Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Depremde 52 kişiye mezar olan Yonca Sitesi davası… Sanık müteahhit Ali Kale: “Benim bir tane binam yan yattı, en büyük suç ruhsatı verenlerindir”

Osmaniye’de 6 Şubat depremlerinde 52 kişinin hayatını kaybettiği Yonca Sitesi davasının 11. duruşması görüldü. Tutuksuz sanık müteahhit Ali Kale, savunmasında, “En büyük hata, zemin etüdü yaptırmayan belediye kusurludur. Belediye, ruhsat dosyamı açtığı zaman ilk bakması gereken 10 katlı betonarme statik projede zemin etüdü olup olmadığını ilk sıraya yazması gerekirken yazmamıştır. Zemin etüdü olmadan ruhsat verilmez. Ben 4 bin daire yaptım. Benim bir tane binam yan yattı, en büyük suç ruhsatı verenlerindir” dedi.

Osmaniye'de 6 Şubat depremlerinde 52 kişinin hayatını kaybettiği Yonca Sitesi

Haber: Mehmet OFLAZ

(ANKARA) – Osmaniye’de 6 Şubat depremlerinde 52 kişinin hayatını kaybettiği Yonca Sitesi davasının 11. duruşması görüldü. Tutuksuz sanık müteahhit Ali Kale, savunmasında, “En büyük hata, zemin etüdü yaptırmayan belediye kusurludur. Belediye, ruhsat dosyamı açtığı zaman ilk bakması gereken 10 katlı betonarme statik projede zemin etüdü olup olmadığını ilk sıraya yazması gerekirken yazmamıştır. Zemin etüdü olmadan ruhsat verilmez. Ben 4 bin daire yaptım. Benim bir tane binam yan yattı, en büyük suç ruhsatı verenlerindir” dedi.

6 Şubat depremlerinde Osmaniye’de yıkılan Yonca Sitesi B Blok’ta 52 kişi yaşamını yitirdi, 2 kişi ise yaralandı.

Osmaniye Cumhuriyet Başsavcılığı, müteahhit Ali Kale ve fenni mesul Ayhan Gedik hakkında, “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis cezası talep etti. Yonca Sitesi’nin yapımı sırasında belediyenin İmar Müdürlüğü’nde görevli olan Hülya İnan, Sevinç Ayşe Argun ve Rahime İyi hakkındaki dava ise ana davayla birleştirildi.

Osmaniye 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülen duruşmaya, depremde yakınlarını kaybedenler, tutuksuz sanıklar Ali Kale, Hülya İnan ve Rahime İyi ile taraf avukatları katıldı. Diğer tutuksuz sanıklar duruşmaya gelmedi.

Müteahhit Kale: “En büyük suç ruhsatı verenlerindir”

Tutuksuz sanık müteahhit Ali Kale savunmasında, 33 yıldır Osmaniye’ye hizmet ettiğini belirterek, “En büyük hata, zemin etüdü yaptırmayan belediye kusurludur. Belediye, ruhsat dosyamı açtığı zaman ilk bakması gereken 10 katlı betonarme statik projede zemin etüdü olup olmadığını ilk sıraya yazması gerekirken yazmamıştır. Zemin etüdü olmadan ruhsat verilmez. Etriye aralıkları binayı yıkan bir husus değildir. Ben 4 bin daire yaptım. Benim bir tane binam yan yattı, en büyük suç ruhsatı verenlerindir” dedi.

Belediye görevlileri: “Bizim hiçbir kusurumuz yoktur”

İmar Müdürlüğü’nde görevli tutuksuz sanık Hülya İnan, memur olması nedeniyle yazışmalara baktığını belirterek “Ruhsat dosyalarındaki evrakları kontrol ediyordum, dosyada hiçbir eksik bulunmamaktadır. Dosyanın dış yüzünde neler olması gerektiği yazılıdır, projelerin dosyada bulunup bulunmadığını kontrol ederiz. Görevimiz bu anlamdadır. Teknik açıdan lise mezunuyum ve dosyada bulunması gereken evrakları kontrol eder, onay mercine göndeririz. Benim hiçbir kusurum yoktur” diye konuştu.

