Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

İstanbul Barosu: “Asliye hukuk mahkemelerinin verdiği iptal kararları açık bir görev gaspıdır ve yok hükmündedir”

İstanbul Barosu, belediye ve partilere kayyum uygulamasıyla ilgili açıklama yaptı. Uygulamanın demokrasiye vurulmuş ağır ve öldürücü bir darbe olduğunun vurgulandığı açıklamada “Siyasi Partiler Kanunu uyarınca parti kongreleri, ilçe seçim kurulu hakimi gözetiminde yapılır ve süresinde yapılan itirazlar hakim tarafından kesin olarak karara bağlanır. Söz konusu kararlar, yalnızca Anayasa’nın 79. maddesi uyarınca Yüksek Seçim Kurulu tarafından kaldırılabilir. Yüksek Seçim Kurulu’nun kararları kesindir. Bu çerçevede, asliye hukuk mahkemelerinin verdiği iptal kararları açık bir görev gaspıdır ve yok hükmündedir” denildi.

İstanbul Barosu, belediye ve partilere kayyum uygulamasıyla ilgili açıklama yaptı.

(İSTANBUL) – İstanbul Barosu, belediye ve partilere kayyum uygulamasıyla ilgili açıklama yaptı. Uygulamanın demokrasiye vurulmuş ağır ve öldürücü bir darbe olduğunun vurgulandığı açıklamada “Siyasi Partiler Kanunu uyarınca parti kongreleri, ilçe seçim kurulu hakimi gözetiminde yapılır ve süresinde yapılan itirazlar hakim tarafından kesin olarak karara bağlanır. Söz konusu kararlar, yalnızca Anayasa’nın 79. maddesi uyarınca Yüksek Seçim Kurulu tarafından kaldırılabilir. Yüksek Seçim Kurulu’nun kararları kesindir. Bu çerçevede, asliye hukuk mahkemelerinin verdiği iptal kararları açık bir görev gaspıdır ve yok hükmündedir” denildi.

CHP’nin 38. Olağan İstanbul İl Kongresi, 8 Ekim 2023 tarihinde Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilmiş ve Bahçelievler İlçe Başkanı Özgür Çelik 342 oy alarak İstanbul İl Başkanı seçilmişti. Bu kongrede, eski İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat ise 310 oy almıştı.

Bu kongreyle ilgili bugün İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilmiş bir ihtiyati tedbir kararı kamuoyuna yansıdı. Kongre çoğunluğuyla seçilen CHP İstanbul İl yönetimi görevden alındı. Bu karar siyasetçilerden hukukçulara çok sayıda kesimin tepkisine yol açtı. O tepkilerden biri de İstanbul Barosu’ndan geldi. Baro, belediye ve partilere kayyum uygulamasıyla ilgili açıklama yaptı. Uygulamanın demokrasiye vurulmuş ağır ve öldürücü bir darbe olduğunun vurgulandığı açıklamada “Siyasi Partiler Kanunu uyarınca parti kongreleri, ilçe seçim kurulu hakimi gözetiminde yapılır ve süresinde yapılan itirazlar hakim tarafından kesin olarak karara bağlanır. Söz konusu kararlar, yalnızca Anayasa’nın 79. maddesi uyarınca Yüksek Seçim Kurulu tarafından kaldırılabilir. Yüksek Seçim Kurulu’nun kararları kesindir. Bu çerçevede, asliye hukuk mahkemelerinin verdiği iptal kararları açık bir görev gaspıdır ve yok hükmündedir” denildi.

İstanbul Barosu’nun açıklaması şöyle:

“CHP İstanbul İl Örgütüne yönelik hukuk dışı kayyum kararı, yargı yetkisinin kötüye kullanılarak siyaseti dizayn etme girişimidir; bu karar demokrasiyi, seçme ve seçilme hakkını hiçe saymaktadır.

Kayyum eliyle halkın demokratik iradesinin yok sayılması, çok sayıda il ve ilçe belediyesinin vesayet altına alınmasıyla zaten yaygın ve sistematik bir uygulama haline gelmiştir. Bu uygulamanın şimdi siyasi parti yönetimlerine de sirayet etmesi, giderek tüm toplumun bir vesayet rejimi altında yönetilmeye başlanması, demokrasiye vurulmuş ağır ve öldürücü bir darbedir.

“Asliye hukuk mahkemelerinin verdiği iptal kararları açık bir görev gaspıdır ve yok hükmündedir”

Siyasi Partiler Kanunu uyarınca parti kongreleri, ilçe seçim kurulu hakimi gözetiminde yapılır ve süresinde yapılan itirazlar hakim tarafından kesin olarak karara bağlanır. Söz konusu kararlar, yalnızca Anayasa’nın 79. maddesi uyarınca Yüksek Seçim Kurulu tarafından kaldırılabilir. Yüksek Seçim Kurulu’nun kararları kesindir. Bu çerçevede, asliye hukuk mahkemelerinin verdiği iptal kararları açık bir görev gaspıdır ve yok hükmündedir.

Hukuk dışı yargı kararlarıyla siyasete müdahale edilmesinin ve bu müdahalelerden politik çıkar elde edilmeye çalışılmasının hiçbir toplumsal meşruiyeti yoktur. Bu hukuk dışılığın sorumluluğu, yalnızca bu kararlara imza atan yargı mensuplarında değil, aynı zamanda bu müdahaleyi siyasal amaçlarla kullananlardadır.

İstanbul Barosu olarak hatırlatırız ki ‘Hiçbir kimse veya organ kaynağını Anayasadan almayan bir devlet yetkisi kullanamaz. (Anayasa md. 6) Egemenlik gaspına karşı Anayasal güvence altındaki hak ve özgürlüklerin, demokrasinin ve halk iradesinin savunulmasına kararlılıkla devam edeceğimizi kamuoyuna saygıyla duyururuz.”