Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

CHP’nin TBMM Grubu Çalışma ve Değerlendirme Toplantısı… Özgür Özel: Milletimize söz veriyoruz, o sandığı kimseye kaptırmayacağız

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Partimiz bu ağır saldırılara uğradığında seçimlere bin gün vardı. O günden beri sokaktayız, otobüsün üstündeyiz, meydandayız, millet ile birlikteyiz. Görünen o ki, millet bu iktidar yürüyüşünü kıymetlendirmiştir, büyük bir anlam yüklemiştir. Bunu bir siyasi mücadeleden çok Cumhuriyet’i kuran partinin kendine ihtiyaç duyulduğunda 100 yıl sonra bir kez daha kendini kurtarmasını, bir kez daha Cumhuriyet’in olmazsa olmazı demokrasiyi kurmasını, bu millete ilk getirdiğinde milletin sarılıp bir daha bırakmak istemediği sandığı tehdit altında gören millet, sandığa sahip çıkan CHP’ye sahip çıkmaktadır. Bunu hepimiz görüyoruz, milletimize buradan CHP Grubu olarak söz veriyoruz. O sandığı kimseye kaptırmayacağız. O sandıkla iktidarı değiştireceğiz. Sizin yüzünüzü bir kez daha güldüreceğiz” dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Partimiz bu ağır saldırılara uğradığında

(BOLU) – CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Partimiz bu ağır saldırılara uğradığında seçimlere bin gün vardı. O günden beri sokaktayız, otobüsün üstündeyiz, meydandayız, millet ile birlikteyiz. Görünen o ki, millet bu iktidar yürüyüşünü kıymetlendirmiştir, büyük bir anlam yüklemiştir. Bunu bir siyasi mücadeleden çok Cumhuriyet’i kuran partinin kendine ihtiyaç duyulduğunda 100 yıl sonra bir kez daha kendini kurtarmasını, bir kez daha Cumhuriyet’in olmazsa olmazı demokrasiyi kurmasını, bu millete ilk getirdiğinde milletin sarılıp bir daha bırakmak istemediği sandığı tehdit altında gören millet, sandığa sahip çıkan CHP’ye sahip çıkmaktadır. Bunu hepimiz görüyoruz, milletimize buradan CHP Grubu olarak söz veriyoruz. O sandığı kimseye kaptırmayacağız. O sandıkla iktidarı değiştireceğiz. Sizin yüzünüzü bir kez daha güldüreceğiz” dedi.

CHP’nin TBMM Grubu Çalışma ve Değerlendirme Toplantısı, Abant’ta saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından başladı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, toplantının açış konuşmasını yaptı. Özel, şunları söyledi:

“Bir yandan yeni yasama yılı başlıyor. 21 Temmuz günü bizim grubumuzun ‘Nereye gidiyorsunuz, tatil yapılacak zaman mı? Vatandaşın bu kadar önemli beklentileri, Türkiye’nin bu kadar yakıcı bir gündemi varken Meclis’in tatil yapmasına ne gerek var’ itirazlarımıza rağmen Meclis’i kapatıp birileri tatile gitti. Ama grubumuz o gün de yaptığımız değerlendirme toplantısında konuştuğumuz gibi Grup Başkanvekillerimizin koordinasyonuyla hem kendi memleketlerinizde hem de görev verilen 81 ilimizde yazı vatandaşla yan yana, yüz yüze, onların gözüne bakarak, onların derdini dinleyerek, onlara CHP’nin hem haklı mücadelesini anlatarak hem de bu zorlu süreçten Türkiye’yi nasıl çıkaracağımızı anlatarak çalıştınız. Açık söyleyeyim, Genel Başkanların hep gruptan daha yüksek beklentileri olur, bu doğaldır.

Kapalı toplantı kısmında da değineceğiz. Eksiklerimiz var, fazlalarımız var. Ama Grup Başkanvekilliğinden gelen bir Genel Başkan olarak bu gruptan gelen bir Genel Başkan olarak, bir grubun bir üyesi olarak şöyle bir baktığımda bir yanda insan içine çıkamayan, pazarda dolaşamayan, esnafın halini soramayan ve insanlara ‘Nasılsın’ diyemeyen bir iktidar partisi grubu varken baktığımda birden çok CHP Grubu’nu aynı anda çalışır gibi gördüm. Memleketlerinizde vardınız. Saha planlamasıyla görevlendirildiğiniz yerlerde yüzde 100’e yakın bir katılımla, eksiklerimizi konuşuruz, oradaydınız.

