(ZONGULDAK) – Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, ”Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin pazarlık masasında Abdullah Öcalan’la pazarlık konusu yapılmasına karşıyız. Şimdi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki Öcalan komisyonu İmralı Adası’na giderek terörist Öcalan’la konuşacakmış. Ona beşikteki bebekleri öldürme kararını verirken ne hissettin diye soracaklar mı? Sormayacaksanız niye gidiyorsunuz” dedi.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, partisinin Zonguldak İl Başkanlığı’nda yaptığı basın toplantısında Türkiye gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin çok ağır bir krizden geçtiğini belirten Özdağ, şunları söyledi:
“2026 senesi Cumhuriyet tarihinin en zor yılı olacak, bu şimdiden görülüyor. Bir taraftan milli, üniter ve laik devlet yapısına yönelik saldırılar, diğer taraftan sekizinci yılına giren ekonomik buhran ülkemizi girdabın içine çekiyor. Toplumun yüzde 80’i fakirleşiyor, rantiye bir azınlık ise ekonomik durumunu koruyor. 16 milyon emekli, dul ve yetim açlıkla sınanıyor. 6 milyon asgari ücretli hayata tutunmaya çalışıyor. Çiftçiler afetzede gibiler. Türk çiftçisinin sırtından Amerikalı çiftçiye kâr transferi yapılabiliyor. Köyler boşalıyor. Tarım Bakanlığı bazı ithalat lobileri için çalışıyor.”
”Vatandaş elindeki torbanın dibini zor dolduruyor”
Pazar yerlerindeki tabloya işaret ederek Özdağ, “Türkiye’nin değişik şehirlerinde pazarı ziyaret ettiğimizde hale borcu olmayan esnaf bulamıyoruz. Vatandaş elindeki torbanın dibini zor dolduruyor… Artık pazarda 3-4 kilo meyve sebze alan yok, 1 kilo alabilen kendini şanslı sayıyor. AK Parti’nin 2002’den bu yana yürüttüğü günübirlik politikaların sonucu budur” dedi.
”Tekstilde 5 milyar dolarlık sanayi Mısır’a taşındı”
Özdağ, Türkiye’de sanayinin yurtdışına taşındığını öne sürerek şu ifadeleri kullandı:
“Sadece tekstilde 5 milyar dolarlık sanayi Mısır’a taşındı. Ayakkabı sanayisi de gidiyor. Balkan ülkelerine göç eden sanayiciler var. Ekonomik istikrar yok. 2024’te 2,5 trilyon TL vergi muafiyeti vardı, bu rakam 2025’te 3 trilyon TL’ye çıkacak. Devlet büyük iş adamlarından alması gereken vergiden vazgeçiyor ama asgari ücretli annenin mama alırken ödediği KDV’den vazgeçmiyor.”
Özdağ, çözüm olarak Zafer Partisi’nin “sürdürülebilir kalkınma ve karma ekonomi modelini” işaret ederek şunları kaydetti:
“Neoliberal hiçbir modelin bu krizi çözme imkânı yok. Planlı kalkınma şart. Devlet Planlama Teşkilatı’nın kurulmadığı, Sayıştay’ın denetim yapmadığı, adaletin işlemediği bir ülkede refah olmaz.”
”Teröristbaşına gittiğiniz zaman onun pis elini sıkacak mısınız?”
TBMM’de kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun İmralı Adası’nda tutuklu bulunan terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’a heyet göndermemesi gerektiğini belirten Özdağ, şunları söyledi:
”Ülkemizin yaşamakta olduğu ağır ve Cumhuriyet’in varlığı için tehdit oluşturan diğer husus da PKK terör örgütü ve onun elebaşısı Abdullah Öcalan’la yapılan pazarlıklardır. Biz de terörsüz bir Türkiye istiyoruz. Ama Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin pazarlık masasında Abdullah Öcalan’la pazarlık konusu yapılmasına karşıyız. Şimdi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki Öcalan komisyonu İmralı Adası’na giderek terörist Öcalan’la konuşacakmış. Ona beşikteki bebekleri öldürme kararını verirken ne hissettin diye soracaklar mı? Sormayacaksanız niye gidiyorsunuz? Türkiye Büyük Millet Meclisi İstiklal Harbi veren gazi bir Meclis’tir. Türkiye Büyük Millet Meclisi, 15 Temmuz FETÖ’cü darbe girişimine karşı direnen bir meclistir. Bir terör örgütünün darbesine karşı direnen bir Meclis, devlet kuran bir Meclis, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucu anlaşması olan Lozan’ı tanımayan, Cumhuriyet’in Kürtlere soykırım yaptığı şeklindeki ahlaksızca iftirayı atan bir terör örgütünün elebaşısının ayağına gidip ne diyecektir? Bunu Zafer Partisi olarak bilmek istiyoruz. Teröristbaşına gittiğiniz zaman onun pis elini sıkacak mısınız? Ona ‘Abdullah Bey’ diye mi hitap edeceksiniz? İstihbaratçılara ve devletin diğer güvenlik görevlilerine söylemediği neyi söyleyecek Abdullah Öcalan size? Hiçbir şey söylemeyecek. Terörist örgütün terörist elebaşı Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin İmralı’ya gelmesini dünyaya ve kendi taraftarlarına Türkiye’yi yendiğinin göstergesi olarak kullanmak için istiyor.
