Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Mustafa Destici: Bir caninin hak ettiği şey, “umut hakkı” değil, millet önünde gerçekleştirilmesi gereken “infaz” olmalıdır

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, “Bebek katili Öcalan’ın ‘umut hakkı’ talep etmesi, PKK’nın sözde sivil-siyasi uzantılarının hukuku hiçe sayan hadsizlikleri milletimizin vicdanını kanatmaya, şehitlerimizin aziz hatırasını hiçe saymaya yönelik, alçakça bir hakarettir. Sayısız masumun kanına girmiş bir caninin hak ettiği şey, ‘umut hakkı’ değil, yargı önünde verilmesi gereken ‘hesap’ ve millet önünde gerçekleştirilmesi gereken ‘infaz’ olmalıdır” dedi.

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, "Bebek katili

(ANKARA)– Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, “Bebek katili Öcalan’ın ‘umut hakkı’ talep etmesi, PKK’nın sözde sivil-siyasi uzantılarının hukuku hiçe sayan hadsizlikleri milletimizin vicdanını kanatmaya, şehitlerimizin aziz hatırasını hiçe saymaya yönelik, alçakça bir hakarettir. Sayısız masumun kanına girmiş bir caninin hak ettiği şey, ‘umut hakkı’ değil, yargı önünde verilmesi gereken ‘hesap’ ve millet önünde gerçekleştirilmesi gereken ‘infaz’ olmalıdır” dedi.

BBP Genel Başkanı Destici, terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’a ‘umut hakkı’ talebi ve Diyarbakır’da yapılan yürüyüşe ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Destici, şunları kaydetti:

“Bebek katili Öcalan’ın ‘umut hakkı’ talep etmesi, PKK’nın sözde sivil-siyasi uzantılarının hukuku hiçe sayan hadsizlikleri milletimizin vicdanını kanatmaya, şehitlerimizin aziz hatırasını hiçe saymaya yönelik, alçakça bir hakarettir. Bu ülkenin dağlarında, köylerinde, şehirlerinde, sayısız masumun kanına girmiş bir caninin hak ettiği şey, ‘umut hakkı’ değil, yargı önünde verilmesi gereken ‘hesap’ ve millet önünde gerçekleştirilmesi gereken ‘infaz’ olmalıdır. Diyarbakır sokaklarında, ellerinde bebek katilinin posterleriyle gezen terör uzantıları; ‘Terörsüz Türkiye’ süreciyle palazlanan ‘sahte barış tüccarları’; Meclis’te slogan atıp sokakta yürüyüş çağrısı yapan ‘güdümlü kuklalar’ artık iyice pervasızlaşmıştır. Yapılan, terörün ve ihanetin ‘umut yürüyüşü’ değil, Türk Milletinin sabrını taşıran küstahça bir başkaldırıdır. Teröristbaşı Öcalan’ın talebine cevabı, şehit annelerinin gözyaşı, gazilerimizin fedakârlığı ve milletimizin yüreğinde yanan adalet ateşi vermelidir. Milletimiz, adalet tecelli etmediği, ihanetin ipi çekilmediği sürece de huzur bulamayacaktır. Ya Devlet başa, ya kuzgun leşe.”