Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Deniz Yavuzyılmaz’dan TÜRK-İŞ’e bağlı işçilerin eylemine destek: “Kamu işçisine yüzde 16 zam önermek, bir teklif değil, alenen hakarettir”

CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz, TÜRK-İŞ’e bağlı işçilerin Hazine ve Maliye Bakanlığı önüne yaptığı yürüyüşe katıldı. Kamu toplu iş sözleşmesi sürecinde iktidarın zam teklifini eleştiren Yavuzyılmaz, “Açlık sınırının 24 bin, yoksulluk sınırının 81 bin liraya dayandığı bir ülkede kamu işçisine yüzde 16 zam önermek, bir teklif değil, alenen hakarettir. Bu, yalnızca ekonomik körlük değil, emekçiye karşı açık bir saygısızlıktır” dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz, TÜRK-İŞ’e bağlı işçilerin Hazine

(ANKARA) – CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz, TÜRK-İŞ’e bağlı işçilerin Hazine ve Maliye Bakanlığı önüne yaptığı yürüyüşe katıldı. Kamu toplu iş sözleşmesi sürecinde iktidarın zam teklifini eleştiren Yavuzyılmaz, “Açlık sınırının 24 bin, yoksulluk sınırının 81 bin liraya dayandığı bir ülkede kamu işçisine yüzde 16 zam önermek, bir teklif değil, alenen hakarettir. Bu, yalnızca ekonomik körlük değil, emekçiye karşı açık bir saygısızlıktır” dedi.

Kamudaki 600 bine yakın işçiyi ilgilendiren toplu iş sözleşmeleri çerçeve protokolü görüşmeleri sürerken, TÜRK-İŞ, düşük bulduğu zam teklifine karşı Anıtpark’tan, Hazine ve Maliye Bakanlığı’na kitlesel yürüyüş başlattı. Yürüyüşe, CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz da katıldı.

“İktidarın adaletsiz teklifine karşı durmak için buradayız”

Yavuzyılmaz, eylem alanında yaptığı konuşmada, “Bugün burada, Türkiye’nin dört bir yanından Ankara’ya gelen emekçilerle omuz omuza duruyoruz. Alın teriyle yaşayan kamu işçilerinin sesi olmak, haklı mücadelelerini büyütmek ve iktidarın adaletsiz teklifine karşı durmak için buradayız” dedi.

Farklı kamu hizmet alanlarında görev yapan işçileri anımsatan Yavuzyılmaz, “Yerin yedi kat altında alın teri döken madencilerle, hastane koridorlarını temizleyen işçilerle, rayların üzerinde bir ömür geçiren demiryolcularla, parklara nefes veren belediye emekçileriyle ve sabahın erken saatlerinde santralleri çalıştıran enerji işçileriyle birlikteyiz. Haklının yanındayız, emeğin tarafındayız” ifadelerini kullandı.

Hükümetin toplu iş sözleşmesi görüşmeleri sürecinde teklifini eleştiren Yavuzyılmaz, “Açlık sınırının 24 bin, yoksulluk sınırının 81 bin liraya dayandığı bir ülkede kamu işçisine yüzde 16 zam önermek, bir teklif değil, alenen hakarettir. Bu, yalnızca ekonomik körlük değil, emekçiye karşı açık bir saygısızlıktır” diye konuştu.

“Bu sefalet zammını kabul etmeyenlerin sessiz çığlığıdır”

Yavuzyılmaz, yerin binlerce metre altında, karanlıkta çalışan, hastalanan, yaşamını riske atan hatta hayatını kaybeden madencilerin de bugün burada olduğunu ifade eden Yavuzyılmaz, şunları kaydetti:

“Depremde ilk koşan, enerji krizlerinde ‘yerli kaynak’ diye övünülen ama emeği yok sayılan onlar” diye konuştu. Madencilerin, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın demir kapılarına baretlerini bıraktığını aktaran Yavuzyılmaz, “Bu, görmezden gelinmeye bir tepkidir. Sefalet zammını kabul etmeyenlerin sessiz çığlığıdır.

Yıllardır süren bu yok edici politikalar nedeniyle ocaklarda alın terinin yerini gözyaşı, emeğin karşılığını ise yoksulluk aldı. Enerjiyi üreten karanlıkta, kamu işçisi ise açlık sınırında yaşıyorsa ortada büyük bir adaletsizlik var demektir. Özellikle madencilerimizin, enerji ve altyapı işçilerimizin özlük hakları acilen düzenlenmelidir. Kamu işçisinin haklı taleplerini görmezden gelmeyin. Yüzde 16’lık teklifinizi derhal geri çekin. Masaya, insanca yaşanacak bir ücretle oturun. Biz, işçinin alın teri kurumadan hakkını alması gerektiğine inanan bir anlayışın temsilcisiyiz. Kamu işçisinin emeği, siyasetin pazarlık malzemesi değil, sosyal devletin temel taşıdır. Bunu herkes böyle bilsin. Eğer iktidar bu sese kulak vermez, emeği yok sayarsa bilsin ki: Emeğin sesi susmaz, bu meydanlar susmaz, adalet mücadelesi susmaz ve yapılan asla unutulmaz! Biz bugün buradayız, yarın da burada olacağız. Çünkü bu topraklara alın terini dökenleri asla yalnız bırakmadık, bırakmayacağız.”