Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

TEİS Genel Başkanı Saydan: “Bir yıl öncesine kıyasla ilaç yokluğu sorunu katlanarak büyüdü”

Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı  Nurten Saydan, “İlaç fiyatlandırmasında kullanılan Euro kurunun güncellenmesi bir yılı geçti ve kur farkı açıldıkça firmaların ilaç temin etme isteği azaldı. Sonuç olarak, bir yıl öncesine kıyasla ilaç yokluğu sorunu katlanarak büyüdü, eczanelerimiz boş raflar ve karşılanamayan reçetelerle karşı karşıya kaldı” dedi.

Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı  Nurten Saydan, “İlaç

(ANKARA) – Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Nurten Saydan, “İlaç fiyatlandırmasında kullanılan Euro kurunun güncellenmesi bir yılı geçti ve kur farkı açıldıkça firmaların ilaç temin etme isteği azaldı. Sonuç olarak, bir yıl öncesine kıyasla ilaç yokluğu sorunu katlanarak büyüdü, eczanelerimiz boş raflar ve karşılanamayan reçetelerle karşı karşıya kaldı” dedi.

Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS), Türkiye genelinde ilaç yokluğu sorununun son bir yılda ciddi biçimde arttığını bildirdi. Sendika, geçen yıla göre eczanelerdeki ilaç eksikliği oranının yükseldiğini, bunun hem vatandaşların ilaca erişimini hem de eczacılık hizmetlerini olumsuz etkilediğini açıkladı.

TEİS Genel Başkanı Ecz. Nurten Saydan, yaptığı açıklamada, “Şu anda Türkiye genelinde piyasada bulunamayan ilaç sayısı resmî makamların, katbekat üzerinde olduğunu gösteriyor. Bu liste en basit ağrı kesicilerden tutun grip aşıları başta olmak üzere tansiyon, diyabet, depresyon, parkinson ve kanser ilaçları gibi hayati önemdeki ürünlere kadar pek çok ilacı içermektedir. Mevsim itibariyle uygulanmaya başlanması gereken grip aşılarını dahi temin edemiyoruz” dedi.

“İlaç yokluğu sorunu katlanarak büyüdü”

İlaç krizinin derinleşmesinin nedeninin kur farkı olduğunu belirten Saydan, “İlaç fiyatlandırmasında kullanılan Euro kurunun güncellenmesi bir yılı geçti ve kur farkı açıldıkça firmaların ilaç temin etme isteği azaldı. Sonuç olarak, bir yıl öncesine kıyasla ilaç yokluğu sorunu katlanarak büyüdü, eczanelerimiz boş raflar ve karşılanamayan reçetelerle karşı karşıya kaldı” ifadelerini kullandı.

“Grip ilaçları şu an eczane raflarında en çok aranan ancak bulunamayan ilaçlar arasında”

Saydan, özellikle kronik ve ciddi rahatsızlıkların tedavisinde kullanılan ilaç gruplarında yokluk yaşandığını vurgulayarak, “Şu anda piyasada, kanser, diyabet, tansiyon ve kalp-damar hastalıkları gibi kronik ve ciddi rahatsızlıkların tedavisinde kullanılan ilaç gruplarında yokluk yaşanıyor. Örneğin kemoterapi ilaçları, insülin ve oral diyabet ilaçları, yüksek tansiyon hapları, ritim bozukluğu veya kalp yetmezliği gibi durumlar için gerekli kalp ilaçları, hatta çocuklar için kritik olan şuruplar, ateş düşürücüler, grip ilaçları şu an eczane raflarında en çok aranan ancak bulunamayan ilaçlar arasında” dedi.

“Birçok ilacı bilinçli olarak piyasaya vermiyor”

Saydan, ilaç yokluğunun temel nedeninin Türkiye’deki ilaç fiyatlandırma sistemindeki kur politikası olduğunu belirterek, “Şu anda İlaç Fiyat Kararnamesi’ne göre uygulanan sabit Euro kuru, gerçek kurun ancak yarısı seviyesinde kalıyor. İlaç Euro kuru 21,67 TL iken gerçek piyasa kuru 49 TL’ye yaklaşmış durumda. Aradaki bu büyük fark yüzünden, özellikle yurt dışından ilaç/hammadde getiren şirketler birçok ilacı bilinçli olarak piyasaya vermiyor ya da çok kısıtlı miktarlarda veriyor” dedi.

“Kısa vadede kur revizyonu, uzun vadede yapısal değişim”

Saydan, ilaç yokluğu sorununun çözümü için iki aşamalı bir yaklaşım önerdiklerini belirterek şu ifadeleri kullandı:

“Kısa vadede; İlaç fiyatlandırmasında kullanılan sabit kur derhal gerçekçi seviyeye çekilmeli. Bu nedenle, Şubat 2026’yı beklemeden kısa vadede bir kur revizyonu yapılması elzemdir. Aksi halde, güncelleme geciktikçe bulunamayan ilaç sayısı daha da artabilir, insanlar sağlıklarını yitirme riskiyle karşı karşıya kalabilir.

Uzun vadede; İlaç Fiyat Kararnamesi’ne köklü bir revizyon gerekiyor. Mevcut fiyatlandırma modeli, her yıl sadece belirli oranlarda arttırılan ve ‘Dönemsel Avro Değeri (DAD)’ adıyla sabit bir kur uygulayan bir sistem. Bu sistem, ekonomik dalgalanmaların çok gerisinde kaldığı için sürdürülemiyor. TEİS olarak önerimiz, ilaç fiyatlandırmasında döviz kuruna dayalı bu modelin terk edilmesi ve güncel ekonomik gerçeklere duyarlı, enflasyon bazlı bir modele geçilmesidir.”

Saydan, bu modelin hem firmaların zarar endişesini ortadan kaldıracağını hem de piyasada istikrar sağlayacağını belirterek, “Bu sayede hem firmalar büyük zarar endişesine kapılmaz, hem de piyasa bu kadar belirsizlik yaşamaz” ifadesini kullandı.