(İSTANBUL) – ”Mücevher” albümü, Cem Adrian’ın müzik dünyasında 20 yıl boyunca verdiği emeği ve katkıyı simgeleyen, Türk müziğinin çeşitli renklerini bir araya getiren 80 parçadan oluşan bir çalışma olarak dinleyicileriyle buluşuyor.
Soho House’da kültür sanat muhabirleriyle bir araya gelen Cem Adrian, müzik kariyerinin 20’nci yılını özel bir albümle kutluyor. “Mücevher” adlı albüm, Adrian’ın geçmiş 20 yılını simgeleyen, müzik dünyasında bir dönüm noktası olan eşsiz bir projeye dönüşüyor. Albüm, Türk müziğinin farklı jenerasyonlarından 92 sanatçının katkılarıyla şekilleniyor.
“Mücevher” albümü: Müzikal Bir Antoloji
Cem Adrian, müziğin her türünden izler taşıyan “Mücevher” albümünde, pop, rock, alternatif, rap, elektronik, özgün müzik ve daha birçok türden isimleri bir araya getiriyor. Ajda Pekkan, Haluk Bilginer, Zülfü Livaneli, Gülten Kaya, Ahmet Aslan, Cem Yılmaz, Emel Sayın, Ceza, Mustafa Alabora, Bülent Ortaçgil, Teoman, Demet Evgar, Mercan Dede, Emir Can İğrek, Mert Fırat, Selda Bağcan, Sagopa KAJMER, Gaye Su Akyol gibi sanat dünyasının farklı alanlarından tanınmış isimler, bu albümde yer alıyor.
Albüm, 80 parçadan oluşuyor ve Türkiye’nin modern müzik dünyasının son 50 yılını kapsayan bir “antoloji” niteliği taşıyor. Cem Adrian, albümün yalnızca müzikal değil, aynı zamanda kültürel ve edebi bir zenginlik sunduğunu belirterek, bu eserin sadece müzikle değil, tiyatro ve sinema dünyasıyla da etkileşim içinde olduğunu vurguluyor.
Cem Adrian’dan sanat ve müzik dünyasına çağrı
Cem Adrian, albümün içeriğini, “Bütün bu değerli isimlerin bir araya gelmesi, sadece benim 20. yılımı kutlamak için değil, aynı zamanda sanatı ve müziği yeniden değerli kılmak adına bir çağrı. Bugün sanatın, insanlara ne kadar önemli olduğunu hatırlatmak için bir araya geldik” diye değerlendirdi.
Adrian, albümde yer alan isimlerin yanı sıra, müzik dünyasındaki genç yeteneklere de ilham vermek istediğini belirterek, “Bu albümde ismi duyulmamış genç müzisyenler de var. Belki de bu albüm, onlara umut verir, ilham olur. Gençler de kendi yollarında cesaret bulabilirler” ifadesini kullandı.
Kişisel dokunuşlar ve zorlu süreç
Albümün yapım sürecinde çok sayıda sanatçıyla bizzat bir araya gelen Cem Adrian, kayıtlara evlerinde girerek, sanatçılara özel bir ortamda müzik yapmayı tercih ettiğini belirtti. Emel Sayın’ın evine stüdyo kurarak orada kayıt almak, Fatih Erkoç ve Kerem Görsev ile Bodrum’da bir araya gelmek gibi kişisel dokunuşlar, albüme ayrı bir anlam katıyor.
Adrian, albümün kaydına bir yıl önce başladıklarını ve bu süreçte her türlü zorluğa rağmen üretmeye devam ettiklerini aktarıyor. Ancak, albümün çıkış tarihi, Türkiye’nin içinden geçtiği ”karanlık dönemin” etkisiyle bir hafta ertelenmiş. Adrian, bu durumu şöyle anlatıyor:
“Bazen karanlık zamanlar öyle bir noktaya gelir ki, sanatın iyileştirici gücünden bile şüphe etmeye başlarsınız. Ama biz üretmeye devam edeceğiz, karanlığa karşı ışığı göstermek için. Çünkü elimizden gelen tek şey bu; karanlığı kabul etmek değil. Aydınlatmaya çalışmaya devam edeceğiz. En azından bunu deneyeceğiz.”
“Mücevher” ve ”Geleceğe Umut”
Cem Adrian, albümün sadece geçmişi yüceltmek değil, geleceğe umut taşımak amacıyla hazırlandığını ifade ediyor. ”Mücevher” hem müzik dünyasına hem de toplumun her kesiminden insana umut veren bir proje olarak karşımıza çıkıyor.
Cem Adrian, albümde yer alan bazı özel anekdotları da şu ifadelerle paylaşıyor: “Ayten Alpman, ölümünden önce şarkımı söylemişti. Ailesinden izin alarak bu kaydı albüme dahil ettim. Gülten Kaya ise ilk kez bir şarkı seslendirdi. Bu albüm, sadece müzikal değil, aynı zamanda duygusal bir yolculuk oldu.”