(MANİSA) – Manisa’nın Soma ilçesindeki Sevişler Barajı’nda su seviyesi son yılların en düşük noktasına geriledi. Soma Sosyal Haklar Derneği’nden Bahar Memiş, “İklim krizi bu kadar derinleşmişken fosil yakıtlarla çalışan santrallerin bizi susuz bırakması gerçekten ironik” dedi.
Manisa’nın Soma ilçesindeki Sevişler Barajı’nda bir zamanlar baraj gövdesine kadar yükselen suların bugün büyük ölçüde çekildiği gözlemleniyor. Soma Sosyal Haklar Derneği Soma Temsilciliği, yaşanan durumun hem çevre hem de insan yaşamı açısından ciddi bir tehdit oluşturduğunu dikkati çekti.
Soma Sosyal Haklar Derneği adına açıklama yapan Bahar Memiş, Sevişler Barajı’nın kuruluş amacının Soma Termik Santrali’ne su sağlamak ve çevresindeki tarım arazilerini sulamak olduğunu vurgulayarak, ancak su seviyesinin hızla düşmesi nedeniyle hem santral hem de tarımsal sulamanın tehlike altında olduğunu ifade etti.
“Barajın suları çekilmiş durumda”
Memiş, “Bu baraj bir zamanlar bölgeye hem enerji hem de bereket sağlayan bir kaynaktı. Ancak bugün barajın suları çekilmiş durumda. Bu durumun başlıca nedeni, bölgede kurulan iki termik santralin su kaynaklarını kullanmasıdır. Yağcılı Çayı’nı besleyen kaynaklar, termik santraller tarafından adeta tüketiliyor” dedi.
“Bu baraj kuruduğunda termik santrali neyle çalıştıracaksınız?”
İklim krizinin etkilerine de dikkat çeken Memiş, fosil yakıtla çalışan enerji santrallerinin artık topluma faydadan çok zarar verdiğini vurguladı.
“İklim krizi bu kadar derinleşmişken fosil yakıtlarla çalışan santrallerin bizi susuz bırakması gerçekten ironik. Gelecekte en çok ihtiyacımız olan şey, yaşam kaynağımız olan su olacak. Bu baraj kuruduğunda termik santrali neyle çalıştıracaksınız? Vatandaşın içme ve tarım suyu için kullandığı yeraltı kaynaklarına mı göz dikeceksiniz?” ifadelerini kullandı.
“Suyu ve yaşamı önceleyen bir enerji politikası benimsenmelidir”
Memiş, Soma halkının yıllardır termik santrallerin yarattığı hava ve toprak kirliliğiyle mücadele ettiğini, şimdi ise susuzluk tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını belirterek, “Bu sadece Soma’nın değil, tüm havzanın geleceğini tehdit eden bir tablo. Bu nedenle bir an önce fosil yakıt politikalarından vazgeçilip, suyu ve yaşamı önceleyen bir enerji politikası benimsenmelidir” diye konuştu.