Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Özgür Özel’den Cumhurbaşkanı Erdoğan’a: “Bu kadar şey yapıyorsun benim ağrıma gitmiyor da Meclis’teki boş sandalyeleri görünce senin mi ağrına gidiyor?”

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Bolu Belediyesi’nin hizmet binalarının açılış töreninde yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın CHP’nin TBMM’nin açılış özel oturumuna katılmamasını eleştirmesine ilişkin, “Biz Meclis’e gitmedik, bütün metabolizması ve kimyası bozuldu. Çıldırdı, ne yapacağını şaşırdı. 40 yıllık husumet duyduklarına gitti, el uzattı. Terörist dediklerine çay ısmarladı. Neden? CHP’nin yaptığı ağırına gitti. Bu kadar şeyi yapıyorsun benim ağırıma gitmiyor da Meclis’e gelip boş sandalyeyi görünce senin ağırına mı gidiyor? Benim belediye başkanlarımın sandalyesi boş. Benim de Ekrem Başkan’ın boş sandalyesi ağrıma gidiyor. Resul Emrah Şahan’ın boş sandalyesi, Ahmet Özer’in boş sandalyesi ağrıma gidiyor. Gelmiş, orada bizim sandalyeleri boş görmüş, ağrına gitmiş beyefendinin” dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Bolu Belediyesi’nin hizmet binalarının açılış

(BOLU) – CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Bolu Belediyesi’nin hizmet binalarının açılış töreninde yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın CHP’nin TBMM’nin açılış özel oturumuna katılmamasını eleştirmesine ilişkin, “Biz Meclis’e gitmedik, bütün metabolizması ve kimyası bozuldu. Çıldırdı, ne yapacağını şaşırdı. 40 yıllık husumet duyduklarına gitti, el uzattı. Terörist dediklerine çay ısmarladı. Neden? CHP’nin yaptığı ağırına gitti. Bu kadar şeyi yapıyorsun benim ağırıma gitmiyor da Meclis’e gelip boş sandalyeyi görünce senin ağırına mı gidiyor? Benim belediye başkanlarımın sandalyesi boş. Benim de Ekrem Başkan’ın boş sandalyesi ağrıma gidiyor. Resul Emrah Şahan’ın boş sandalyesi, Ahmet Özer’in boş sandalyesi ağrıma gidiyor. Gelmiş, orada bizim sandalyeleri boş görmüş, ağrına gitmiş beyefendinin” dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Bolu Belediyesi’nin 100’üncü Yıl Cumhuriyet Parkı ile Mezarlık İşleri Müdürlüğü Hizmet Binası ve Taziye Evi açılış törenine katıldı. Törende konuşma yapan Özel, TBMM’nin açılış özel oturumuna katılmamalarını Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eleştirmesine değinerek, şöyle konuştu:

“İstanbul’da almış mikrofonu, bir de güya yaptığı işler bizi yıpratacak ya. Biz Meclis’e gitmedik, bütün metabolizması ve kimyası bozuldu. Çıldırdı, ne yapacağını şaşırdı. 40 yıllık husumet duyduklarına gitti, el uzattı. Terörist dediklerine çay ısmarladı. Neden? CHP’nin yaptığı ağırına gitti. Bu kadar şeyi yapıyorsun benim ağrıma gitmiyor da Meclis’e gelip boş sandalyeyi görünce senin ağrına mı gidiyor? Benim belediye başkanlarımın sandalyesi boş. Benim de Ekrem Başkan’ın boş sandalyesi ağrıma gidiyor. Resul Emrah Şahan’ın boş sandalyesi, Ahmet Özer’in boş sandalyesi ağrıma gidiyor. Gelmiş, orada bizim sandalyeleri boş görmüş, ağrına gitmiş beyefendinin. Ne yapıyor? Dünkü açıklamaya bakın. ‘Rüşvet aldılar. Belediyeyi soydular. Gözlerinden nefret fışkırıyor.’ Kanıtla kardeşim, kanıtla. ‘Rüşvet aldılar’ değil, ‘Rüşvet alma iddiası var.’ Yalancı tanık var. Gizli tanık var. İddianame yok. Olsa ne yazar? Yargılama yok. Olsa ne yazar? Hüküm yok. Olsa ne yazar? İstinaf yok. Olsa ne yazar? Kesinleşme yok. Senin bu adamlara ‘Belediyede rüşvet aldılar’ demen için suçun ispatlanıp kesinleşmesi lazım. Bir tane kanıtın olmadığı yerde bunu söyleyemezsin. Seni bundan men ediyorum. Bu laflar namuslu ve şerefli insanlara, bütün dünyada masumiyet karinesi varken, daha bu insanlar belediye başkanı unvanı taşırken… Bu söylediğin suç. Görülecek davanın, bakın daha iddianamesi yok. Soruşturma aşamasında. İddianame düzenlenip kabul edilirse görülmekte olan davanın hakimini, yürütmenin başı Cumhurbaşkanı sıfatıyla yönlendiriyorsun, zorluyorsun, ‘Beni yalancı çıkarma, bunlar rüşvet aldı, belediye soydu’ diyorsun. Böyle adil yargılama mı olur, ey Tayyip Erdoğan?”

