Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

İBB Şehir Tiyatroları’ndan Atatürk’ün çocukluğunu anlatan 10 Kasım oyunu

İBB Şehir Tiyatroları, Mustafa Kemal Atatürk’ün çocukluk yıllarını merkeze alan yeni özel projesini 10 Kasım’da seyirciyle buluşturuyor. Genel Sanat Yönetmeni Ayşegül İşsever, “Atatürk’ün sadece askeri dehasını değil, liderliğe giden yoldaki çocukluk hikayesini anlatmak istiyoruz” dedi.

İBB Şehir Tiyatroları, Mustafa Kemal Atatürk’ün çocukluk yıllarını merkeze alan

Haber: Tuba KARA / Kamera: Belçim KILIÇKIRAN

(İSTANBUL) – İBB Şehir Tiyatroları, Mustafa Kemal Atatürk’ün çocukluk yıllarını merkeze alan yeni özel projesini 10 Kasım’da seyirciyle buluşturuyor. Genel Sanat Yönetmeni Ayşegül İşsever, “Atatürk’ün sadece askeri dehasını değil, liderliğe giden yoldaki çocukluk hikayesini anlatmak istiyoruz” dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü kapsamında hazırladığı özel oyun için çalışmalarını sürdürüyor. “7’den 77’ye” herkes için sahnelenecek proje, Atatürk’ün az bilinen çocukluk dönemine odaklanarak hem çocuklara hem yetişkinlere yeni bir bakış sunmayı amaçlıyor. Projenin hazırlıkları; oyunculardan dramaturji ekibine, tarih danışmanlarından yönetmenlere kadar geniş bir ekip tarafından yoğun mesaiyle yürütülüyor.

“Atatürk’ü ansiklopedi sayfalarından değil, sahnede tanıyacaklar”

İBB Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Ayşegül İşsever, oyunun çıkış noktasını şöyle anlattı:

“10 Kasım’da biz hedef kitlesi olarak şehir tiyatrosu olarak bu projeyi hazırlarken gençleri ve çocukları hedef aldık. Fakat proje o kadar keyifli çıktı ki sonrasında 7’den 77’ye herkese oynayalım dedik bunu. Bu çünkü hakikaten hoş bir proje oldu. Açıkçası biz gençlerin ve çocukların Atatürk’ü ansiklopedilerden öğrenmesini istemedik. Ve dedik ki güzel bir projeyle Atatürk’ün özellikle çocukluğunu, o hamasi olarak askeri dehasını biliyoruz ama çocukluğuna dair çok az şey var. Bence insanların en bilmediği yanıydı. O yüzden biz böyle seyirlik keyifli bir şey yapmak istedik. Bu oyun sadece böyle bir oyun olarak bakmamak lazım. Bu çok değerli bir proje oldu. Çünkü bakıyorsun bir milletin uyanışına vesile olan bir karakterin, çocukluktan itibaren liderliğe nasıl evrildiğini anlatan biz açıkçası hakikaten çok gururluyuz ve ben çok heyecanlıyım. Şu anda çalışmalar devam ediyor, aşağıda bütün arkadaşlarımız devam ediyor. Biz bu projeyi aslında bir gösteri olarak düzenledik.”

İşsever, projenin zorlu ama gurur verici bir süreçte hazırlandığını vurguladı ve şöyle devam etti:

“Bir sürü literatür okundu ve bir bilgi yumağı haline getirildi. O bilgi yumağının içinden sevgili Gökhan çok güzel bir metin yazdı. Çok güzel bir oyun yazdı. Sevgili Yiğit Sertdemir de onu çok güzel seyirlik hale getirdi. Biz 10 Kasım’da 7’den 77’ye herkesi bekliyoruz. Keyifle güzel bir şey izleyeceğiz. Dediğim gibi çok heyecanlıyız. Çok meşakkatli oldu bunun çıkışı. Neden derseniz, herkes çok gönüllü fakat bu proje sezon ortasında çıktı. Sezon ortasında bir oyun çalışmak bizim tiyatromuzda çok meşakkatlidir. Çünkü herkesin gece oyunu vardır. Gece geç saatlerde yatılır sabahın erken saatinde kalkılıp provaya geliniyor. Provadan sonra hiç eve uğranmadan bir yerde bir lokma bir şey yeniliyor. Koşa koşa oyuna gidiliyor. Yani neredeyse bir aydır herkes uyumadan uyumaya evine gidiyor. Ama dediğim gibi gönüllü yapılan işin tadına doyulmaz. O yüzden herkes çok mutlu, çok keyifli, güzel bir proje olacak. Çok gururluyuz tabii.”

