Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

CHP’nin “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitingi… Özgür Özel: “2018’den sonra memleketi şirket yönetir gibi yönetmeye başladı. Şirketinin adını biliyor musunuz? KADAŞ: ‘Kara Düzen Anonim Şirketi”

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “İlk geldiğinde ne diyordu? ‘Ülkeyi şirket yönetir gibi yöneteceğim.’ Yaptı mı? Vallahi yaptı. Sözünü tuttu. 2018’de cumhurbaşkanı oldu. Bir kabine açıkladı: Sağlık Bakanı’nın özel hastaneler zinciri var. Turizm Bakanı’nın oteller ve seyahat acenteleri zinciri var. Diğer taraftan Eğitim Bakanı’nın özel okullar zinciri var. Gerçekten 2018’den sonra memleketi şirket yönetir gibi yönetmeye başladı. Şirketinin adını biliyor musunuz? KADAŞ: ‘Kara Düzen Anonim Şirketi’ AK Parti’nin kara düzeni… KADAŞ Kara Düzen Anonim Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı şahsı tabi kim olacak. Zonguldak’tan net olarak söylüyorum: Tayyip Bey gidiyor bizim belediyelere çöküyor ya… Gidiyor şirketlere çöküyor ya… Nereyi bulursa çöküyor ya… İktidara gelince AK Parti’nin kara düzenine KADAŞ’a çökeceğiz hep beraber milletimizle. Bu kara düzeni hep beraber bitireceğiz” dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "İlk geldiğinde ne diyordu? 'Ülkeyi

Haber: İleyda ÖZMEN – Ersen Berk ÇELİK

(ZONGULDAK) – CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “İlk geldiğinde ne diyordu? ‘Ülkeyi şirket yönetir gibi yöneteceğim.’ Yaptı mı? Vallahi yaptı. Sözünü tuttu. 2018’de cumhurbaşkanı oldu. Bir kabine açıkladı: Sağlık Bakanı’nın özel hastaneler zinciri var. Turizm Bakanı’nın oteller ve seyahat acenteleri zinciri var. Diğer taraftan Eğitim Bakanı’nın özel okullar zinciri var. Gerçekten 2018’den sonra memleketi şirket yönetir gibi yönetmeye başladı. Şirketinin adını biliyor musunuz? KADAŞ: ‘Kara Düzen Anonim Şirketi’ AK Parti’nin kara düzeni… KADAŞ Kara Düzen Anonim Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı şahsı tabi kim olacak. Zonguldak’tan net olarak söylüyorum: Tayyip Bey gidiyor bizim belediyelere çöküyor ya… Gidiyor şirketlere çöküyor ya… Nereyi bulursa çöküyor ya… İktidara gelince AK Parti’nin kara düzenine KADAŞ’a çökeceğiz hep beraber milletimizle. Bu kara düzeni hep beraber bitireceğiz” dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun tutukluluğuna son verilmesi ve erken seçim talebiyle başlattığı “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitinglerinin 72’ncisinde konuştu.

CHP lideri, Madenci Anıtı’ndaki mitinge katılanları, “Buluta yağmur, yağmura toprak ne güzel uymuş. Gündüze güneş, güneşe tarla, tarlaya başak ne güzel uymuş. Başağa buğday, buğdaya insan, insana emek ne güzel uymuş. Emeğe eylem, eyleme yürek, yüreğe sevgi ne güzel uymuş. Karaoğlan’nın memleketi, Karaoğlan’ın Zonguldak’ına, emeğin başkentine merhaba. Hoş geldiniz. Meydanlara sığmayan Zonguldaklılar hoş geldiniz. Hoş geldiniz. Emeği yüreğe, yüreğe sevgiyi uyduran Zonguldak; yer üstündeki yiğitler, yer altındaki kahramanlar… Hepinizi saygıyla selamlıyorum. Güneşi görmek için karanlığı kendine yurt edenlere, yüzü kömür karası, yüreği sütten beyaz madencilere selam olsun. Bugün buraya Zonguldak’a sesimizi duyurmaya, Zonguldak’ın vicdanına sığınmaya, Zonguldak’ın sesini Türkiye’ye duyurmaya; burada bu meydanda, bu kalabalıkla bir miting yapmaya değil, tüm haksızlıklara, tüm adaletsizliklere karşı hep birlikte eylem yapmaya geldik” diyerek selamladı.

