

Cezasızlık, siyasi cinayetleri meşrulaştırır ifadelerini kullanan Erdoğan, “Bu ülkede Musa Anter’den Hrant Dink’e, Tahir Elçi’den Deniz Poyraz’a kadar birçok aydın, gazeteci, siyasetçi organize yapılar tarafından katledildi. Hiçbiri münferit değil, sistematik saldırıların halkalarıydı. Devletin güvenlik kurumlarının, siyasi iktidarın ve yargının bu olaylara yaklaşımı, ‘faili belli faili meçhuller’ döneminin devam ettiğini göstermektedir. Siyasi cinayetlerin açığa çıkarılmaması, sorumluların yargı önüne çıkarılmaması, nefret suçlarını cesaretlendirir. Bu cezasızlık politikası, yalnızca bugünü değil, geleceği de tehdit etmektedir. Siyasi iktidar ve ortağı, yıllarca HDP’yi ve onun şahsında Kürt halkını, kadınları, muhalefeti ve özgürlük arayışını sistematik olarak hedef göstermiştir. ‘Terörle iltisaklı’ diliyle meclisin meşru bir parçası olan partimize karşı yürütülen karalama kampanyaları, bu tür saldırılara zemin hazırlamıştır. Deniz Poyraz’ın katili, bu iklimde büyümüş ve Bizler, Deniz Poyraz için gerçek adaletin sadece bir mahkûmiyet kararı olmadığını biliyoruz. Gerçek adalet, Deniz’i hedef haline getiren politikaların ifşa edilmesi, nefret diliyle yüzleşilmesi, siyasi sorumluların yargı önüne çıkarılması ve hesap vermesiyle mümkündür. Bu nedenle bir kez daha yineliyoruz: Hakikat Komisyonları kurulmalı, bu ülkedeki siyasi cinayetler tüm yönleriyle araştırılmalı, arşivler açılmalı, kamu görevlileri ve siyasi aktörler hesap vermelidir. Demokrasi ancak hakikatle yüzleşilerek kurulabilir” diye konuştu.

“Hakikat komisyonları kurulmalı”

Barış için, adalet için, demokratik bir toplum için bir arada bulundukları dile getiren Erdoğan, “Bizler, Deniz Poyraz’ın düşlerini yerde bırakmayacağız. Onun adını, bu ülkede barışın, eşitliğin, halkların kardeşliğinin ve kadın özgürlüğünün simgesi yapacağız. Her anma, bir hatırlatma değil, bir mücadele çağrısıdır. Deniz Poyraz nezdinde tüm siyasal şiddet mağdurlarını anıyor; demokratik siyaseti savunmaya, adaleti inşa etmeye ve halklarımızla birlikte hakikatin izini sürmeye devam edeceğimizi ilan ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Basın açıklaması sonra Gündoğdu Meydanı’na yürüyen topluluk Poyraz’ın anısına denize karanfil attı.