“Yasın umuda dönüştüğü bir anma”

Oyunun yönetmeni Yiğit Sertdemir, sahnelemede kullanılan teknikleri ve duygusal perspektifi şöyle aktardı:

“Bu oyunda seyircilerimiz geldiği zaman aslında Mustafa Kemal’in çocukluğunu bulacaklar. Ve onunla beraber çocukluğunda yaşadığı şeylere tanık olacaklar. Böylece umudumuz o ki aslında çocukken yaşadıkları şeylerin, o sırada başına gelen şeylerin büyüdüğünde nelere sebep olduğunu, neleri doğurduğunu, nelerle mücadele ederken neleri yapmak istediğini ve bu yapmak istediği şeyler için neleri başardığına hep beraber tanık olacağız. Dolayısıyla aslında oyunun türü hem çocuklara hem ebeveynlere yapmaya çalıştığımız bir tür o yüzden de başına zaten 7’den 77’ye diye bir ibare koyduk. oyunda hem maskeler kullanıyoruz hem görüntüler kullanıyoruz hem müzik var.”

Sertdemir, 10 Kasım yaklaşırken oyunun anlamına da şöyle dikkat çekti:

“Aslında 10 Kasım’da tam da Mustafa Kemal’e yakışır şekilde büyük bir yasın gülümseten bir tarafıyla, iyi ki böyle biriyle Cumhuriyet’i kurmuşuz iyi ki bu topraklarda doğmuş ve Cumhuriyetin bugüne kadar taşınmasını sağlayacak bir temel atabilmiş demek için varız. O yüzden bu bir yas günü değil aslında. Bir yandan da kutlama günü gibi algılıyoruz ve amacımız da bugünü unutturmamak. Tam da Mustafa Kemal’in sahip olduğu en önemli özelliklerden birisi olduğu gibi umudumuzu, merakımızı ve hayallerimizi kaybetmeden yaşamaya devam edebilmek”

“Çocukluk dönemine dair kaynaklar çok sınırlı”

Oyunun yazarı Gökhan Aktemur, dramaturjik sürecin ayrıntılarını paylaştı:

“1 Ağustos’ta başladık. 10 Kasım’da anmaların yapılamaması ihtimali bize ağır geldi. Bu kez matem dolu törenler yerine Atatürk’ü hak ettiği gibi anmak istedik.”

Aktemur, araştırma sürecindeki güçlükleri şöyle anlattı:

“Askeri lise sonrası yaşamının her adımı belgeli. Ama çocukluğu çok belirsiz. 40’ın üzerinde kitap taradık. Eski okul kitapları, aile kökeni, anılar, röportajlar ve arşivlerden yararlandık.”

Yazım sürecinde pedagojik hassasiyete özel önem verildiğini belirtti:

“Her sahneyi klinik psikolog, sosyolog, tarihçi ve ilkokul öğretmenleriyle paylaştım. İlkokul çocuklarının geri bildirimleri doğrultusunda sürekli güncellemeler yaptık.”

“4 ayrı sahne, 4 ayrı yönetmen”

İşsever, projenin teknik kurgusunu şu sözlerle açıkladı:

“Bu oyunu bir gösteri formatında tasarladık. Dört farklı sahnede, dört farklı yönetmenle sahnelenecek. ‘Bu Memleket Bizim’ projesinin benzer mantığıyla hazırlandı.”

Ayşegül İşsever final mesajında 10 Kasım davetini yineledi:

“7’den 77’ye herkesi bekliyoruz. İzleyen herkes hem gururlanacak hem umutlanacak.”