Haber: Erva Gün – Ogün Akkaya
(TBMM) – Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın 2026 bütçesi ve kesin hesabı, Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşüldü. Hazır giyim ve tekstil sektörlerinde yaşanan istihdam kaybına ilişkin milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Kacır, “Bu sektörleri ülke olarak kolay elde etmedik. Onlarca yılın emeğiyle bugünlere geldiler. Türkiye hazır giyim ve tekstilde dünyanın en önemli üreticileri arasındadır. 1 milyona yakın vatandaşımız bu sektörlerde istihdam ediliyor. Dolayısıyla bu sektörleri gözden çıkarmamız asla söz konusu değil” ifadelerini kullandı.
AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında toplanan Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın 2026 bütçesi ve kesin hesabı görüşmeleri tamamlandı. Milletvekillerinin bütçenin geneli üzerine konuşmasının ardından Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Türkiye son dönemde sanayileşme kabiliyetini artırmış bir ülkedir” dedi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, Türkiye’nin sanayi üretimindeki artışa, teknoloji düzeyine, ihracat performansına ve verimlilik göstergelerine ilişkin milletvekilleri tarafından sorulan sorulara yanıt verdi.
Bakan Kacır, sanayi üretim endeksinin ağustos ayı itibarıyla yıllık yüzde 7,7 artış gösterdiğini hatırlattı. Üretim verilerinin uzun dönemli perspektiften değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Kacır, “Dünya sanayi üretiminde ve değer zincirlerinde majör değişim unsuru pandemi olmuştur. Ülkelerin sanayi üretim performanslarını değerlendirirken pandemi öncesi noktayla bugünkü nokta arasındaki farkları göz önüne almak sağlıklı bir yaklaşım olacaktır” dedi.
“Avrupa ülkeleriyle kıyaslandığında Türkiye pozitif ayrışıyor”
Türkiye’nin ihracatının yüzde 40’tan fazlasını Avrupa Birliği ülkelerine yaptığını belirten Kacır, “Pandemi öncesiyle kıyasladığımızda Almanya’nın sanayi üretimi yüzde 14,7, İtalya’nın yüzde 6,9, Fransa’nın yüzde 3,3, İspanya’nın yüzde 0,5 oranında pandemi öncesi seviyesinin altında. Türkiye’nin sanayi üretimi ise aynı dönemde yüzde 30,6 yükselmiştir. Türkiye son dönemde sanayileşme kabiliyetini artırmış bir ülkedir” ifadelerini kullandı.
“Yüksek teknoloji ihracatı tarihi zirvede”
Kacır, 2024’ün ocak-eylül döneminde imalat sanayi ihracatının bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 4,3 artarak 189,5 milyar dolara ulaştığını belirtti. Yüksek ve orta-yüksek teknoloji ihracatında güçlü bir artış yaşandığını kaydeden Kacır, “2002’de yüksek ve orta yüksek teknoloji imalat sanayi ihracatının oranı yüzde 28,5’ti. Bu oran 2024’te yüzde 40,2’ye, son 12 ay itibarıyla ise yüzde 42,7’ye yükseldi. Yüksek teknoloji ihracatımız yıllık 9,6 milyar dolara ulaşarak tarihî zirve noktasına geldi” dedi.
Bakan Kacır, bu artışa rağmen hedeflerinin daha yüksek olduğunu vurgulayarak, “Yapacak işimiz bitmedi. Ar-Ge’ye, inovasyona daha fazla yatırım yapacağız, girişimcimizin önünü açacağız ve bu rakamları çok daha ileri seviyelere çıkaracağız” ifadelerini kullandı.
“Toplam faktör verimliliği yüzde 1 artışla ilerliyor”
Verimlilik göstergelerine de değinen Kacır, 2002’den bugüne toplam faktör verimliliğinin sabit kaldığı yönündeki eleştirileri reddetti. “Toplam faktör verimliliğimizin endeks değeri 83,7’den 108,9’a çıktı. Bu her yıl ortalama yüzde 1’lik ilave verimlilik kazanımına karşılık geliyor” dedi.
Bakanlık olarak teşviklerin ve yatırımların etkilerini yakından izlediklerini söyleyen Kacır, “Bakanlığımızda kurduğumuz girişimci bilgi sistemi aracılığıyla 4 milyon girişimin verilerini tutuyoruz. Bu sistem Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, TÜBİTAK, KOSGEB ve Türk Patent’ten gelen verilerle entegre çalışıyor. Bu sayede yatırımların etkisini düzenli olarak değerlendiriyor, veriye dayalı politika üretiyoruz” dedi.
“Hiçbir sektörü gözden çıkarmıyoruz”
Hazır giyim ve tekstil sektörlerinde yaşanan istihdam kaybına ilişkin soruları da yanıtlayan Kacır, “Bu sektörleri ülke olarak kolay elde etmedik. Onlarca yılın emeğiyle bugünlere geldiler. Türkiye hazır giyim ve tekstilde dünyanın en önemli üreticileri arasındadır. 1 milyona yakın vatandaşımız bu sektörlerde istihdam ediliyor. Dolayısıyla bu sektörleri gözden çıkarmamız asla söz konusu değil” ifadelerini kullandı.
Kacır, bakanlık olarak sahadaki verileri dikkate aldıklarını belirterek, “Bu yılın ilk 10 ayında KOSGEB aracılığıyla 100 binden fazla işletmeyi ziyaret ettik. Özellikle emek yoğun sektörlerde istihdamı korumaya yönelik politikalarımızı sahadan topladığımız doğrudan verilerle şekillendiriyoruz” dedi.
(SÜRECEK)

