(ANKARA) – TÜRK-İŞ Genel Bakanı Ergün Atalay, Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde yaptığı konuşmasında, “Bu arkamızdaki bina devletimizin Maliye Bakanlığı binası. Orada bir arkadaşımız oturuyor, ‘Sıkılaştırma yapıyorum’ diyor, ‘Enflasyon iniyor’ diyor, ‘İnsanlar rahatlayacak’ diyor. Markette görmüyorum, pazarda görmüyorum, kirada görmüyorum. Ülkenin hiçbir alanında ücretlerin düştüğünü, fiyatların düştüğünü görmüyorum. Hiç kimse görmüyor. Kimi kandırıyorsun be kardeşim? Türkiye’yi inanın bilmiyor. Pazarı bilmiyor, marketi bilmiyor, garibi bilmiyor, emeği bilmiyor” dedi.
Kamudaki 600 bine yakın işçiyi ilgilendiren toplu iş sözleşmeleri çerçeve protokolü görüşmeleri sürerken, TÜRK-İŞ, düşük bulduğu zam teklifine karşı Anıtpark’tan, Hazine ve Maliye Bakanlığı’na kitlesel yürüyüş başlattı. Yürüyüş kortejinin en önünde TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, TÜRK-İŞ’e bağlı sendikaların genel başkanları, yönetim kurulu üyeleri ve şube başkanları yer aldı.
Anıtpark’ta bir araya gelen emekçiler, “Aç kaldık aç”, “İşçi muhtaç oldu kuru soğana”, “Geçinemiyoruz. Gelirde adalet, vergide adalet. Geçinmek istiyoruz” , “İşçinin alnı terliyor, maaşa gelince kalbi tekliyor”, “Verilen teklif yok hükmündedir”, “Şimşek elini ekmeğimden çek”, “Hak onu almak için mücadele edenlerindir”, “Vergi dilimim yüzde 27, verilen teklif yüzde 16”, “Enflasyona sebep biz değiliz”, “Artık oyalamayın, işçinin sabrı tükendi”, “Zordayız geçinemiyoruz” yazılı dövizler taşıdı. Yürüyüş esnasında işçilerin TÜİK binasının önünden geçmesiyle birlikte kortejde yer alanlar “Sahtekar TÜİK” sloganları attı.
TÜRK-İŞ Genel Başkanı Atalay, bakanlık önünde yaptığı konuşmada, “Masa susarsa, alan konuşur. Bugün masa sustu, alan burada” ifadelerini kullandı.
Atalay, konuşmasında şunları kaydetti:
“Aradan takriben 3 ay geçti, Türk-İş Koordinasyon Kurulu teklifini verdi. Ama 3 ayda ses yok. Biz masa başında hem müzakere yapıyoruz hem mücadele yapıyoruz. Dedik ki, arkadaşlarımız geliyor. Yarın arkadaşlarımız burada olacaklar. Bugün gitmeyeceğiz. Sendika başkanları, unvanlı yöneticiler, bu akşam burada kalacağız. Yarın Türk-İş Kongre Salonunda, önümüzdeki haftanın eylem planını arkadaşlarım size açıklayacaklar. Akabinde haziran ayının sonunda bazı sendikalarımız grev kararı almak durumundalar. Kim var? Demiryol-İş var. Enerji var, karayolları var, madenciler var, Makine Kimya var. Bu kardeşlerimizle en geç temmuzun başında grev kararı almak durumundayız. Buradaki sendikalarımızın tamamı 15 gün içinde grev kararı almak mecburiyetindeler.
“Mehmet Şimşek, Türkiye’yi bilmiyor”
Bu arkamızdaki bina devletimizin Maliye Bakanlığı binası. Orada bir arkadaşımız oturuyor, ‘Sıkılaştırma yapıyorum’ diyor, ‘Enflasyon iniyor’ diyor, ‘İnsanlar rahatlayacak’ diyor. Markette görmüyorum, pazarda görmüyorum, kirada görmüyorum. Ülkenin hiçbir alanında ücretlerin düştüğünü, fiyatların düştüğünü görmüyorum. Hiç kimse görmüyor. Kimi kandırıyorsun be kardeşim? Maliye Bakanı ‘Ben dünyayı biliyorum’ diyor, ondan şüphem hiç yok. ‘Amerika’yı biliyorum’ diyor, lanet olsun Amerika’ya. ‘İngiltere’yi biliyorum’ diyor, ondan şüphem yok. Ama Türkiye’yi inanın bilmiyor. Pazarı bilmiyor, marketi bilmiyor, garibi bilmiyor, emeği bilmiyor. Bir ülkenin ekonomik programı olur ama sosyal programı da olmalı. Emeklinin durumunu biliyorum, asgari ücretlinin durumunu biliyorum. Gündem bugün bu değil, bugün kamu sözleşmesi.
“Koordinasyon kurulu eylem planını açıklayacak”
Dün Bakan Bey’e ifade ettim, 40 seneden sonra ilk defa kamuda işçi alımında yüzde 20 ile yüzde 25 fire veriliyor. İşçi kamuya girmiyor. Hani devlet kapısıydı? Sebebi ücret. Bu ücrete orada niye çalışsın, neden girsin? Onun için ülkeyi idare edenler aklını başına alsın. Bizim bizden başka dostumuz yok, birbirimize sahip çıkmak mecburiyetindesiniz. Beğenmediğiniz yöneticiyi değiştirin. Sendika sizsiniz, kendinize sahip çıkın. Yöneticiler, başkanlar burada. Yarın Koordinasyon Kurulu toplanarak, önümüzdeki hafta ve diğer hafta eylem planını açıklayacaklar. Herkes harfiyen, noksansız uyacak. Akabinde grev kararı alacağız. Noksansız uyarız, haberiniz olsun.”
işçiler, bakanlığın bahçesine tabut ve baretlerini fırlattı
Atalay’ın “Birazdan Hazine ve Maliye Bakanı’na bir hediye göndereceğiz ve hiç unutmayacak” demesinin ardından TÜRK-İŞ’e bağlı işçiler hazırladıkları tabutları bakanlık bahçesine fırlattı. Öte yandan Atalay’ın çağrısı ile birlikte maden alanında çalışan işçiler sarı baretlerini bakanlığın demirlerine astı.