“İddianamesi yok, fotoğrafını söktürüyorsunuz”

AK Parti’nin değerli seçmenleri, MHP’nin değerli seçmenleri, bu Tayyip Erdoğan bu görevi kendi yaptı. Bu görev sırasında rüşvetten, irtikaptan, ihaleye fesattan yargılandı. Bu yargılamalar sırasında bir kere sabah altıda evine, kapıya gittiler mi? Emine Hanım kapıyı açınca ‘Kaldır kocanı, götüreceğiz’ dediler mi? Hatta Ahmet Özer için ‘Sen çekil biz alacağız odadan’ demişler. Sadece canlı bomba sırasında yapılabilir bu. Yani evinde yatan kişiyi ‘Yatağından biz alacağız’, bomba tuzaklanma şüphesini tutanağa bağlarsan yapabilirsin. Kadıncağızı ittirdiler, Ahmet Özer‘i yatağından kendileri gittiler aldılar. Bir gün Emine Hanım’ın kapısına dayanıp ‘Tayyip Bey’i almaya geldik’ diyen oldu mu? Bir gün Tayyip Bey’i o zaman o İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanıydı, kolunda polisle doktor muayenesine giderken gören oldu mu? Bu haysiyet cellatlığını size yaptılar mı da siz yapıyorsunuz? Bir gün tutuklu yattın mı? Cezan onaylandı, verildi, beklendi. Kesinleşmesi beklendi. Cezan kesinleşti. Makosenleri giydin, belediyeye kendin gittin, belediyeye oturdun. Telefonla tebligat geldi ‘Cezaevine gelir misin?’ diye. Belediyenin önünde Saraçhane‘de miting düzenledin. Helallik aldın. Yanında yatacak olan koğuş arkadaşını ayarladın. Gittin cezaevinde ‘3 bin ziyaretçi geldi’ diye övündün. Şiir albümü yayınladın. Ve sen o sırada belediye başkanlığından düşmüştün, cezan kesinleşmişti. Ama şimdi daha iddianamesi olmayan adamın resmini söktürüyorsun. Metro anonsunda adı geçiyor, ona tahammül edemiyorsun. Ondan sonra çıkmış, kesinleşmiş hüküm yokken arkadaşlarına bu lafları ediyorsun. Tek bir delil, tek bir ispat olmadan 200 gündür hapiste yatırıyorsun bu insanları. Sonra da insanlara ‘Yargıya güvenin’ diyorsun. Savcı mısın, hakim misin? AK Parti’nin değerli seçmenlerine soruyorum. Bir kişinin demesiyle hırsız olunacak olsa, bu ülkede dirlik kalır mı, düzen kalır mı, hukuk devleti kalır mı? Bunları herkesin bir görmesi lazım.

