Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Diyarbakır’da “Amed Kadın Kentlerine Doğru Deklarasyonu” açıklandı… Eş Başkan Bucak: “Bu sadece bir deklarasyon değil, Diyarbakır’ın geleceğine dair irademizdir”

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde açıklanan “Amed Kadın Kentlerine Doğru Deklarasyonu”, kadınların eşit, özgür ve güvenli biçimde kentte var olmasını hedefleyen kapsamlı bir yol haritası olarak kamuoyuyla paylaşıldı. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Serra Bucak, deklarasyonun bir metin olmanın ötesinde, Diyarbakır’ın geleceğine dair açık bir yerel yönetim iradesi taşıdığını söyleyerek, “Bu metin, nasıl bir kentte yaşamak istediğimize, bu kenti kimlerle ve hangi değerlerle kuracağımıza dair güçlü bir sözün ifadesidir” dedi.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde açıklanan “Amed Kadın Kentlerine Doğru Deklarasyonu”,

Haber: Mehmet Mucahit CEYLAN

(DİYARBAKIR) – Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde açıklanan “Amed Kadın Kentlerine Doğru Deklarasyonu”, kadınların eşit, özgür ve güvenli biçimde kentte var olmasını hedefleyen kapsamlı bir yol haritası olarak kamuoyuyla paylaşıldı. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Serra Bucak, deklarasyonun bir metin olmanın ötesinde, Diyarbakır’ın geleceğine dair açık bir yerel yönetim iradesi taşıdığını söyleyerek, “Bu metin, nasıl bir kentte yaşamak istediğimize, bu kenti kimlerle ve hangi değerlerle kuracağımıza dair güçlü bir sözün ifadesidir” dedi.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Serra Bucak ile DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü ve Diyarbakır Milletvekili Halide Türkoğlu’nun katılımıyla “Amed Kadın Kentlerine Doğru Deklarasyonu” kamuoyuna açıklandı.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Ali Emiri Konferans Salonu’nda düzenlenen programa çok sayıda kadın katıldı. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Serra Bucak, açıklanan deklarasyonun bir metnin ötesinde anlam taşıdığını vurgulayarak, şunları söyledi:

“Bugün burada yalnızca bir deklarasyonu paylaşmak için değil; Amed’in nasıl bir kent olacağına dair çok önemli bir yerel yönetim iradesini kamuoyuyla paylaşmak üzere bir aradayız. Bu metin, nasıl bir kentte yaşamak istediğimize, bu kenti kimlerle ve hangi değerlerle kuracağımıza dair güçlü bir sözün ifadesidir.”

Kentlerin tarihsel olarak erkek merkezli bir anlayışla planlandığını belirten Bucak, bu durumun kadınların kent yaşamından dışlanmasına yol açtığını söyleyerek, “Yüzyıllardır kentler; yollarından konutlarına, güvenliğinden ulaşımına kadar erkek merkezli bir anlayışla planlandı. Kadınlar, kentin biçimlendirilmesinden ve karar alma süreçlerinden dışlandı; ev içine hapsedildi. Bu eşitsizlik bugün hâlâ kentlerin her köşesinde karşımıza çıkıyor” dedi.

“Kadınları kentin kıyısına iten değil, merkezine alan bir anlayış”

Yerel yönetimler olarak bu anlayışı dönüştürmeyi hedeflediklerini vurgulayan Bucak, kadınların deneyimini merkeze alan bir kent politikası savunduklarını ifade ederek şöyle konuştu:

“Bizler yerel yönetimler olarak, kadınların gündelik hayatını zorlaştıran değil güçlendiren; kadınları kentin kıyısına iten değil, merkezine alan bir yerel yönetim anlayışını hayata geçirmenin mücadelesini veriyoruz. Yıllardır ‘kadın kenti’ perspektifiyle kentleri toplumsal cinsiyet eşitliği temelinde yeniden düşünmeye çalışıyoruz. Kadınların deneyiminden, bilgisinden, duygusundan ve estetiğinden yola çıkarak şu soruyu soruyoruz: Kentleri kadın bakışıyla nasıl yeniden inşa edebiliriz?”