“Bugün Zonguldak’ta yerel seçimlerden sonra ilk kez karşınıza çıkıyorum. Neredeyse bir yıldır aklımız, yüreğimiz hep burada” diyen Özel, şunları kaydetti:

“Ama yaşadıklarımızı biliyorsunuz. O gün son görüştüğümüzde bu güzel meydanda sizden söz alıp söz vermiştik. Çünkü 2019’da belediye sayımızı artırırken Zonguldak merkezini maalesef kaybetmiştik. Bu otobüsün üstünden sizlere seslendim, dedim ki: Bu sefer sizi duyduk, siz de bizi duyun. Söz veriyoruz: Zonguldak’ın beklentilerini aşacağız. Ama söz istiyorum demiştim. Burası emeğin başkenti, CHP’ye yakışır.
Siz söz verdiniz, sandığa gittiniz. Belediye başkan adayımızı, bugünkü başkanımızı Tahsin Erdem’i rekor oyla seçtiniz. Sağ olun, var olun. Sadece Tahsin Erdem değil, altı ilçe, altı belde ile Zonguldak’ta yerel seçimlerde büyük bir başarıyı hep birlikte kazandık. Bunun için İl Başkanımız Devrim Dural’ın şahsında tüm Cumhuriyet Halk Partisi örgütüne; milletvekilimiz Eylem Ertuğrul’a, milletvekilimiz ve Genel Başkan Yardımcımız Deniz Yavuzyılmaz’a ve tüm Zonguldak’a yürekten teşekkür ediyorum. Tabii adayı çıkarmak iyi, oy istemek kolay. Seçim kazanmak güzel. Ama bir de bunun sonrası gelip, karşınıza çıkıp hesabını vermesi var. 20 ayda; hiç şüphe yok ki büyük borçlara, Tayyip Bey’in ‘silkeleyin onları’ demesine, geçmişin borçlarını faiziyle istemesine, kaynakları kesmesine, yollanan paralara el koymasına rağmen Zonguldak’ta bir baktım ne var ne yok… Halk Ekmek Fabrikası açılmış. Ayda 75 bin ekmek üretiliyor.

Denize sıfır Emekli Kent Lokantası’nda 4 çeşit yemek 75 TL. Emekli kıraathanesi açılmış, ayda 5 bin 600 emekli yararlanıyor. Anne ve çocuklar birlikte Anne Kafe’ye gidiyorlar. Kentteki öğrencilere söz vermiştik: İki ayrı okuma salonu açıldı, devamı gelecek. Bebek sahibi olan annelere ‘Hoş geldin bebek’ paketi ile hayırlısı olsun, analı babalı büyüsün diye gidiyoruz. Plajlar düzenlendi, halk plajlarıyla ilk kez Zonguldak’ta ücretsiz halkın plaja girmesi için düzenlemeler yapıldı. Kültür merkezinde 640 öğrenci eğitim görüyor. Derse ve okula gidenlere sabah sıcak çorba ikram ediliyor. Ve hemen önümüzdeki 15 gün sonra halk otobüslerini söz vermiştik, devreye giriyor. 300 çocukla başlayan süt dağıtım projesi hayata geçiyor. Yeni yılda Halk Market, Halk Et hizmete girecek. Kreşlerimiz açılacak inşallah. Tahsin Başkan’a Zonguldak’ı emanet etmiştik; yüzümüzü güldürdü, güldürmeye devam edecek. Belediyemiz hizmet ediyor tüm zorluklara rağmen. Altı ilçede, altı beldede gece gündüz çalışıyor arkadaşlar. Her biriyle gurur duyuyorum.