“Belediye başkanlığına siz getirdiniz, siz götürürsünüz”

Sen kendin kendi arkadaşlarına, Melih Gökçek’e ne dedin? ‘Metal yorgunluğu, istifa et. Yoksa gereğini ben yaparım.’ Bir partinin ben şimdi genel başkanıyım. Tanju Bey’e diyorum ki, ağzımdan yel alsın demem de; ‘İstifa et yarın yoksa gereğini ben yaparım.’ Ne yapabileceğim ben? Ne yapabileceğim? Çok çok partiden atarım. Belediye başkanlığına siz getirdiniz, siz götürürsünüz. Bir genel başkan, bir belediye başkanını görevden alamaz. Demek ki ‘Gereğini yaparım’ derken neyi kastediyordun sen Melih Gökçek‘e? Ya hırsızsın ya FETÖ’cüsün.’ FETÖ’cü olunca alırlar götürürler. Hırsızsa yargılanır, suçu ispat olursa gider. Melih Gökçek‘e ‘İstifa et’ dedi, Bursa Belediye Başkanına ‘İstifa et’ dedi, Balıkesir’e, İstanbul’a, Ordu’ya ‘İstifa et’ dedi. Kimi güle oynaya, kimi ağlaya ağlaya istifa edip bıraktılar. Birini hakim karşısında gördünüz mü? FETÖ’cüyse yargıla, hırsızsa yargıla. Kendine göre düzeni var. Kendisinin haberi olmadan yapılan ufak tefek hırsızlıklara tahammül edemiyor. Gidiyor diyor ki ‘Madem öyle istifa et. Oraya başkasını koyacağım.’ Bunları yapmış adam, şimdi bizim haysiyetimizle oynayamaz. İftiracılık yapamaz. Bir kez daha söylüyorum. Cesaretini topladığın gün ben hazırım. TRT kursun masayı, yapsın canlı yayını. Bütün televizyonlar ortak versin isterse. Sen arkadan al Akın Gürlek’i, bütün savcılarını. Ben geçeceğim o tarafa ve millet duysun bakalım. Neyle suçluyorsun, ne yapıyorsun? Bu kadar açık, bu kadar net iftiralara karşı dimdik ayaktayız kardeşim, dimdik ayaktayız.

“Öyle iftirayla, yalanla, dolanla, haysiyet cellatlığıyla iktidarı koruyamazsınız”

Bundan sonra Tayyip Erdoğan’ın metinlerini yazanlara söylüyorum. Biz yazıyoruz, prompterden okuyor, çocuk oyuncağı değil. Mahkeme kararı kesinleşmiş, karar olmadan kimseye ‘hırsız’ dedirtmem. Kimseye ‘Rüşvet aldı’ dedirtmem. Kimseye ‘Belediyeyi soydu’ dedirtmem. Duyarsam, beterini duyarsınız. Hesabını verirsiniz. En geç iki sene içinde seçim var. Ondan sonra kim kime iftira attı, kim kime haysiyet cellatlığı yaptı? Bunların hepsini göreceğiz. Öyle iftirayla, yalanla, dolanla, haysiyet cellatlığıyla iktidarı koruyamazsınız. Bu millet hizmete bakıyor, hizmete. Buraya çıkıp Tanju Özcan anlatıyor da yalan atıyor olsa bu ahali daha laf ağzından çıkarken alkışlar mı? Görmüyor musun şehri, görmüyor musun hizmeti, görmüyor musun teveccühü? Bütün belediye başkanlarımızın hizmetleriyle gurur duyuyoruz. Her birisiyle ayrı ayrı gurur duyuyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi onların elinde adım adım iktidara yürüyor. İyi yönetebileceğimizi oradan gösteriyorlar. Cumhuriyet Halk Partisi tüm kadrolarıyla, büyük bir inançla, büyük bir kararlılıkla, büyük bir azimle, büyük bir cesaretle iktidara hazırdır. Bu iktidar gelecek sandık günü değişecek. Türkiye’de bütün mağdurların, bütün mazlumların, bütün fakirlerin, bütün emeklerin, bütün orta gelirlilerin yüzü gülecek. Daha çok kazanacağız, adil paylaşacağız. Hep birlikte başaracağız. Hepinizi saygıyla selamlıyorum. Tanju Başkanıma ve bütün ekibine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Sağ olsunlar, var olsunlar.”

CHP lideri Özel’in konuşmasının ardından, Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan ve eşi Meral Özcan, Özel’e hediye takdim etti. Açılış için okunan duanın ardından sahnede temsili kurdele kesimi yapıldı. Özel, ardından bir çınar ağacı dikti.