Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Yeniden Refah Genel Başkan Yardımcısı Bayramoğlu: “İktidar ‘büyüyoruz’ diyor ama refah payını millete koklatmıyor”

Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Fatih Bayramoğlu, 2026 Merkezi Yönetim Bütçesi’ni eleştirerek, “İktidar ‘büyüyoruz’ diyor ama refah payını millete koklatmıyor. Açlık sınırının 30 bin liraya dayandığı, yoksulluk sınırının 98 bin liraya dayandığı bir ülkede bu rakamların kabul edilebilmesi mümkün değildir”dedi.

Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Fatih Bayramoğlu, 2026

(ANKARA) – Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Fatih Bayramoğlu, 2026 yılı Merkezi Yönetim Bütçesi’ni eleştirerek, “İktidar ‘büyüyoruz’ diyor ama refah payını millete koklatmıyor. Açlık sınırının 30 bin liraya dayandığı, yoksulluk sınırının 98 bin liraya dayandığı bir ülkede bu rakamların kabul edilebilmesi mümkün değildir” dedi.

Mehmet Fatih Bayramoğlu, 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçesi’ne ilişkin analiz yayınladı. 2026 bütçesinde personel giderlerinden sonra, en yüksek harcama kaleminin faiz olduğunu belirten Bayramoğlu, şunları kaydetti:

“2026 yılında 2,74 triyon lira faiz ödenecektir. Ödenecek 2,74 trilyon liralık faiz, Orta Vadeli Program 2026 dolar kuru olan 46,6 liradan hesap edilirse 58,8 milyar dolara tekabül etmektedir. Geçen yılkı faiz ödemesi, bütçe açığının yüzde 101’i kadardı. Yine bu yıl da bütçe açığının yüzde 101’i kadar faiz ödemesi yapılacaktır. Bir önceki yıla göre bütçe toplamı yüzde 28,4 kadar artırılırken, faiz ödemeleri ise yüzde 41 oranında artmıştır. 2026 yılı için Orta Vadeli Program’da faiz dışı fazla 29 milyar lira ile yok denecek kadar azdır. Faiz dışı fazlanın yeterince verilememesi sebebiyle bu dengesizliğin büyüyerek devam edeceği öngörülmektedir. Bu kadar faiz ödenirken elbette faiz dışı fazla verilemez. Bu açık kapanmadan, mevcut enflasyonla mücadele anlayışında başarı sağlanamaz.”

“Yoksulluk sınırının 98 bin liraya dayandığı bir ülkede bu rakamların kabul edilebilmesi mümkün değildir”

Faize giden 2,74 trilyon liranın halk için harcanması durumunda nelerin yapılabileceğini sıralayan Bayramoğlu, “kaçırılan fırsatları” şöyle listeledi:

“Konut: Vatandaştan ücret almadan 750 bin adet (3+1) konut yapılabilirdi. İstihdam: 63 bin yeni orta ölçekli işletme kurularak 800 bin kişiye iş sağlanabilirdi. Emekli: En düşük emekli maaşı asgari ücretle eşitlenebilirdi. Asgari Ücret: 11,5 milyon asgari ücretlinin maaşı 44 bin liraya çıkarılabilirdi. SMA Hastaları: Tüm SMA hastalarının tedavisi, faiz parasının sadece yüzde 10’u ile karşılanabilirdi.”

2026 bütçesinde verginin tavana yayılamadığını, vergide adaletin sağlanamadığını ifade eden Bayramoğlu, şöyle devam etti:

“2026 yılı bütçesinde öngörülen vergilerle ilgili değinilmesi gereken husus; 2025 yılında toplanan verginin yüzde 17,5’i faize giderken, 2026 yılında toplanacak yaklaşım 16 trilyon liralık verginin yüzde 18,3’ü faize gidecektir. Bu rakam Milli Gelirin yaklaşık yüzde 3,5’ine denktir. Her geçen sene daha fazla vergi faize gitmektedir. Toplanan vergilerden daha büyük bir oran faize gittiği için millete hizmete, millete katkı sağlamaya çok kısıtlı bir imkan kalmaktadır. Gelirden alınan, servetten alınan, zenginden alınan vergiler yüzde 37,2 seviyesindedir. Buna karşın; ücretliden, dar gelirliden alınan, alışverişten alınan dolaylı vergiler yüzde 61,7 oranındadır. Vergilerin, 2026 bütçesinde de dar gelirli vatandaşın yükü olması planlanmıştır.

“Hükümet ise bu hesabı göremiyor ya da görmek istemiyor”

Sayın Cevdet Yılmaz, bütçemiz ‘insan odaklıdır’ demiştir ancak bu bütçede dar gelirliler ve ezilenler yoktur. İktidar ‘büyüyoruz’ diyor ama refah payını millete koklatmıyor. Açlık sınırının 30 bin liraya dayandığı, yoksulluk sınırının 98 bin liraya dayandığı bir ülkede bu rakamların kabul edilebilmesi mümkün değildir. Ezilenleri dikkate almayan bütçe sebebiyle bu sene 2,74 trilyon lira faize gidecektir. Bu faiz ödemesi dört kişilik bir aile için hesap edilirse; her ay 10 bin 627 lira, yılda ise 127 bin 521 lira bir aileden 2026 yılında faize gidecektir. Bu bir aileye yılda altı adet asgari ücreti faize ödetmek demektir. Aynı hesap, 12,67 trilyon lira olarak belirlenen vergiler için yapıldığında; dört kişilik bir aileden; her ay 58 bin lira, yılda ise 695 bin lira 2026 yılında vergi alınacaktır. Bu ise bir aileye yılda 32 adet asgari ücreti vergiye ödetmek demektir. Biz bu hesabı görebiliyoruz, vatandaş da görüyor. Vatandaşın 2026 yılında günlük 87 lira iç ve dış güçlere faiz ödeyeceğini ve günlük 476 lira vergi ödeyeceğini hesap edebiliyoruz, hükümet ise bu hesabı göremiyor ya da görmek istemiyor.

İktidar, üniversite öğrencilerini 1,65 milyondan 7,1 milyona yükseltmekle övünüyor. Ancak bu diplomalı işsiz kardeşlerimizin kuryelik yaparak, kafelerde garsonluk yaparak, ailesinden harçlık alarak, ev genci olarak yaşamlarını idame ettirdiklerinden bahsetmiyor. İnsan odaklı bütçe böyle mi olur?”