Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Filistin konulu uluslararası konferansta konuştu: Filistin davası artık dünyaya mal olmuştur

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bugün Filistin davası artık dünyaya mal olmuştur. Bu konferansta Filistin Devleti’ni tanıma cesaretini gösteren ülkelerin kararlı, somut ve caydırıcı adımlarla bu tarihi duruşun arkasını doldurmalarını temenni ediyorum. Artık ateşkesin ilanı, Gazze’ye insani yardımların engelsiz şekilde girişinin sağlanması ve İsrail’in Gazze’den güçlerini çekmesi gerekiyor.” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bugün Filistin davası artık dünyaya mal

(ANKARA) – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bugün Filistin davası artık dünyaya mal olmuştur. Bu konferansta Filistin Devleti’ni tanıma cesaretini gösteren ülkelerin kararlı, somut ve caydırıcı adımlarla bu tarihi duruşun arkasını doldurmalarını temenni ediyorum. Artık ateşkesin ilanı, Gazze’ye insani yardımların engelsiz şekilde girişinin sağlanması ve İsrail’in Gazze’den güçlerini çekmesi gerekiyor.” dedi.

Erdoğan, Fransa ve Suudi Arabistan öncülüğünde düzenlenen Birleşmiş Milletler bünyesinde “Filistin Meselesine Çözüm Bulunması ve İki Devletli Çözümün Hayata Geçirilmesi Konulu Yüksek Düzeyli Uluslararası Konferansı”nda konuştu. Gazze’de yaşananları “büyük bir insani felaket” olarak nitelendiren Erdoğan, Filistin devletini tanıyan ülkeleri tebrik etti ve uluslararası topluma çağrıda bulundu.

Erdoğan, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

“Filistin devletini tanıma kararı alan ülkeleri tebrik ediyorum. Bu adımın ve izleyen dönemdeki girişimlerin iki devletli çözümün hayata geçirilmesini hızlandırmasını diliyorum. Coğrafyamızda yaklaşık 2 yıldır İsrail hükümetinin artan saldırıları sebebiyle büyük bir insani felaket yaşanıyor. 65 bini aşkın insanın hayatına mal olan Gazze’deki katliam tüm şiddetiyle sürüyor. Elini vicdanına koyan hiç kimse yaşananları kabul edemez. Dahası, böyle bir soykırıma sessiz kalınamaz.

Netanyahu hükümetinin amacı Filistin Devleti’nin kurulmasını imkansız hale getirmek; Filistin halkını da mümkün olduğunca göçe zorlamaktır. Bu olumsuz gelişmelerin ortasında, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyelerinin de dahil olduğu bir grup ülkenin Filistin Devleti’ni tanıma kararı alması son derece önemli ve tarihi bir karardır.

Filistin Devlet Başkanı Abbas’ın bugün bizimle birlikte olmasını arzu ederdik. Buna rağmen bugün söz alan tüm katılımcıların aynı zamanda Filistin halkının sesi olmasını çok ama çok kıymetli buluyorum. Şu da bir gerçek ki bugün Filistin davası artık dünyaya mal olmuştur. Bu salondaki katılım bunun en güzel ispatıdır. Avrupa’da, Asya’da, Amerika’da ve Afrika’da; sokakta, sosyal medyada, basında ‘Özgür Filistin’ nidalarına daha önce hiç duymadığımız kadar tanık oluyoruz. Bu çelişki, buradaki dostlarım da dahil kimsenin dikkatinden kaçmamalıdır.

“Bu zulmün karşısında durmak, uluslararası toplumun hukuki bir görevi olduğu kadar vicdani sorumluluğudur”

Holokost zulmüyle kökü kazınmak istenen bir toplumu yöneten Netanyahu hükümeti, aynı toprakları, suyu, havayı ve denizi paylaştığı binlerce yıllık komşularına soykırım uygulamaktadır. Bu zulmün karşısında durmak, uluslararası toplumun hukuki bir görevi olduğu kadar vicdani sorumluluğudur.

Uluslararası toplum, Batı Şeria’daki yayılmacılığı, Doğu Kudüs’teki oldu bittileri ve bölgede istikrarsızlığı yayma girişimlerini durdurmak zorundadır. Aksi takdirde ne bir uluslararası düzenden ne de evrensel değerlerin savunulmasından söz edilebilir. Derinleşen işgal ve ilhak politikalarının hedefi açıktır: İki devletli çözüm vizyonunu öldürmek, Filistin devletinin yaşayabileceği zemin bırakmamak, Filistin halkını sürgün etmek ve bölgede yayılmacı emellerini hayata geçirmek. Buna asla izin verilemez.

Bu konferansta Filistin Devleti’ni tanıma cesaretini gösteren ülkelerin kararlı, somut ve caydırıcı adımlarla bu tarihi duruşun arkasını doldurmalarını temenni ediyorum. Artık ateşkesin ilanı, Gazze’ye insani yardımların engelsiz şekilde girişinin sağlanması ve İsrail’in Gazze’den güçlerini çekmesi gerekiyor.”