“Zonguldak’ı biraz daha yoksul, biraz daha güvencesiz, daha işsiz hale getiriyorlar”

Ancak bir yandan da Zonguldak’ın boyunu aşmış dertleri, büyük sıkıntıları var. Belediye başkanları uğraşıyor ama ülkeyi yönetenler bir şehre sırtını dönmeye görsünler. Zonguldak eskiden bu ülkede en zengin ilk 10 il arasındaydı. Sosyal gelişmişlik endeksinde şimdi gerilemiş, 28. sıraya kadar. Bugün Zonguldak’ın nüfusu 1960’lı yılların nüfusu. Yani neredeyse 25 yılda memleketi 65 yıl geriye götüren bir anlayış var. Zonguldak’ta Türkiye Taşkömürü Kurumu’nda 55 bin işçinin çalıştığı günlerden bugün 7 bin 500 işçinin çalıştığı günlere geldik. 100 madenciden 86’sı yok artık. Bu emek kentinde 100 madenciden 14 madenciye düştük. Ve maalesef bu ülkeyi yönetenler yatırım, istihdam yapmak, bu kente bir güç vermek yerine yaptıkları her şeyle Zonguldak’ı biraz daha yoksul, biraz daha güvencesiz, daha işsiz hale getiriyorlar.

“Sizden alırken kepçe ile alıp verirken çay kaşığı ile verenlere yazıklar olsun”

Biliyorsunuz Türkiye’de genç işsizliği gerçek ölçümlerle, geniş tabanlı işsizlikle yüzde 35’i buldu. TÜİK bunu kabul etmiyor. İş aramaktan vazgeçeni, evde oturanı, ya da istediği işte değil de gece takside çalışanı, haftada birkaç gün çalışanı saymıyor işsizden. O hesabı Türkiye’de yüzde 16 diye yapıyor. Bakın TÜİK’in bu hesabıyla kendi resmi rakamıyla Zonguldak’ta işsizlik yüzde 25. Türkiye’de 15–16 diyor, Zonguldak’ta 25 diyor. Gerçek anlamda neredeyse Zonguldak’ta her iki gençten bir tanesi ya işsiz ya da hak ettiği gibi devamlı bir işte çalışamıyor. Sadece 5 yılda konut fiyatları yüzde 1100 artmış. İnanamadım, baktım. Konut fiyatları son 5 yılda 11 kat artmış. Kiralık evlerin fiyatı daha da beter; 17 kat artmış Zonguldak’ta. En makul, en olabilecek yerde 25 bin liranın altında bir daire yok başını sokmak için. Bu şehir her yıl Türkiye’ye en çok gelir üreten 10. şehir. Peki devletin alırken ilk 10’da aldığı bu şehre verirken yaptığı yatırım nedir? 81 il içinde 70. sırada. Devlete verirken ilk 10’dasınız, devlet size verirken sondan 10. sıradasınız. Sizden alırken kepçe ile alıp verirken çay kaşığı ile verenlere yazıklar olsun. Yazıklar olsun.

“Karaoğlan, nasıl sahip çıktıysa bu şehre, öyle sahip çıkacağız yine”

Tüm ilçelerin sorunlarına baktım. Sayfalarca… Sırf bunu konuşsak bitmez bu meydanda. Ama bütün televizyonlar canlı verirken sadece Zonguldak konuşamayız. Ama Ereğli OSB’de herkes hazır olduğu halde yaptırmadıkları, yapmadıkları, onaylamadıkları atık tesisini ve balık ölümlerini söylemeden geçemem. Demiryolu bağlantısı hala yok. Zonguldak bu ülkeye kömür verdi, çelik verdi, emek verdi ama hak ettiğini almadı. Buradan CHP’nin Genel Başkanı olarak, gelecek iktidar partisinin genel başkanı olarak söz veriyorum: Karaoğlan, nasıl sahip çıktıysa bu şehre, öyle sahip çıkacağız yine. Öyle sahip çıkacağız.

