Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Goldman Sachs’tan TCMB kararı değerlendirmesi: Faiz indirimi süreci Türk bankaları için dönüm noktası oldu

ABD merkezli yatırım bankası Goldman Sachs, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) Temmuz ayındaki 300 baz puanlık faiz indiriminin Türk bankacılık sektörü açısından önemli bir dönüm noktası olduğunu bildirdi. Kurum, faiz indirimi döngüsünün bankalar için kârlılıkta toparlanmanın başlangıcı olabileceğini vurguladı.

ABD merkezli yatırım bankası Goldman Sachs, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın

Goldman Sachs tarafından yayımlanan değerlendirme raporunda, TCMB’nin faiz indirimi sürecinin, net faiz marjları (NIM) ve özkaynak kârlılığı (ROE) açısından Türk bankaları üzerinde olumlu etkiler yaratacağı belirtildi. Raporda, söz konusu göstergelerde 2025’in üçüncü çeyreğinden itibaren kademeli bir toparlanma beklendiği ifade edildi.

“NIM ve ROE, 2026 ortasına kadar zirveye çıkabilir”

Kurumun analizine göre, politika faizinin 2025 yılı sonunda yüzde 33 seviyesine gerilemesi halinde Türk bankalarının kârlılık göstergeleri artış trendine girecek. Raporda, “Türk bankalarının net faiz marjı ve ortalama özkaynak kârlılığı 2025’in üçüncü çeyreğinden itibaren toparlanmaya başlayacak ve bu trend 2026 ortasında zirve seviyelere ulaşacak. Faiz indirimi etkileri zamanla bilançolara yansıyacak” denildi.

Goldman Sachs ekonomistleri, daha önceki analizlerinde de faiz düşüşlerinin, bankaların kârlılığı açısından olumlu etkiler yaratabileceğini dile getirmişti. Raporda, “Türk bankaları faiz oranlarına karşı genellikle olumsuz bir duyarlılığa sahiptir. Ancak kredi ve varlıkların yeniden fiyatlanması, TL mevduat ve yükümlülüklerden genellikle daha uzun sürdüğü için faizlerdeki düşüşler net faiz marjlarını destekler” ifadesi kullanıldı.

Ücret ve komisyon gelirleri ön plana çıkabilir

Faiz gelirlerinin yanı sıra, ücret ve komisyon gelirleri gibi bankacılık faaliyetlerinin diğer kalemlerinin de önümüzdeki dönemde sektörün performansı üzerinde etkili olacağı kaydedildi. Bu gelir kalemlerinin, özellikle düşük NIM performansının telafisinde önemli rol oynayabileceği ifade edildi.

Garanti BBVA ve Akbank öne çıkıyor

2025 yılı için bankaların beklenen ROE oranlarını da paylaşan Goldman Sachs, özellikle Garanti BBVA ve Akbank’ın bu süreçte öne çıkabileceğini değerlendirdi. Analistler, yılın ikinci yarısında açıklanacak mali sonuçlar ile ROE beklentilerinin ve stratejik adımların yatırımcılar açısından yakından takip edileceğini belirtti.

TL’nin seyri ve faiz politikası belirleyici olacak

Raporda ayrıca, 2025 mali yılı sonuçlarının bankacılık sektörü için kritik olacağına işaret edilirken, TCMB’nin faiz politikası ile Türk Lirası’nın seyri gibi makroekonomik değişkenlerin sektörel görünüm üzerinde belirleyici rol oynayacağı vurgulandı.

Goldman Sachs, bankacılık sektörünün yeniden güçlü kârlılık seviyelerine ulaşabilmesi için faiz indirimlerinin ölçülü, veri odaklı ve enflasyonla mücadeleyle uyumlu bir şekilde sürdürülmesi gerektiğinin altını çizdi.