Gazı da milletvekillerimiz yedi, fiili saldırılara da bu grubun milletvekilleri maruz kaldı”

Parti’ye saldırılar yapılıyordu ve baba ocağına 5 bin polis geliyordu, orada 70 yaşında üyelerimiz de vardı, 19 yaşında gencecik üyemiz de vardı. Ama polisin aldığı kanunsuz emir karşısında baba ocağına ilerlerken arada siz vardınız. Gazı da milletvekillerimiz yedi, kanuna aykırı, anayasaya aykırı şekilde birtakım fiili saldırılara da bu grubun milletvekilleri maruz kaldı. Ama oraya bakan da CHP kolay kolay teslim alınamaz, CHP’nin milletvekili zoru gördüğünde kaçan, Meclis’in tadını çıkaran, yazın tatil yapan değil, gazın, copun karşısında da üyesini koruyan, sahada milletin derdini dinleyen, memleketine koşan, belki en az yaptığı şey kendi ailesine, çoluğuna, çocuğuna, annesine, babasına ayırması gereken zamanı bu yaz boyunca ayırmayan bir görüntü içindeydi.

Millet yüzünü CHP’ye döndü”

Son yerel seçimlerde 47 yıl sonra partimiz birinci parti olmuştu. Partimizin seçmen dessteğinin yaz dönemi boyunca artarak devam ettiğini memnuniyetle izledik. Birazdan Sayın Genel Sekreterimizin sunumunda da Türkiye’deki bütün araştırma şirketlerinin ortalamalarını, partimize yapılan özel çalışmaları, başka partiler için yapılmış çalışmaların yansımalarıyla bu sunumları ayrı ayrı göreceğiz. Ama herkes bilsin ki, anketlerde birinci partiyiz, evet. Son seçimin birinci partisiyiz, evet. Ama en önemlisi artık sokakta çok daha güçlüyüz. Meydanda, çarşıda, pazarda, tarlada biz varız ve git gide güçleniyoruz. Millet yüzünü CHP’ye döndü. Çünkü millet yüzünü yanında olana döner. Millet oy alırken yüz dönüp, beş yıl boyunca sırt dönenlere, ‘Ne olursa olsun canım, nasılsa gelecek seçimden önce, bir yerlerden para ayarlarız, enflasyonu salarız, seçimden sonra yine bedelini onlara ödetmek üzere biz bu emekliyi kandırırız, biz bu asgari ücretliyi kandırırız, çiftçiyi kandırırız, gençleri bir şekilde kandırırız’ diyenlere karşı artık millet seçimde yüz dönüp sonra sırt dönenler yerine seçimin ertesi gününden itibaren birinci parti olmalarına rağmen milletin derdiyle dertlenenleri, onları savunanları, yanında olanları görüyor.

“Millet bu iktidar yürüyüşünü kıymetlendirmiştir”

Bin günlük bir kampanyanın içindeyiz. Partimiz bu ağır saldırılara uğradığında seçimlere bin gün vardı. O günden beri sokaktayız, otobüsün üstündeyiz, meydandayız, millet ile birlikteyiz. Görünen o ki, millet bu iktidar yürüyüşünü kıymetlendirmiştir, büyük bir anlam yüklemiştir. Bunu bir siyasi mücadeleden çok Cumhuriyet’i kuran partinin kendine ihtiyaç duyulduğunda 100 yıl sonra bir kez daha kendini kurtarmasını, bir kez daha Cumhuriyet’in olmazsa olmazı demokrasiyi kurmasını, bu millete ilk getirdiğinde milletin sarılıp bir daha bırakmak istemediği sandığı tehdit altında gören millet, sandığa sahip çıkan CHP’ye sahip çıkmaktadır. Bunu hepimiz görüyoruz, milletimize buradan CHP Grubu olarak söz veriyoruz. O sandığı kimseye kaptırmayacağız. O sandıkla iktidarı değiştireceğiz. Sizin yüzünüzü bir kez daha güldüreceğiz.

“Demokrasi treninden kimin indiğini millet 31 Mart’tan beri görüyor”