“Tayyip Bey şurayı bulsa gelir Zonguldak’ta miting yapar”

Şimdi bütün Türkiye Zonguldak mitingini izliyor. Tamam, meydana sığmamışsınız, taşmışsınız. Yukarılar, mahalleler, arka taraf… Her yer miting meydanı. Tayyip Bey şurayı bulsa gelir Zonguldak’ta miting yapar. Bak sizi bulsun, gelir Zonguldak’ta miting yapar. Hani affedersiniz, Tayyip Bey’in yediği kadar yakamıza döküyoruz bugün Zonguldak’ta. Meydana sığdıramadığımız Tayyip Bey’in toplayamadığı kalabalıktır. Ama şunu söyleyeyim: Burası emeğin kenti, madencilerin kenti. Zonguldak mitingine bakar millet; ‘Hak, hukuk, adalet’ sloganını nasıl atıyorlar diye.
Oradan başka, buradan başka olmaz. Şöyle yapmak lazım: En arkadan, en tepeye ve ta arka mahallelere kadar… Hep beraber Zonguldak’ın sesini duysun Türkiye: Hak, hukuk, adalet. Bu şehir emeğin şehri ama emeğinin kıymetini bilen yok memlekette. Öyle bir noktaya geldi ki şehir artık bir emekli şehrine dönüştü. AK Parti geldiğinde en düşük emekli maaşıyla… İnanmayan çıksın hemen şuradaki sarrafa. Tayyip Bey diyor ya ‘gitmiş sarraf sarraf geziyor altın hesabı yapıyor’ diye. ‘Altın hesabını bırak’ diyor. Ben de inadına bırakmıyorum. Altın hesabı şaşar mı? Tayyip Bey geldiğinde en düşük emekli maaşını çeken amcam, teyzem gidiyordu buradaki sarraftan bu maaşla 8 çeyrek altın alıyordu. Şimdi 2 çeyrek altın alamıyor. 16 bin lira emekli maaşı; 11 bin çeyrek altın; 1,5 çeyrek altın alıyor. Yani gelmese, emekliye ilişmese, bıraksa; Rahmetli Ecevit’in son verdiği emekli maaşı gibi emekli maaşı verse bugün en düşük emekli maaşı 75–80 bin lira olacak.

“Ölümle işimiz yok. Allah sıhhat versin, uzun ömür versin; ama bıktık artık, yakamızdan da düşüversin”

Ama bugün 16 bin 400 lira veriyorlar. Asgari ücret zaten genel ücret olmuş. Tayyip Erdoğan geldiğinde 7 çeyrek altın alıyordu asgari ücret. Bugün onu bulsan 77 bin lira ama bugün asgari ücret 22 bin lira. Ayrıca 1 kilo buğday satıp 1 kilo mazot alınan günlerden, 6 kilo buğday satıp 1 kilo mazot alınabilen günlere geldik. 1 kilo pamuk satıp 2,5 kilo mazot alınan günlerden, 2,5 kilo pamuk satıp 1 kilo mazot alınan günlere geldik. Hal böyle olunca bu memleketin beli doğrulur mu? Çiftçinin yaş ortalaması 30’dan 58’e çıkmış. Her 3 genç çiftçiden ikisi ‘asgari ücretle bir iş bulursam ekmem, dikmem; giderim ben bu köyden’ diyor. İşte her şeyde bir beka sorunu icat edenlerin, esas bu memleketin beka sorununu görmeleri lazım. Böyle olunca gıda enflasyonu dünya ortalamasının 7 katına çıkıyor.

Erdoğan, ilk geldiğinde hatırlayın. ‘Bu ülke iyi yönetilmiyor’ diyordu. Rahmetli Ecevit’e diyordu ki: ‘Ölünce mi bırakacaksın bir adam?’ diyordu. ‘Yürüyemiyorsun’ diyordu. Hatta Necmettin Erbakan hocasına dahi ‘Yaş 70, iş bitmiş’ diyordu. Şimdi o, Erbakan’ın yaşına geldi. O, rahmetli Ecevit’in yaşına geldi. Biz onun o günkü yaşlarındayız. Ama onun yaptığı kabalığı, onun yaptığı saygısızlığı ona söylemeyiz. Ölümle işimiz yok. Allah sıhhat versin, uzun ömür versin; ama bıktık artık, yakamızdan da düşüversin.