Kadın kenti yaklaşımının bir projeyle sınırlı olmadığını söyleyen Bucak, bunun bütünlüklü bir yönetim anlayışı olduğunu vurgulayarak, “Kadın kenti bizim için bir projeden ibaret değildir. Kadın kenti; imar planından bütçeye, ulaşımdan sosyal politikalara, park ve sokaklardan hafıza mekânlarına kadar yerel yönetimin bütün alanlarını dönüştüren bir anlayıştır. Bu yaklaşım yalnızca kadınlar için değil; çocuklar, yaş almışlar, gençler, engelliler yani toplumun tamamı için daha adil ve yaşanabilir bir kent kurma iddiasıdır” diye konuştu.

Kadına yönelik şiddetle mücadele ve kadın politikaları

Yaklaşık iki yıldır Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleriyle birlikte kadın politikalarını yeniden hayata geçirdiklerini belirten Bucak, önceliklerinin kadına yönelik şiddetle mücadele olduğunu söyledi. Bucak, şöyle devam etti:

“Kadına yönelik şiddetin yalnızca ev içi bir mesele olmadığını biliyoruz. Bu nedenle Kadın Dayanışma Merkezleri ve Yaşam Merkezlerimizi yeniledik ve güçlendirdik. Alo Şiddet Hattı’nı yeniden kurduk, sığınaklarımızın kapasitelerini artırdık. Bu merkezlerde yüzlerce kadın hukuki ve psikolojik destek aldı, binlerce kadın toplumsal cinsiyet eşitliği ve şiddetle mücadele çalışmalarına katıldı.”

Kadınların ekonomik özgürlüğünü desteklemeye yönelik çalışmalara da değinen Bucak, geleneksel kurslar yerine teknik ve mesleki alanlara odaklandıklarını belirterek, kadın otobüs şoförlüğü uygulaması, mesleki atölyeler, kreşler, oyun odaları ve Jin Kart uygulamasıyla kadınların kamusal yaşama katılımının desteklendiğini ifade etti.

Deklarasyon Selvi Tunç tarafından okundu

Konuşmaların ardından “Amed Kadın Kentlerine Doğru Deklarasyonu”, Kent Konseyi adına Selvi Tunç tarafından okundu. Deklarasyonda, kadınların savaş, zorunlu göç, yoksulluk, kayyım uygulamaları ve erkek şiddetiyle şekillenen mevcut kent düzenini kabul etmediği vurgulandı.

Deklarasyonda, “Bu metin, kadınların kente dair söz ve karar hakkını geri aldığını ilan eden kolektif bir iradedir” denildi.

“Kadın kenti: eşit, özgür ve güvenli yaşam alanı”

Deklarasyonda kadın kenti; kadınların eşit, özgür ve güvenli biçimde var olabildiği, kent planlamasından bütçeye, toplumsal hafızadan barış politikalarına kadar tüm süreçlerde kadın bilgisinin ve deneyiminin belirleyici olduğu bir yaşam alanı olarak tanımlandı.

Kadın kentlerinin temel ilkeleri arasında eşbaşkanlık ve eşit temsil, şiddetsiz yaşam, bakımın kolektifleştirilmesi, kadın emeğine dayalı yerel ekonomi, çok dilli ve çok kimlikli kent anlayışı ile ekolojik ve demokratik yerel yönetim anlayışı yer aldı.

Deklarasyonda, belediyelerde Kadın Kentleri Birimleri kurulacağı, Kent Konseyi ve kadın örgütlerinin yer alacağı Kadın Kenti Meclisi’nin oluşturulacağı belirtildi. Toplumsal cinsiyete duyarlı bütçelemenin temel ilke olacağı, eylem planları ve izleme raporlarıyla sürecin izleneceği ifade edildi.

Deklarasyon, kadın kentlerinin kadın aklı, kadın emeği, kadın hafızası ve barış ısrarıyla, kadınlarla birlikte inşa edileceği vurgusuyla sona erdi.