Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

“Bir Geleneğin Son Temsilcisi: Göksu Lokantaları” kitabının lansmanı yapıldı

Araştırmacı yazar Şefika Onur Batmaca, Ankara’nın köklü Cumhuriyet lokantası geleneğini anlattığı “Bir Geleneğin Son Temsilcisi: Göksu Lokantaları” adlı kitabının tanıtımında; “Göksu Lokantaları bir Cumhuriyet lokantası. Bu kitabı yazarken aslında Cumhuriyet tarihine de indik. 1928 yılında kurulan Karpiç Lokantası ile başlayan bir geleneğin son temsilcisi Göksu Lokantaları” dedi. Göksu Lokantalarının sahibi Gökhan Aksoy ise “Göksu’nun 40 seneye aşkın bir geçmişi var. Daha evveliyatı da var zaten kitapta onlar anlatılıyor. Biz burada Ankara için sembolleşmiş, hafıza oluşturmuş bir mekana nasıl vefa borcumuzu giderebiliriz bunun peşindeyiz biraz da” diye konuştu.

Araştırmacı yazar Şefika Onur Batmaca, Ankara’nın köklü Cumhuriyet lokantası geleneğini

(ANKARA) – Araştırmacı yazar Şefika Onur Batmaca, Ankara’nın köklü Cumhuriyet lokantası geleneğini anlattığı “Bir Geleneğin Son Temsilcisi: Göksu Lokantaları” adlı kitabının tanıtımında; “Göksu Lokantaları bir Cumhuriyet lokantası. Bu kitabı yazarken aslında Cumhuriyet tarihine de indik. 1928 yılında kurulan Karpiç Lokantası ile başlayan bir geleneğin son temsilcisi Göksu Lokantaları” dedi. Göksu Lokantalarının sahibi Gökhan Aksoy ise “Göksu’nun 40 seneye aşkın bir geçmişi var. Daha evveliyatı da var zaten kitapta onlar anlatılıyor. Biz burada Ankara için sembolleşmiş, hafıza oluşturmuş bir mekana nasıl vefa borcumuzu giderebiliriz bunun peşindeyiz biraz da” diye konuştu.

Kitap lansmanı, Kızılay Göksu Lokantası’nın tarihi atmosferinde, yazarın ve Göksu Lokantalarının ikinci kuşak sahibi Gökhan Aksoy’un söyleşisi ve imza etkinliğiyle birlikte yapıldı.

Batmaca tarafından kaleme alınan eser, Karpiç ile başlayan ve Cumhuriyet döneminden bugüne uzanan bir sofra geleneğinin Göksu Lokantası’nda hayat buluşunu anlatıyor. Batmaca, kitapta Göksu Lokantası’nın kuruluşundan bugüne uzanan yolculuğunu, lokantanın sahipleri Aksoy ailesinin işletmecilik anlayışını, çalışanların hikâyelerini ve müdavimlerin anılarını dönemin toplumsal dönüşümleriyle harmanlayarak anlatıyor.

Lansmana Prof. Dr. Abidin Kumbasar, hukukçu Necdet Basa, edebiyatçı Halik Soyuer’in kızı Birsel Soyuer, şair ve yazar Coşkun Bağır, eski teknik direktör Adnan Dinçer ve iş insanı Ömer Faruk Uçman gibi isimler katıldı.

“Bu kitabı yazarken aslında Cumhuriyet tarihine de indik”

Lansmanda konuşan Batmaca, şunları kaydetti:

“Göksu Lokantaları bir Cumhuriyet lokantası. Bu kitabı yazarken aslında Cumhuriyet tarihine de indik. 1928 yılında kurulan Karpiç Lokantası ile başlayan bir geleneğin son temsilcisi Göksu Lokantaları. O yüzden bir yıllık süren bu çalışmada bu geleneği anlatmak istedik. Ankara’nın belleğini anlattık, aktardık bir yandan. Müdavimlerle görüştük, çalışanlarla sohbetler ettik. Bir tarihi yazdık aslında. O yüzden güzel bir çalışma ortaya çıktı diye düşünüyorum. Burada sanatçılar, edebiyatçılar özellikle, siyasetçiler, basın… O kadar çok isim gelmiş geçmiş ki; bestekarlar şairler, ressamlar… Yani ‘bu duvarların dili olsa’ dedikleri bir durum var gerçekten. O yüzden bu tarihi bir şekilde dile getiriyor olmuş olmak benim çok hoşuma gitti müthiş bir yolculuktu. Zaten sayfalarda göreceksiniz bunu.”

“Ankara için sembolleşmiş, hafıza oluşturmuş bir mekana nasıl vefa borcumuzu giderebiliriz bunun peşindeyiz”

Göksu Lokantalarının sahibi Gökhan Aksoy ise “Göksu’nun 40 seneye aşkın bir geçmişi var. Daha evveliyatı da var zaten kitapta onlar anlatılıyor. Biz burada Ankara için sembolleşmiş, hafıza oluşturmuş bir mekana nasıl vefa borcumuzu giderebiliriz bunun peşindeyiz biraz da. Çünkü burada insanlar sadece yemek yemedi, buraya bu masalara dertlerini, anılarını çocukluk yaşantılarını bıraktı. Biz de birazcık bunların hafızası kalıcı kalsın diye sağolsun Şefika Onur Hanım bunu kaleme aldı ve biz de bunu şu anda yaşatıyoruz ve çok mutluyuz bu durumdan. Benim çocukluğum da bu koridorlarda geçti ve hala da aşığım bu koridorlara. Tabii ki senelerce tadilat da yamamız gerekiyordu ama her zaman orjinaline, özüne sadık kalarak tadilatı yaptık. Çünkü şu masalar bile bir hafızayı canladırıyor. Bu masalardan tekrar gelip yemek yiyen, tekrardan çocukluğuna, o devre iniyor. Bu çok kıymetli bir şey. Kendimizi de zaten Cumhuriyet lokantası olarak tanımlıyoruz ve Cumhuriyet ilkelerine sadık olarak yaşamımızın her alanında böyle devam etmeye çalışıyoruz. Kitapta da bunun altı çokça çizilmiştir. Bunları anlatmak istedim ben de” şeklinde konuştu.