Haber: Mehmet Rebii Özdemir
(SAMSUN) – Eğitim-İş Kurucu Genel Başkanı Yüksel Adıbelli, “CHP’yi kurumsal olarak yıpratmak için ellerinden geleni yapmaya çalışıyorlar. Biz mücadele etmezsek, ‘Bu sadece CHP’nin sorunu’ dersek, Cumhuriyet Halk Partisi bir santim geri giderse halka diz çöktürürler. O zaman ne Eğitim-İş kalır ne Birleşik Kamu-İş ne DİSK ne KESK ne TÜRK-İŞ kalır” dedi.
Eğitim-İş Sendikası, kuruluşunun 20. yılı dolayısıyla Samsun’da kutlama programı düzenledi. Programa Eğitim-İş Kurucu Genel Başkanı Yüksel Adıbelli, CHP Samsun Milletvekili Murat Çan ile Karadeniz Bölgesi şube başkanları katıldı. Programda emekli olan Eğitim-İş üyelerine plaketler verildi. Yüksel Adıbelli’ye Samsun’un simgesi Onur Anıtı takdim edildi.
Eğitim-İş Kurucu Genel Başkanı Yüksel Adıbelli yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“47 yürekli, bedel ödemeyi göze alan inançlı arkadaşımızın kurduğu Eğitim-İş, 17 Ekim’de yirminci yaşını kutladık. Eğitim-İş’in 20. yaşı kutlu olsun. Bize dediler ki ‘Kuramazsınız.’ Kurduk. ‘Başarılı olamazsınız.’ dediler, başardık. TÖB-DER’in, TÖS’ün küllerinden yakılan çoban ateşi bugün bir meşaleye dönüştü. Şimdiki Eğitim-İş o meşaleyle Cumhuriyetimizi aydınlattı, Türkiye’mizi aydınlattı. Biz Atatürk devrimcisiyiz. Atatürk ilke ve devrimlerinden yana, laik Cumhuriyet’ten yana bir Eğitim-İş kurduk. Cumhuriyet düşmanlarına karşı savaş açtık, savaş açmaya da devam edeceğiz.
“Cumhuriyet Halk Partisi bir santim geri giderse halka diz çöktürürler”
İmamoğlu’nun diplomasını bir savcı çıkıyor iptal ettiriyor. CHP’yi kurumsal olarak yıpratmak için ellerinden geleni yapmaya çalışıyorlar. Biz mücadele etmezsek, ‘Bu, sadece CHP’nin sorunu’ dersek, Cumhuriyet Halk Partisi bir santim geri giderse halka diz çöktürürler. O zaman ne Eğitim-İş kalır ne Birleşik Kamu-İş ne DİSK ne KESK ne TÜRK-İŞ kalır. Söylemeye çalıştığım şu, mücadele etmek zorundayız, Cumhuriyet elimizden gidiyor.
“Cumhurbaşkanı adayımızın özgürlüğüne çökülüyor”
CHP Samsun Milletvekili Murat Çan da şöyle konuştu:
“Cumhuriyet tarihinin en zor dönemlerinden; 50’li, 60’lı yılların da ötesine geçen zulüm dönemlerinin içinden geçiyoruz. Ne mutlu ki bu mücadeleyi sadece bir siyasi parti adına değil; emekçiler, cumhuriyetçiler, Atatürk ilke ve inkılaplarının peşinden yılmadan koşan mücadele azmiyle hep birlikte veriyoruz. Yargı kollarıyla üzerimize çökülüyor. Bu zor günlerde emek örgütlerine zulmediliyor. Basın emekçilerine çökülüyor. Ve hepsinden önemlisi, ülkenin yarısından çoğunun gönlünü almış Cumhurbaşkanı adayımızın özgürlüğüne çökülüyor. Dolayısıyla uzun bir yolculuk, uzun bir mücadele olacak. Bunu birlikte yapacağız. Birlikte vereceğiz.”




