Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Şap hastalığı üreticiyi zor durumda bıraktı… Kars ve Ardahan’dan sonra Artvin’in Şavşat ilçesinde de şap hastalığı alarmı

Kars ve Ardahan’dan sonra Artvin’in Şavşat ilçesinde de şap hastalığı alarmı verildi. Hayvan ölümleri artarken, karantina nedeniyle satış ve sevk durdu, üretici borç yükü altında ezildi. Şavşatlı üretici ve kasap Fatih Turan, “Köy köy dolaşıyoruz, kesilecek hayvan bulamıyoruz. Satış yok, gelir yok ama banka ödeme bekliyor. Eğer devlet üreticiye sahip çıkmazsa bu sistem çöker, hep birlikte batacağız” dedi.

Kars ve Ardahan’dan sonra Artvin’in Şavşat ilçesinde de şap hastalığı

Haber : Uğur İSTANBULLU

(ARTVİN) – Kars ve Ardahan’dan sonra Artvin’in Şavşat ilçesinde de şap hastalığı alarmı verildi. Hayvan ölümleri artarken, karantina nedeniyle satış ve sevk durdu, üretici borç yükü altında ezildi. Şavşatlı üretici ve kasap Fatih Turan, “Köy köy dolaşıyoruz, kesilecek hayvan bulamıyoruz. Satış yok, gelir yok ama banka ödeme bekliyor. Eğer devlet üreticiye sahip çıkmazsa bu sistem çöker, hep birlikte batacağız” dedi.

Artvin’in Şavşat ilçesinde görülen şap hastalığı, hayvancılıkla geçimini sağlayan üreticileri büyük mağduriyetle karşı karşıya bıraktı. Zamanında yapılamayan aşılamalar ve müdahalelerin yetersiz kalması ekonomik kayba ve yetiştiricilerin borçlanmasına yol açtı.

Üreticiler, bu süreçte devlet kurumlarının ve ilgili yetkililerin sahada yeterince aktif olmadığını belirtiyor. Belediye Meclis Üyesi ve Şavşatlı üretici Fatih Turan, hastalığın yayılmasıyla birlikte ciddi kayıplar verdiklerini belirterek, “Gerekli ilaçlara ulaşamadık, aşılar zamanında yapılamadı. Bu virüsün 1960’larda çıkan SAT-1 olduğu söyleniyor. O zamandan bu yana görülmediği için hazırlıksız yakalandık. Bizim köyde de kayıplar oldu. Şavşat genelinde tahminen 30-40’ın üzerinde vaka var. Aynı bölgedeki Gürcistan yaylalarında şap hastalığı çıkmazken bizde neden oluyor? Bu hastalığın yayılması engellenebilirdi” ifadelerini kullandı.

“Bankalar ödemeleri istiyor, hayvan satışı mümkün değil”

Kredi ödemelerinin geldiğini, ancak hayvan satışının yapılamadığını belirten Fatih Turan, “Karantina var, satış yok, sevk yok. Banka ödemeleri geldi ama birçok arkadaşımda para yok. Hayvanımızı kim alacak? Borçlarımızı nasıl ödeyeceğiz?” diye konuştu.

Turan, devletin üreticiye düşük faizli kredi desteği sağlamasını isteyerek, “Karşılıksız destek istemiyoruz. Üreticiye uygun ödeme koşullarıyla kredi verilsin. Şavşat’ta hibe ile yapılan 30 ahırdan kaçı dolu? Ben de hibe ile ahır yaptım ama yetmiyor. Yeni bir tane yapacak gücüm yok” dedi.

“Köy köy gezip hayvan arıyoruz”

Aynı zamanda kasaplık ve hayvan bulmakta zorlandıklarını anlatan Turan, “Geçen yıl insanlar hayvan kestirmek için sıraya giriyordu, şimdi biz köy köy dolaşıp kesilecek hayvan arıyoruz, bulamıyoruz. Çok ciddi sıkıntı var. Üretim desteklenmezse bu gidişat iyiye gitmez” diye konuştu.

Girdi maliyetlerinin artışına da dikkat çeken Turan, “Mazotun litresi 55 lira, samanın kilosu 6 lira, ot 12 lira. Avrupa’da saman hayvan altına seriliyor, bizde yediriliyor. Tüm bunların sorumlusu üretici mi?” diye sordu.

“Ne ilçe tarım ne bakanlık açıklama yaptı”

Bir başka üretici Selçuk Bilen ise şu ana kadar hiçbir yetkilinin kendileriyle irtibata geçmediğini belirtti. Hayvanlarının Arsiyan Yaylası’nda olduğunu ve aşağıya indirme şansı bulunmadığını ifade eden Bilen, “Her zaman olduğu gibi yine yalnız bırakıldık. Ne ilçe tarım ne bakanlık açıklama yaptı. Sadece kaymakam, arkadaşlara ‘Elimizden geleni yaparız’ demiş. Ben de dilekçemi verdim. Ama yapılandırma ya da kredi ertelemesi için hiçbir resmi adım atılmadı” dedi.

Bilen, kredi ödemelerinin yaklaşmasına rağmen hayvan satışının yapılamadığını belirterek şu ifadeleri kullandı:

“9. ayın 15’inde ödeme yapmam gerekiyor. Kuzu satışı dönemi geçti. Buzağıları satmam lazım ki borcumu ödeyebileyim. Bankaya, arkadaşlara borcum var. Ama ödeyemiyorum. Bu sistem böyle yürümez. Sübvansiyonlu krediye, ertelemeye ihtiyacımız var.”