(ANKARA) – Ankara’da binlerce kişi, Cumhuriyet Bayramı’nın 102. yılı dolayısıyla Ulus’taki Birinci Meclis önünden Anıtkabir’e yürüdü. Bir kadın Cumhuriyet’in tehlike altında olduğunu, bundan dolayı üzgün olduğunu belirtti. Yüreğinin yaralı olduğunu belirten bir yurttaş, “İnşallah bu günler gelip geçecek, çok yakında” dedi. Bir başka yurttaş ise “Ben şöyle düşünüyorum: Bu kişinin naaşı bu kadar insanı buraya topluyor. Acaba dirisi olsaydı ne olurdu” diye sordu.
CHP Ankara İl Başkanlığı, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla Ulus’taki Birinci Meclis önünden Anıtkabir’e yürüyüş düzenledi.
Yürüyüşe, CHP Genel Başkan Yardımcıları Gül Çiftci, Gamze Taşcıer ve Gülşah Deniz Atalar, CHP Ankara Milletvekilleri Semra Dinçer, Aliye Timisi Ersever ve Aylin Yaman, Keçiören Belediye Başkanı Mesut Özarslan, Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, CHP Ankara İl Başkanı Ümit Erkol’un yanı sıra çok sayıda yurttaş katıldı. Sosyalist Cumhuriyet Partisi ve Halkın Kurtuluş Partisi üyeleri de yürüyüşe destek verdi.
Yürüyüşte, “Ankara, Atasının izinde, Cumhuriyet yolunda”, “İlelebet Cumhuriyet, tam bağımsız Türkiye” ve “Bağımsızlık benim karakterimdir” yazılı pankartlar taşınırken, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz”, “Türkiye laiktir, laik kalacak”, “Her şey çok güzel olacak” ve “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz” sloganları atıldı.
Anıtkabir’e yürüyen yurttaşlar ANKA Haber Ajansı’na şöyle konuştu:
“Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyet’i bize hediye etmiş. Bağımsızlığımızı ve özgürlüğümüzü Cumhuriyet’e borçluyuz. Maalesef bugün bunlar tehlikede ve ben çok üzgünüm. Kutluyorum ama üzgün olarak.”
“Ne söyleyeyim, en mutlu günüm. Daha güzel olmasını isterdim ama yüreğim yaralı. İnşallah bu günler gelip geçecek, çok yakında.”
“Cumhuriyet’i daha da ileriye götüreceğiz. Gençleri görüyorum bugün burada yürüyüşte. Gençlerde daha çok Cumhuriyet’e sahip çıkma isteği var. Ellerinde bayrak olan insanları gördüm, çok umutluyum. Gidecekler.”
“Bugün öyle bir gün ki ülkenin yeniden kuruluşu. Bugüne kadar AK Parti’nin çektirdiği çileler yeter. Bunlar artık iktidardan gitsin, halk iktidarı gelsin. Ülke bir düzene kavuşsun. Bu memlekette satmadıkları hiçbir şey kalmadı. Atatürk’ün bütün varlıklarını, fabrikalarını, şeker fabrikalarını… İşçiyi, köylüyü tamamen bitirdiler. Emekli tamamen zor durumda şu anda. Yani sadece kendi saltanatlarını yürütebilmek için ellerinden ne geliyorsa yapıyorlar. Fakiri, fukarayı, işçiyi, köylüyü, emekçiyi düşünen bir tane Cumhurbaşkanı yok, hiç kimse bir şey yapmıyor. Gidecekler.”
“Ne mutlu Türk’üm diyene. Her şeyi Atamıza borçluyuz, nur içinde yatsın.”
“Atamın bize armağan ettiği en büyük bayram bu. Bütün kadınlar adına bir kere çok teşekkür ediyoruz kendisine, minnettarız. O bizim en büyük önderimiz ve ölümsüz. Hiçbir zaman yok olmaz. Kalbimizdeki yeri sonsuza dek bizimle olacak ve Cumhuriyet de var olacak, her halükârda.”
“Vallahi duygusal bir gün, keyifli bir gün. Bu kalabalığı görmek oldukça keyifli. Yani bu insanlar buraya gönüllü olarak geliyor. Ben şöyle düşünüyorum: Bu kişinin naaşı bu kadar insanı buraya topluyor. Acaba dirisi olsaydı ne olurdu? Ama özledik kendisini. İnşallah gelecekte onun gibi biri daha gelecek. Bu ülkeyi düzlüğe çıkaracak. Başka türlü çıkmayacağız çünkü.”
“Biz buraya gönüllü olarak geldik, onu çok seviyoruz.”
“Atamıza gelmemizin mutluluğunu yaşıyoruz. Geldik, duamızı ettik, minnet duygumuzu yerine getirdik, gidiyoruz.”
“Atamızı ziyaret ettik, gidiyoruz. İçerisi çok kalabalıktı, çok güzeldi.”
“Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyet’i ilan etti. Burada nasıl özgür durabiliyorsak, özgürce yaşayabiliyorsak hepsi onun sayesinde.”
“Son derece mutluyuz. Cumhuriyet’i kutluyoruz. Atamızı ziyarete geldik ama içeri almamak için direnen bazı kişiler oldu. Zorla da olsa 3-4 saat bekledik, illaki gireceğiz dedik, girdik yani. Muazzam bir kalabalık, muazzam. Ciddi bir tepkiden dolayı aslında… Hiçbir sene bu kadar kalabalık olmamıştı. Oluyordu da, şimdi bir kat, iki kat daha fazla diyebilirim. Olağanüstü bir kalabalık, olağanüstü bir sevgi. Yani kimse Atatürk’e olan sevgimizi akıllardan silemez. Kalbimizde değil, fiziki olarak da gösteriyoruz.”
“Cumhuriyetimizin 102. yıl dönümü. İnşallah hep bu şekilde payidar kalır. Atatürk Cumhuriyet’i gençlere emanet etti. Biz de bugün Atatürk’e geldik. Her zamankinden daha kalabalıktı, çok mutluyuz.”
“Bolu’dan geldik Atamızı görmeye, çok mutluyuz. Arkadaşlarımla beraberiz. Bu kalabalığı görmek bizi çok mutlu etti açıkçası. Gençlerden böyle umutlu olmalarını görmek bizi çok sevindirdi, çok sevinçliyiz.”

