Haber: Esra Nur PERVAN
(TRABZON) – Trabzon’da 26 meslek odası ve sivil toplum kuruluşunun desteğiyle Gazze’ye destek yürüyüşü düzenlendi. Kahramanmaraş Caddesi’nde başlayan yürüyüş Atatürk Alanı’nda son bulurken katılımcılar yürüyüş boyunca Filistin bayrağı taşıdı, Filistin’e destek sloganları attı.
Trabzon’da 26 meslek odası ve sivil toplum kuruluşu tarafından Gazze’ye destek yürüyüşü gerçekleştirdildi. Kahramanmaraş Caddesi’nde toplanan yurttaşlar, sloganlar atarak Atatürk Alanı’na kadar yürüdüler. Eylemciler, yürüyüş boyunca İsrail’i protesto eden ve Gazze’yi destekleyen sloganlar attılar.
TMMOB İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Ebru Çolak, yürüyüşün tamamlanmasının ardından yaptığı açıklamada, Gazze’deki insani krizin, modern tarihin en ağır felaketlerinden biri haline geldiğini belirtti.
Çolak, şunları kaydetti:
“Kadınlar, çocuklar, yaşlılar ve hastalar başta olmak üzere on binlerce masum insan, en temel yaşam haklarından mahrum bırakılmaktadır. Evler yıkılmakta, hastaneler bombalanmakta, okullar harabe haline gelmekte ve binlerce aile yerinden yurdundan edilmektedir. Açlık ve kıtlık had safhadadır. İnsanlar temiz içme suyuna bile erişememektedir. Sağlık sistemi tamamen çökmüş, bebek mamaları tükenmiş, ilaçlar bitmiş durumdadır. Ambulanslar bile saldırılara maruz kalmaktadır. Bu durum, insanlık tarihinin vicdanında silinmez bir leke olarak kalacaktır. Yaşanan bu tablo, yalnızca bir insanlık trajedisi değil, aynı zamanda uluslararası hukukun, Cenevre Sözleşmelerinin ve İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin açık bir ihlalidir. Dünya sessizce seyrederken, her gün yüzlerce masum hayatını kaybetmektedir.”
“Hiçbir siyasi çıkar masum insanların yaşam hakkını elinden almaya dayanak oluşturamaz”
Gazze için savaşın durdurulmasını talep ettiklerini belirten Çolak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bizler, Trabzon’un köklü meslek kuruluşları, sivil toplum kuruluşları ve vicdani sorumluluğunu üstlenmiş her kesimden vatandaşlar olarak, sivillere yönelik tüm saldırıların anında ve koşulsuz olarak durdurulmasını talep ediyoruz. Savaş hukuku kuralları gereği, siviller hiçbir şekilde hedef alınamaz. Gazze’ye gıda, su, ilaç, tıbbi malzeme ve yakıt başta olmak üzere tüm insani yardımların engelsiz ve kesintisiz bir şekilde ulaştırılması sağlanmalıdır. İnsani yardım koridorları güvence altına alınmalıdır. Uluslararası Adalet Divanı, Uluslararası Ceza Mahkemesi ve Birleşmiş Milletler başta olmak üzere tüm uluslararası kuruluşlar sorumluluklarını yerine getirmelidir. Savaş suçları ve insanlığa karşı suç işleyenler hesap vermelidir. İnsani yardım filolarının Gazze’ye güvenli ve engelsiz şekilde ulaşması uluslararası hukuk çerçevesinde güvence altına alınmalıdır.
Buradan bir kez daha, tüm dünyaya ve tarihe şunu yüksek sesle haykırıyoruz: Hiçbir siyasi çıkar, hiçbir jeopolitik hesap, hiçbir ideolojik gerekçe, masum insanların yaşam hakkını elinden almaya meşru bir dayanak oluşturamaz.”