(İZMİR) – Başka Bir Siyaset Okulu’nun (BBSO) “Siyasette Kadın Olmak” başlıklı söyleşine katılan Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, “Hiçbir kadının birileri tarafından ve birilerinin söylediği cümlelerin özneleri olmayacağı, kendi cümlesini kurabileceği, öznesinden yüklemine kadar ‘ben yaptım’ diyebilmesidir esas olan. Kadınların kendi cümlelerini kendi kurmasıdır esas olan. Hiçbir adamın adamı, kadını, insanı olmak zorunda değilsiniz” diye konuştu.
Gençlerin sosyal ve siyasal hayatta daha aktif rol üstlenmesini amaçlayan Başka Bir Siyaset Okulu, “Siyasette Kadın Olmak” başlıklı söyleşi ile devam etti.
BBSO Proje Koordinatörü Baran Çağlar Çetinkaya’nın moderatörlüğünü yaptığı söyleşiye, CHP Ankara Milletvekili Aylin Yaman, Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, KKTC Cumhuriyet Meclisi Üyesi Cumhuriyetçi Türk Partisi Milletvekili Doğuş Derya, İstanbul Büyükşehir Belediye CHP Meclis Üyesi ve Sıfır Ayrımcılık Derneği Başkanı Elmas Arus ile İstanbul Kent Konseyi Başkanı Tülin Hadi konuşmacı olarak katıldı.
Türkiye’de sosyal politikalar açısından kadınların yaşadığı eşitsizliklere ve haksızlıklara dikkati çeken CHP’li Yaman, konuşmasında kadın yoksulluğuna ve kadın emeğinin değersizleştirilmesine işaret etti. Mecliste kadının geleceğini ve emeğini merkeze koyan politikalar üzerine çalıştıklarını belirten Yaman, şöyle konuştu:
“Kadınların yaklaşık yüzde otuzunun tamamen kayıt dışı olduğu, yani hiçbir sosyal güvencesinin olmadığı, dul aylığı almadığı, herhangi bir yerden destek almadığı biliniyor. Bu önemli bir konu, bir diğeri emeğin cinsiyetlendirilmesi bakış açısı. Kadın emeğinin maalesef karşılığı yok ülkede. Bakım hep kadının omuzlarında. Çocuk bakımı kadının üzerinde. Daha sonra ilerleyen zamanlarda yaşlıların, ailenin yaşlılarına da bakımı yine kadının üzerinde ama bunun hiçbir şekilde ücretlendirilmesi ve bir emeğin değer bulması diye bir şey söz konusu değil. Aynı şekilde işte cam tavanlar kadının ‘eşit işe eşit ücret’ konumu kadınlarda her zaman daha geri planda ve kadınlar istedikleri gibi yükselemiyorlar.”
KKTC Cumhuriyetçi Türk Partisi Milletvekili Doğuş Derya, kadın mücadelesinde örgütlenmenin ve kararlılığın önemine dikkati çekti. Derya, “Çok kalabalık olmaya gerek yok. İki kişi, üç kişi yan yana geldiğinizde hayal etmemiz yeterli, inanmamız yeterli. Onlar büyükse biz daha büyüğüz. Kalabalık olan aslında biziz. Sesimiz belki şu anda ihtiyacımız olduğu kadar çıkmıyor Karar vermenin yolun yüzde ellisi olduğunu düşünüyorum. Gerisini zaten getiriyoruz ve siz çok gençsiniz. Önünüzde çok uzun yıllar da var. Bu hissi taşımanızı ve kendinizi çok güvenmenizi istiyorum. Biz şu anda kapıyı aralık tutmaya çalışanlarız. Kapı üstümüze kapanmasın diye bazen kolumuzu bazen bacağımızı, bazen boynumuzu koyuyoruz. Eziliyoruz, eziliyoruz ama bir gün gelip kapı açılacak. Kapıyı açacak olan da sizsiniz” ifadelerini kullandı.
“Her alanda söz üretmek gerekiyor”
İstanbul Kent Konseyi Başkanı Tülin Hadi, kadın mücadelesinin şiddetten, ekonomiye, eğitimden siyasete kadar yaşamın tüm pratikleri ile iç içe geçmiş bir mücadele olarak düşünülmesi gerektiğine değinerek, “Her gün bir sürü kadının saçma sapan sebeplerle hayatını kaybettiğini okuyoruz. Yani kadına şiddet göstermek çok kolay ve bunun yaptırımından kurtulmak ya da hafifletmek erkekler için çok kolay. Bu konunun üzerine çok fazla gidiliyor. Aslında bu alanların hepsine ne kadar çok söz üretilebilirse kadın hareketinin o kadar güçlü olacağını düşünüyorum. Her alanda söz üretmek gerekiyor. Her alanda refleks gerekiyor ancak o zaman kadın hareketi arzu edilen güce ve etki alanına kavuşabilir. Bunun için çaba sarf ediyoruz” diye konuştu.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi CHP Meclis Üyesi ve Sıfır Ayrımcılık Derneği Başkanı Elmas Arus da “Ben de buradayım, beni de göreceksiniz, görmek zorundasınız, eşit durmak zorundayız demeye başladığın zaman hakkını elde etmeye başlıyorsunuz. Toplumsal temsiliyeti bir kenara bırakın, kadın olmaktan kaynaklı bir sürü şeyde bariyerlerle karşı karşıyayız. Siyasette kadın olarak sadece mekanın kadına göre dizayn edilmesi değil, siyasette var olma halinin dizayn edilmesi gerekiyor. Yükümüz ağır, dayanışmaya daha çok ihtiyacımız var. Bugün böyle minik minik tohumlar atıyoruz, farkındayız, değiştirmemiz gerekiyor biliyoruz. Bunun için de mücadele edeceğiz” dedi.
“Ben belediye başkanı olacağım diyen kız çocukları çoğaldı”
Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, kadınların siyasette vitrin olmanın ötesinde bir yer edinmesinin toplumsal ve sosyal hayatta edindiği yer ile ilişkili olduğunu belirterek, konuya bütüncül bir anlayışla bakılması gerektiğini söyledi.
Siyaseti bir kompozisyonla yapan kadınları, yaşamın içinde bir kompozisyon ile duran kadınları görüyoruz. O kompozisyonun sonunda Efes Selçuk’ta bir şey oldu. Cumhuriyet Halk Partisi’nin kadın bir ilçe başkanı var, kent konseyinin kadın bir başkanı var. Hayatımda ve dönemimde hiç çıkmadığı kadar kadın muhtar aday adayı çıktı. ‘Ben belediye başkanı olacağım’ diyen kız çocukları çoğaldı. Bu çok kıymetli. Hiçbir kadının birileri tarafından ve birilerinin söylediği cümlelerin özneleri olmayacağı, kendi cümlesini kurabileceği, öznesinden yüklemine kadar ‘ben yaptım’ diyebilmesidir esas olan. Kadınların kendi cümlelerini kendi kurmasıdır esas olan. Hiçbir adamın adamı, kadını, insanı olmak zorunda değilsiniz. Bireysel olarak bütün herkes vardır. Hepimizin söylediği, bu okulun burada olmasından büyük gurur duyduğu herkes farklıysa herkes eşit. Ve sadece konumlarına bağlı kalmayanlar, insan olabilenler için savaşımızı sürdüreceğiz.”