“2018’den sonra memleketi şirket yönetir gibi yönetmeye başladı”

İlk geldiğinde ne diyordu? ‘Ülkeyi şirket yönetir gibi yöneteceğim.’ Yaptı mı? Vallahi yaptı. Sözünü tuttu. 2018’de cumhurbaşkanı oldu. Bir kabine açıkladı: Sağlık Bakanı’nın özel hastaneler zinciri var. Turizm Bakanı’nın oteller ve seyahat acenteleri zinciri var. Diğer taraftan Eğitim Bakanı’nın özel okullar zinciri var. Gerçekten 2018’den sonra memleketi şirket yönetir gibi yönetmeye başladı. Şirketinin adını biliyor musunuz?KADAŞ: ‘Kara Düzen Anonim Şirketi’ AK Parti’nin kara düzeni… KADAŞ Kara Düzen Anonim Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı şahsı tabi kim olacak.

“Bu sistemin sermayesi garibanın alın teridir”

Sermayesi, verginin yüzde 89’unu topladığı bu meydan. Bu ülkede dolaylı vergi yani zengin fakir ayırmayan vergi yüzde 68. Yani elektrik, su, telefon, gıda, giyim… Hepsinden alınan dolaylı vergi yüzde 68. Fabrikatör de aynı vergiyi veriyor, kapısındaki bekçi de, en düşük maaşı alan işçi de yüzde 68 vergi veriyor. Yüzde 21 gelir vergileri yani maaşınızı çekmeden ödediğiniz vergi. Toplamı yüzd 89. Yüzde 68 dolaylı vergi, yüzde 21 maaşı çekmeden ödediğim vergi… Yüzde 89. O kadar holdinglerin, büyük şirketlerin, ihracatçıların, ithalatçıların, hizmet sektörünün kazancından verdiği vergi yüzde 11. Yüzde 89 vermemesi gerekenlerden; az vermesi gerekenlerden yüzde 11 gerçekten kazanç elde edenlerden. İşte bu kara düzenin sermayesi budur. AK Parti’nin kara düzeninin sermayesi budur. Gelir vergisine yılda 12 maaşın üçünü verenlerdir bu sistemin sermayesi. Eskiden iş bulana sorarsın: ‘Ne kadar maaş?’ ‘Maaş normal ama 12 ayda 4 de ikramiye var; 16 maaş’ derdi. Şimdi öyle şeyler kalmadı. Ama 12 maaşın üçünü artan vergi dilimlerine kurban ediyoruz. Yılda 12 maaşın 3 tanesi devlete gidiyor; cebinize bile girmeden. O yüzden bu sistemin sermayesi garibanın alın teridir. Emeklinin yıllarca döktüğü göz nurudur. Nasırlaşmış ellerindeki alamadığı hakkıdır emeklinin bu kara düzenin sermayesi. Bu kara düzende biri zengin, biri fakir. Biri güvende, biri güvende değil. Bu kara düzende zengin en iyi sağlık hizmetini alır özel hastanede; beş yıldızlı otel gibi… Gariban telefon başında randevu bekler. Gider saatlerce orada bekler.
İlaç almaya gider, onu ödemez. Öbür yandan zenginin çocuğunu devletin bahçesinden servis alır götürür. Öbürü sabahın karanlığında devlet okuluna yürür. Birinin çocuğu en iyi eğitimi alırken, öbürünün çocuğu hayata kapatamayacağı kadar bir farkla arkadan başlar. İşte net olarak söylüyorum, Zonguldak’tan net olarak söylüyorum: Tayyip Bey gidiyor bizim belediyelere çöküyor ya… Gidiyor şirketlere çöküyor ya… Nereyi bulursa çöküyor ya… İktidara gelince AK Parti’nin kara düzenine KADAŞ’a çökeceğiz hep beraber milletimizle. Bu kara düzeni hep beraber bitireceğiz.”

(Sürecek)