Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Tayfun Kahraman’la ilgili AYM’nin “hak ihlali” kararına itirazı İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi reddetti… Meriç Demir Kahraman: Sözün bittiği yerde değiliz, söz bitmez.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi’nin Tayfun Kahraman hakkında verdiği “hak ihlali” kararını uygulamayan 13. Ağır Ceza Mahkemesi kararına yapılan itirazı reddetti. Tayfun Kahraman’ın eşi Meriç Demir Kahraman, “Bugün gelinen aşamada ortaya çıkan vaziyet bizim ailemizin, Tayfun’un masumiyetinin çok ötesinde ülkemizdeki her bireyin anayasal güvenceleriyle ilgilidir. Dolayısıyla bugün itibariyle 44 aydır sürdürdüğüm haftalık iletişimimizi sonlandırıyorum. Sözün bittiği yerde değiliz, söz bitmez. Allah kimseyi masumiyetini müdafaa etmek zorunda bırakmasın.” dedi.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi’nin Tayfun Kahraman hakkında

Haber: Zuhal ÇİLOĞLAN

(İSTANBUL) İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi’nin Tayfun Kahraman hakkında verdiği “hak ihlali” kararını uygulamayan 13. Ağır Ceza Mahkemesi kararına yapılan itirazı reddetti. Tayfun Kahraman’ın eşi Meriç Demir Kahraman, “Bugün gelinen aşamada ortaya çıkan vaziyet bizim ailemizin, Tayfun’un masumiyetinin çok ötesinde ülkemizdeki her bireyin anayasal güvenceleriyle ilgilidir. Dolayısıyla bugün itibariyle 44 aydır sürdürdüğüm haftalık iletişimimizi sonlandırıyorum. Sözün bittiği yerde değiliz, söz bitmez. Allah kimseyi masumiyetini müdafaa etmek zorunda bırakmasın.” dedi.

Gezi eylemleri ilgili davada verilen mahkumiyet kararıyla 42 haftadır Silivri’deki Marmara Cezaevi’nde bulunan şehir plancısı Tayfun Kahraman hakkında Anayasa Mahkemesi (AYM) tarafından verilen “hak ihlali” kararına İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin uymaması üzerine, Kahraman’ın avukatı Cansu Çiftçi, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesine itiraz başvurusunda bulunmuştu. Bir üst mahkeme olan 14. Ağır Ceza Mahkemesi, itirazı reddine karar verdi. Kararda, şu ifadelere yer verildi:

“İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin vermiş olduğu ek kararın içeriğine bakıldığında 6216 sayılı yasanın kararlar başlıklı 50. maddesi gereğince değerlendirmenin yapıldığı, Anayasa Mahkemesinin yeniden yargılama usulü ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun yargılamanın yenilenmesi başlıklı 311. maddesindeki yargılamanın yenilenmesinin aynı olmadığı yönünde kararları göz önüne alındığında, 06/11/2025 tarihli ek kararın usul ve yasaya uygun olduğu görülmekle hükümlü müdafinin itirazının reddine…”

İtirazımız 2 satırda reddedildi”

Konuya ilişkin sosyal medya hesabından paylaşım yapan Tayfun Kahraman’ın eşi Meriç Demir Kahraman ise şu ifadeleri kullandı:

“Bugün 186. kez Vera ile birlikte Tayfun’u cam ardından 1 saat görmek için Silivri’ye gidiyorum. Bugün diğer günlerden, önceki ziyaretlerimizden farklı. 13. Ağır Ceza Mahkemesi kararına karşı yaptığımız 32 sayfalık itirazımız 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından gündem yoğunluğu içinde 2 satırda reddedildi. Yıllardır tüm kamuoyuna Tayfun’un cebir ve şiddetle hiçbir alakasının olmadığını, masumiyetimizi anlattım, belgeledim. Anayasa Mahkemesi de bu gerçeği hukuken doğruladı, belgeledi.

Bugün itibariyle 44 aydır sürdürdüğüm haftalık iletişimimizi sonlandırıyorum”

Ülkemizde, devletimizin varlığını, bekasını koruyan Anayasamız yürürlüktedir; Anayasa Mahkemesi’nin de esastan aldığı kararlar teknik ya da siyasi bir tartışmaya açık değildir. Bugün gelinen aşamada ortaya çıkan vaziyet bizim ailemizin, Tayfun’un masumiyetinin çok ötesinde ülkemizdeki her bireyin anayasal güvenceleriyle ilgilidir. Tüm samimiyetimizle hem yaşadıklarımız hem de ortaya çıkan vaziyetin nesnesi olmanın çok derin üzüntüsü içindeyiz. Dolayısıyla bugün itibariyle 44 aydır sürdürdüğüm haftalık iletişimimizi sonlandırıyorum.

Bugünden sonraki ihtimallere dair söz hukukçuların, siyasilerindir”

Sözün bittiği yerde değiliz, söz bitmez. Ancak bugünden sonra benim paylaşacaklarım olsa olsa sıradan bir ailenin fotoğraf albümü mahiyetinde olacaktır. Bugünden sonraki ihtimallere dair söz hukukçuların, siyasilerindir. Ocağımıza düşen bu yangını söndürmek için bizimle beraber su taşıyan herkese minnetle… Allah kimseyi masumiyetini müdafaa etmek zorunda bırakmasın.”