O heyetin içinde olanların hiçbirisi ailelerine, çocuklarına, torunlarına bu İmralı ziyaretini bir şeref olarak bırakamayacak. Türk halkı da bu teröristbaşının Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri tarafından ziyaret edilmesini kabullenmiyor. Türk halkı Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılmasını da kabullenmiyor. Her şeyde demokrasi diyorsunuz. Demokrasi için yeni anayasa diyorsunuz. Hadi Türk halkına soralım. Türk halkı milli üniter laik devletten PKK ve Öcalan istedi diye vazgeçmeyi kabul edecek mi zannediyorsunuz? Sürecin arkasında halkın yüzde 60-70 desteği var diyorsunuz. Hodri meydan. Gidelim sandığa bakalım var mı halkın yüzde 60-70 desteği yoksa halk sizi Haziran 2015’te olduğu gibi sandığa ve bu sefer sandığın en dibine gömmeye mi hazırlanıyor? Zafer Partisi olarak Türkiye’yi nasıl bugün Zonguldak’ta bir panel düzenleyerek bütün bunları anlatacaksak, gelecek hafta Mersin’de düzenleyeceğimiz panelle bunları anlatacaksak, özetle bütün Türkiye’yi adım adım dolaşıp Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin nasıl Öcalan’la pazarlık masasına konulduğunu her yerde anlatacağız.”
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Özdağ, sandık çağrısına ilişkin soruya ”Madem demokrasi diyorlar, madem Türkiye, PKK ile terörist örgütle pazarlıkla demokratikleşiyormuş, Türk halkının iradesini Meclis’te yapılan pazarlıklarla belirleyemezler. Her şey Türk halkının önüne gelmeli” yanıtını verdi.
Özdağ, Zafer Partisi’nin Türkiye’nin terörsüzleştirilmesi için neler yapılması ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin İmralı çıkışı sonrası salonun ayakta alkışlamasına ilişkin soru üzerine şunları söyledi:
”Terörsüz Türkiye teröristlerle pazarlık edilerek değil, terörle mücadele edilerek ve terörist örgüt bitirilerek olur. Terörist örgüt teslime zorlanarak olur. Zafer Partisi olarak bizim bir antiterörizm programımız var. Bu programı parti kurulduğu günden beri Türk kamuoyuyla paylaşıyoruz ve bu program 12 ana başlıkta PKK terör örgütünün nasıl sonlandırılacağını ayrıntılı olarak anlatıyor. Önümüzdeki süreçte de düzenleyeceğim, her perşembe düzenlediğim basın toplantılarından birisinde kapsamlı bir şekilde Zafer Partisi’nin terörü bitirme programını tekrar Türk kamuoyuyla paylaşacağım. Burada bu basın toplantısı çerçevesinde zaman yetersizliğinden ötürü bu güzel sorunuza ama uzun cevap gerektiren sorunuza cevap vermiyorum.
”Alparslan Türkeş o salonda otursaydı bu sözü alkışlar mıydı yoksa alkışlamaz mıydı?”
Gelelim ikinci sorunuza; Milliyetçi Hareket Partisi’ne Alparslan Türkeş’in kurduğu parti diye oy veren Milliyetçi Hareket Partililere kendilerine şu soruyu sormalarını istiyorum: Alparslan Türkeş o salonda otursaydı bu sözü alkışlar mıydı yoksa alkışlamaz mıydı? Alkışlardı diyen Milliyetçi Hareket Partili seçmen varsa söyleyecek bir şeyim yok. Ama alkışlamazdı diyen Milliyetçi Hareket Partilinin hepsini Zafer Partisi’ne davet ediyoruz.”