İmar Müdürlüğü’nde görevli tutuksuz sanık Rahime İyi ise savunmasında, görevini matbu ruhsat formundaki evrakları tamamlayıp forma geçirmek olarak açıkladı. İyi, “Formu düzenledikten sonra teknik personele evrakı veriyordum. Projeyi incelemek gibi bir görevim yoktur. Kusurum yoktur, beraatimi talep ediyorum” dedi.

“Sanıklar ‘olası kast’la yargılansın”

Müşteki avukatı Hüseyin Şahin, ek bilirkişi raporuna atıfta bulunarak, belediye görevlilerinin projeyi denetleyip onaylamakta ihmallerinin olduğunu söyledi. Müteahhidin icrai eylemi olduğunu, 10 katlı binanın yapılamayacağını bilmesine rağmen inşaatı gerçekleştirdiğini belirten Şahin, “Bilirkişi raporu, sanıkların eyleminin ‘bilinçli’ veya ‘olası kast’a yakın olduğunu gösteriyor. Sanıkların en üst sınırdan cezalandırılmasını talep ediyoruz” diye konuştu.

Diğer müşteki avukatları da “Bilirkişi raporunda da görüldüğü üzere sanıkların suçlu olduğu açıktır, sanıkların olası kastla en üst
hadden cezalandırılmalarını talep ediyoruz” dedi.

Sanık avukatları: “Yeniden bilirkişi raporu alınsın”

Sanık Hülya İnan’ın avukatı Kerem Erkut İnan, müvekkilinin görevini sadece projelerin dosyada bulunup bulunmadığını kontrol etmekle sınırlı olduğunu belirterek, “Suçu kabul etmiyoruz; böyle bir görevi olmuş olsa bile o yıllarda belediyenin durumu ortadadır. Kontrol kısmında, ortaokul mezunu ve sadece okuma yazma bilen kişiler bu evraklara imza atmışlardır. Tüm bu hususlar dikkate alınarak müvekkilimin beraatini talep ediyoruz” diye konuştu.

Fenni mesul Ayhan Gedik’in avukatı Ziya Koç, müvekkilinin ciddi işitme problemi bulunduğunu, deprem dosyalarındaki bilirkişi raporlarının kusur ve sorumluluk değerlendirmelerinde eksik ve bilimsel olarak yetersiz olduğunu ileri sürerek, yargılamanın sağlıklı yürütülmesi için yeniden bilirkişi raporu alınmasını talep etti.

Cumhuriyet savcısı, soruşturma ve kovuşturma aşamasında alınan raporların hüküm kurmaya elverişli olduğunu belirterek, bazı sanık avukatlarının yeniden rapor alınması taleplerinin reddini ve dinlenmeyen sanıkların savunmalarının alınması için gerekli işlemlerin yapılmasını talep etti.

Duruşma 5 Ocak tarihine ertelendi

Mahkeme heyeti, Ayhan Gedik ve Sevinç Ayşe Argun’un savunmalarının alınması için yarın resen celse açılmasına, yeniden rapor aldırılması talebinin reddine, sanıkların adli kontrollerinin devamına karar verdi. Savunmalar alındıktan sonra dosyada eksiklik kalmayacağı değerlendirilerek, cumhuriyet savcısına mütalaasını gerekirse yazılı sunması için süre verildi ve yazılı mütalaa sunulduğunda katılanlara, sanıklara ve vekillerine duruşma günü beklenmeksizin tebliğ edileceği bildirildi. Mahkeme, bir sonraki celsede dosyanın karara çıkma ihtimaline binaen mazeret bildirilmemesi gerektiğini ihtar etti. Bu nedenle duruşma 5 Ocak 2026 tarihine ertelendi.