(İSTANBUL) – Eğitim Gücü Sen Genel Başkanı Oğuz Özat, İstanbul Anadolu Yakası Şubesi 1. Olağan Genel Kurulu’nda; “Eğitim Gücü Sen olarak, kısa sürede Türkiye’nin dört bir yanında örgütlenerek eğitim çalışanlarının sesi olduk. İstanbul gibi büyük bir şehirde Anadolu Yakası’nda teşkilatlanmamızı tamamlamış olmak bizler için büyük bir kazanım” dedi.
Eğitim Gücü Sen İstanbul Anadolu Yakası Şubesi 1. Olağan Genel Kurulu’nu gerçekleştirdi. Genel Kurul’a,Genel Başkan Oğuz Özat, Genel Sekreter Sinem Akşemsettinoğlu, Genel Başkan Yardımcıları İsmail Akdağ, İbrahim Halil Topallar ve İlyas Saraloğlu’nun yanı sıra İstanbul delegeleri, eğitim camiasından temsilciler katıldı.
Sendika Genel Başkanı Oğuz Özat, konuşmasına sendikanın kuruluş felsefesini ve teşkilatlanma sürecini anlatarak, “Eğitim Gücü Sen olarak, kısa sürede Türkiye’nin dört bir yanında örgütlenerek eğitim çalışanlarının sesi olduk. İstanbul gibi büyük bir şehirde Anadolu Yakası’nda teşkilatlanmamızı tamamlamış olmak bizler için büyük bir kazanım. Bu süreçte emek veren tüm yol arkadaşlarıma, gönüllü destekçilere ve üyelerimize içtenlikle teşekkür ediyorum. Bugün ayrıca İstanbul Anadolu Yakası Şubemizin ofisini açtık. Bu merkez, eğitim çalışanlarımızın uğrayabileceği, sorunlarını paylaşabileceği ve çözüm arayabileceği bir dayanışma noktası olacak. Tüm eğitim camiamıza hayırlı olsun.” ifadelerini kullandı.
Konuşmasının devamında eğitim çalışanlarının sahada karşılaştığı baskılara dikkat çeken Özat, şunları söyledi:
“Son yıllarda öğretmenlerimiz asli görevlerinden uzaklaştırılıyor. Eğitim vermek yerine sürekli proje üretmeye zorlanıyorlar. Her öğretmene bir proje, her okula bir etkinlik dayatmasıyla karşı karşıyayız. Bu baskı, öğretmenin mesleki odağını dağıtıyor, tükenmişliğe yol açıyor. Öğretmen sınıfında olmalı, öğrencisiyle ilgilenmeli. Biz Eğitim Gücü Sen olarak bu baskıcı ve gösterişe dayalı anlayışa karşı duruyoruz.”
Yetkili sendikanın toplu sözleşme sürecindeki eksikliklerine de değinen Özat, şu ifadeleri kullandı:
“Toplu sözleşme masasında eğitim çalışanları yalnız bırakıldı. Yetkili sendika, siyasi bağlantıları nedeniyle kamu çalışanlarının haklarını savunmak yerine sessiz kaldı. Sonuç ortada: öğretmenlerimiz, memurlarımız, hizmetlilerimiz geçim sıkıntısı içinde. Bu tablo, siyasi sendikacılığın iflasıdır. Eğitim Gücü Sen olarak biz, hiçbir siyasi yapının gölgesinde değiliz. Bizim tek önceliğimiz eğitim çalışanlarının onurlu yaşam hakkıdır.”
Bağımsız sendikacılık anlayışını vurgulayan Özat, “Bizim yerimiz siyaset değil; öğretmen odaları, okul koridorları, memur odalarıdır. Eğitim Gücü Sen, ilkeli, bağımsız ve kararlı duruşuyla bu ülkenin her eğitim çalışanının sesi olmaya devam edecek” dedi.
Seçim sonucunda İstanbul Anadolu Yakası Şube Başkanlığı’na seçilen Muharrem Özaydın, yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı:
“Bugün burada sadece bir seçim değil, bir irade ortaya kondu. İstanbul Anadolu Yakası’nda yalnızca öğretmenlerimizin değil; memurlarımızın, idarecilerimizin ve akademisyenlerimizin de sesi olmak için yola çıktık. Eğitim camiasının her bir ferdinin yaşadığı sorunları biliyoruz. Geçim sıkıntısı, mesleki baskılar, değersizlik hissi artık görmezden gelinemez. Bizler, sahada aktif, çözüm odaklı ve ilkeli bir sendikal anlayışla çalışacağız. Yeni dönemde hedefimiz, daha fazla eğitim çalışanına ulaşmak ve sendikamızın ilkelerini İstanbul’un her köşesine taşımaktır.”

