Haber: Buse ÖZBEY
(ANKARA)- Bolu Mengen’de vatantaşlar, 9,99 hektarlık alanda yapılması planlanan kuvarsit ocağına Bolu Valiliği tarafından verilen “ÇED Gerekli Değildir” kararıın iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle idare mahkemesine dava açtı.
Bolu Mengen’de yaşayan vatandaşlar, bölgede Başkar Madencilik tarafından yapılması planlanan kuvarsit ocağı projesi hakkında, Bolu Valiliği’nin verdiği “ÇED Gerekli Değildir” kararının, şirket tarafından hazırlanan proje tanıtım dosyasının eksik, yetersiz olduğu, bilimsel hatalar içerdiği ve kamu yararı yönünden hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle Bolu İdare Mahkemesi’ne yürütmeyi durdurma ve iptal istemiyle dava açtı.
Dava dilekçesinde, şirketin proje tanıtım dosyasında Mengen ilçesi Ağalar köyünde 9,99 hektarlık bir ÇED alanında “patlatmalı açık ocak” şeklinde yılda 400 bin ton kuvarsit üretimini içerdiği belirtilerek, proje alanının tamamen orman alanında yer aldığı ve projeye 25 yıl işletme ömrü verildiğine dikkat çekildi.
“ÇED Gerekli Değildir” kararının yürürlükteki mevzuata, hukuka ve çevre koruma ilkelerine aykırı olduğunun vurgulandığı dilekçede, proje tanıtım dosyası (PTD) raporunun projeyle ilgili çevresel ve teknik etkileri eksik ve hatalı değerlendirildiği, bilimsel dayanakları olmayan varsayımlarla önemli çevresel riskleri göz ardı edildiği ifade edildi. Ayrıca dilekçede, benzer maden projelerine ilişkin bilirkişi raporlarında ortaya konan tespitler ile yargı kararlarında vurgulanan hususların projede göz ardı edildiği kaydedildi.
PTD’de şev duraylılığına ilişkin herhangi bir bilimsel analiz veya arazi etüdü sonucuna yer verilmediğine aktarıldığı dava dilekçesinde, kayma hesaplaması ve güvenlik katsayısı değerlendirmesi yapılmadığı ifade edildi. Deprem riskinin dikkate alınmadığının belirtildiği dilekçede, ocak sahası özelinde bir sismik risk analizi yapılmadığına vurgu yapıldı.
“‘ÇED Gerekli Değildir’ kararı, Çevre Kanunu’nun 10. maddesindeki ihtiyatlılık ilkesiyle bağdaşmamaktadır”
Dilekçede, “PTD’nin toz ve hava kalitesi değerlendirmesi eksik, tek taraflı ve iyimser varsayımlara dayalıdır. Benzer davalarda verilen mahkeme kararlarında belirtildiği gibi, ‘raporlar gelecekte oluşabilecek olumsuz durumlara karşı sadece matematiksel hesaplara dayalı görüşler belirtmekte, oysa mevsimsel/fiziki şartlara bağlı olarak işletmenin gerçek etkileri değişebilmektedir’. Bu projede de benzer şekilde, kağıt üzerindeki toz hesapları gerçek koşullarda geçersiz kalabilecektir. İdarenin, hava kirliliği açısından bu kadar belirsizlik barındıran bir projeye ‘ÇED gerekmez’ demesi, Çevre Kanunu’nun 10. maddesindeki ihtiyatlılık ilkesiyle bağdaşmamaktadır” ifadesine yer verildi.
Dilekçede davacılar, mahkemedeki bilirkişi kurulunun şu soruları da yanıtlamasını talep etti:
“-Proje bölünmesi:Bin 958 hektarlık alan ruhsatın tamamı dikkate alındığında; 9,99 ha’lık etaplandırma kümülatif etkileri ne ölçüde perdelemektedir? (PTD kümülatif bölümü)
-Orman ve Bal Ormanı: Kesilecek ağaç adedi/türü/yaşı/biyokütlesi nedir? Bal ormanı ve arıcılık faaliyetleri üzerindeki etkiler nelerdir? PTD’de neden yer verilmemiştir? (PTD’de envanter yokluğu)
-Su kaynakları: Yayla, Yumucağım ve diğer derelerin mevsimsellik ve debileri açısından durumları nasıl değerlendirilmektedir? PTD’deki ‘akarsu yok’ ifadeleriyle çelişki nasıl açıklanır? Patlatma-titreşimler kırıklı ortamda yeraltısuyu-karst sistemine etkiler oluşturur mu?
-Toz/Serbest Silika: Çöken toz ve serbest silika için zorlayıcı meteoroloji ve yol taşımacılığı dahil kümülatif modelleme yapıldığında orman/arıcı/ekosistem reseptörlerinde kısa ve uzun dönem eşik aşımı olur mu? PTD’nin reseptör seçimi yeterli midir?
-Patlatma ve Jeoteknik: Yedigöller Formasyonu’nda şev duraysızlığı/heyelan ve taşkın tetiklemesi riski nedir? Titreşim sınırları ve taş fırlaması güvenlik zonları yeterli midir?
-Pasa/AMD: Ocak kayacında sülfürlü mineraller var mıdır? Statik/kinetik asit üretim testleri yapılmadan ‘inert’ kabulü bilimsel midir? İzleme/Acil Plan niçin kaldırılmıştır?
-Kamu yararı: Orman ekosistem hizmetlerinin kalıcı kaybı (su üretimi, sediman kontrolü, karbon, biyoçeşitlilik) dikkate alındığında projenin kamu yararı dengesi nedir?”