Partimizin bir gün Meclis’te olmadığında neler olduğunu gördük. Sayın Erdoğan, ‘bunun Meclis’e, milli iradeye bir saygısızlık olduğunu’ söyleyecek kadar paniğe kapıldı. Bunun propagandasını yapmak için gayret sarf etti. O günden sonraki her metninin içine ‘CHP Meclis’e saygısızlık yapmıştır’ diye ifadeler kullanmaya çalıştı. Oysa kaybettiği ilk seçimden sonra bindiği demokrasi treninden kimin indiğini millet 31 Mart’tan beri görüyor. Milletin seçtiği Can Atalay’ı, Hatay’ın seçilmiş milletvekilini anayasanın bağlayıcılığına ve Anayasa Mahkemesi’nin net kararına karşı nasıl uygulayıp atmadığını millet görüyor. CHP’li belediyeler iktidara gelip Türkiye’nin yüzde 65’lik nüfusuna, ekonomisinin neredeyse yüzde 80’ine hizmet ederken yılın sonunda kendi yaptırdığı anketlerde CHP’li belediyeleri yüzde 61, CHP’nin anketlerinde yüzde 59’luk memnuniyet oranını görünce Bakanları dönüp ‘Bunları biraz silkeleyin bakalım’ dediğini, kimin dediğini, o Bakanların dört dönemdir AK Partili, MHP’li belediyelerin biriktirdiği vergi borçlarını, SGK borçlarını faizi ile beraber bir seferde e-haciz uygulamalarıyla nasıl üzerimize geldiklerini, CHP’li belediyeleri maaş ödeyemez hale getirtip, ‘Aman maaşları ödetmeyelim, grevler olsun, çöpler toplanmasın’, neredeyse yağacak yağmurdan rahatsızlık duyup, ‘Aman barajlarda su seviyesi çok düştü, şehirlerde su kesintileri olsun, CHP başarısız olsun’ diyecek kadar kendilerini ne hale soktuklarını millet görüyor, biliyor.

“Dünya siyaset tarihinin en acımasız saldırısını nasıl önceden müjdelediğini millet biliyor”

‘Turbun büyüğü geliyor’ diye dünya siyaset tarihinin en acımasız saldırısını, yargı tacizini, yargı eliyle darbe girişimini nasıl önceden müjdelediğini millet duydu, gördü, biliyor. Sonra o çıkmayan turpları, olmayan ahtapotları, delillendirilemeyen iddiaları ama her gün her gün sabahleyin bir yalan fırtınasına nasıl uyandığımızı, toplam bütçesi 470 milyar olan, 6 yıllık bütçesi, yüzde 70’e yakını personel giderine giden böyle bir bütçeye ‘560 milyar belediyede yolsuzluk yapmışlar’ yalanını, sonra da bir kör kuruşu ispatlayamamalarını millet görüyor. Ekrem İmamoğlu’nun arabaları diye servis ettikleri arabaların bir başka milletvekiline ait çıktığında yüzleri kızarmadan, o günkü yalanı bırakıp ertesi günkü yalana sarılışlarını millet görüyor, biliyor. ‘Ankara’yı parsel parsel sattın’ diye partinin üç kurucusundan bir tanesinin söylediği ve ‘metal yorgunluğu’ şifresiyle ya ‘FETÖ’cüsün, ya hırsızsın, istifa etmelisin. İstifa etmezsen biz gereğini yapacağız’ diye istifa ettirdiği Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin, 96 dört başı mamur yolsuzluk dosyasının savcıların önünde olup böyle kapağını açıp korka korka kapatılırken, kendisinden sonra gelen, milletin gönlüne giren yüzde 60 oyla yeniden seçilen birisine, o parsel parsel satanın, FETÖ’ye ne istediyse verenin, atmaya çalıştığı iftiralarla, sürmeye çalıştığı lekelerle soruşturma açılmasını; bir tarafta ardında dünya siyaset tarihinin en kirli geçmişini bırakmış Melih Gökçek’in bir köşeden tweet atarken, geri sayarken ortaya koyduğu iftiraları da o pişkinliği de bu taraftaki bu şeffaflığı, bu dürüstlüğü ve bu ahlaki üstünlüğü de herkes görüyor.

CHP olması nereden güç alması gerekiyorsa oradan güç almakta”

O yüzden yazın başında bütün köşe yazarları yazarken, dostlar endişelenirken, dost olmayanlar heveslenirken, ‘Hadi bakalım nasıl sürecek bu mitingler? Sıcak olacak 40 derece Kim gelecek oraya? Öğrenciler gidince, memleketlerine herkes gidince İstanbul’da çarşamba akşamı kimi bulacaksın? Gittiğin Anadolu’da yazın ortasında kiminle miting yapacaksın’ diye düşünenlere inat, her gidilen meydanda o şehrin tarihinin rekorları kırılıyorsa, o meydanlar böyle de oluyorsa ahlaki üstünlüğün CHP’de olduğundandır. Psikolojik üstünlüğün bizde olduğundandır. Bunların yarattığı çoğunluk enerjisinin meydanlardaki patlamasıdır. O meydanları dolduranlar da o meydanlardan umutlananlar da hiç korkmasınlar, CHP olması gerektiği gibi nereden güç alması gerekiyorsa oradan güç almakta, kimin arkasında durması gerekiyorsa onun arkasında durmaktadır. Milletimizin yanındayız. Milletin seçtiklerinin sonuna kadar da arkasındayız.”

(Sürecek)