”Zonguldak’a büyük önem veriyoruz”
Özdağ, Zonguldak’a daha önceki gelişiyle şimdiki gelişinde ne gibi farklılıklar olduğuna ilişkin soruyu şöyle yanıtladı:
”Daha hiçbir şey görmedim. Biraz sonra göreceğim. Gelir gelmez buraya geldim. Ama Zonguldak, Zafer Partisi’nin sanayi politikalarında Türkiye’nin en önemli dört merkezinden birisi, bir liman kenti olma niteliği ve Türk ağaç sanayinin merkez üstlerinden birisi olma niteliğini taşıyor. Onun için Zonguldak’a büyük önem veriyoruz. İlk ziyaretimizi Ticaret Odası’na gerçekleştirdik ve kendileriyle uzun ve çok kıymetli bir toplantı yaptık. Notlarımızı aldık. Önümüzdeki süreçte görüşmelerimizi sürdürmeye devam edeceğiz.”
”Özelleştirme bir fetişizme dönüştü”
Özdağ, Türkiye Taş Kömürü Kurumu’nun özelleştirilmesiyle ilgili tartışmaların hatırlatılması üzerine şöyle konuştu:
”Bakın, biz özelleştirmeden çok içinden geçtiğimiz süreçte kamulaştırmanın ön planı çıkartılması gerektiğini düşünüyoruz. Özelleştirme bir fetişizme dönüştü. Karlı olan devlet işletmeleri bile gereksiz şekilde özelleştirildi ve özelleştikten sonra da gereken yatırımlar yapılmadığı için hem millete hem de sahibine zarar vermeye başladı. Mesela, elektrik dağıtımının özelleştirilmesinin sonuçlarını hep birlikte görüyoruz. Tabii Zonguldak için kömür çok önemli. Ancak her doğal kaynağın olduğu gibi kömürün de bir sonu var. Zonguldak’ın perspektifini sadece kömür içerisine sıkıştırmamak gerekiyor. Kömür konusunda yeni yatırımlar yapılarak modernleştirme devlet eliyle geliştirilirken Zonguldak’a başka başka yatırımların da kaydırılması gerektiğini düşünüyoruz. Zonguldak’ın Ankara ve Bursa’ya kadar uzanan iki eksende hattın dünyaya açılış kapısı olarak demir yollarıyla bu bölgeyi dünyaya bağlayan, denize bağlayan merkez üs haline gelmesi gerektiğini düşünüyoruz. Zonguldak’ta çok kıymetli bir üniversite var. Bu üniversitenin seviyesinin, içeriğinin, akademik etkinliğinin devlet desteğiyle de arttırılarak özellikle yüksek teknoloji alanında ortaya ürünler, sanayi ile birlikte ortaya ürünler koyabilecek bir noktaya çıkartılması gerektiği inancındayız. Sonuç olarak Zonguldak, Türk ekonomisinin önemli merkezlerinden birisi, Türk eğitiminin önemli merkezlerinden birisi olmaya adaydır.”
Özdağ, Zafer Partisi’nin “Dört Bölge Dört Deniz Projesi” kapsamında Zonguldak’ı kapsayan bölümünün neler olduğunun sorulması üzerine şöyle dedi:
”Sanayinin hem de Ankara ve Bursa’ya kadar uzanan sanayinin dünyaya açılış merkezi haline gelecek olan Zonguldak’ta yerleşim planlamasının yeniden tasarlanmasından demir yollarının kente kazandıracağı etkinliğe kadar birçok farklılaşma gerçekleşecek. Bu da Zonguldak’a bir cazibe merkezi haline getirecektir.”
”Neden hiç AK Partili belediye başkanları için soruşturma izni verilmiyor?”
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş hakkında verilen soruşturma izni hakkında da değerlendirmelerde bulunan Özdağ, şunları kaydetti:
”İçişleri Bakanlığı Mansur Yavaş’la ilgili bir soruşturma izni vermiş. Ben, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın saklayacak, gizleyecek bir şeylerin olmadığını düşünüyorum, inanıyorum. Ancak neden hiç AK Partili belediye başkanları için soruşturma izni verilmiyor? Neden Melih Gökçek için hazırlanmış olan 100 tane dosya hakkında inatla soruşturma başlatılmıyor. İşte bu siyasetin muhalefete yönelik düşman ceza hukuku uygulamalarının bir sonucudur.”
Özdağ, basın toplantısı sonrasında beraberindeki heyetle Zonguldak Maden Ocağı’nı ve Zonguldak Maden Müzesi’ni ziyaret etti. Özdağ, müze ziyareti sonrasında Zafer Partisi Ereğli İlçe Başkanlığı’nın yeni hizmet binasının açılışını yaptı.

