(ANKARA)– CHP Genel Başkan Yardımcısı Namık Tan dün Cumhurbaşkanlığında gerçekleştirilen güvenlik toplantısına ilişkin,”İsrail’in İran’a başlattığı saldırının ardından yapılan ilk güvenlik toplantısına Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlık etmedi. Erdoğan’ın ilk toplantıya Marmaris’te bayram tatilinde olduğu için katılamadığı anlaşılıyor. Demek ki, öğleden sonra 14:30’ta yapılan toplantıyı tatilini son gününde birkaç saat olsun kısa kesip Marmaris’ten gelmek için yeterince önemli görmemiş. İran’ın nükleer silâh üretme potansiyelinin bizim açımızdan da bir tehdit teşkil edip etmediği konusunun görüşülmediğinden korkarım emin olabiliriz” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Namık Tan İsrail’in İran’a saldırısı sonrası cumhurbaşkanlığında gerçekleştirilen güvenlik toplantısına ilişkin sosyal medya hesabı üzerinden açıklama yaptı. Tan, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Erdoğan’ın ilk toplantıya Marmaris’te bayram tatilinde olduğu için katılamadığı anlaşılıyor”
“Devlet aklıydı, iç cepheydi derken…. Sonrasında, Erdoğan’ın başkanlığında yapılan toplantıya AKP Sözcüsü Ömer Çelik katıldı ama Cumhurbaşkanının Ulusal Güvenlik Danışmanı Çağatay Kılıç katılmadı – belki davet edilmedi, bilemeyiz. Erdoğan’ın ilk toplantıya Marmaris’te bayram tatilinde olduğu için katılamadığı anlaşılıyor. Demek ki, öğleden sonra 14:30’ta yapılan toplantıyı tatilini son gününde birkaç saat olsun kısa kesip Marmaris’ten gelmek için yeterince önemli görmemiş.Oysa, iktidar koalisyonunun küçük ortağı Bahçeli İsrail’in hedefinin Türkiye olduğu görüşünde. Acaba Erdoğan ortağı Bahçeli’nin tehdit değerlendirmesini dikkate almıyor mu?
“Kabine değişikliğinin İsrail’in İran’a saldırısından daha yüksek stratejik (!) önemde olduğunu mu varsaymalı?”
Nitekim, geçtiğimiz sonbaharda da İsrail’in Suriye üzerinden Türkiye’yi hedef alacağı, YPG’yi Türkiye’ye saldırtacağı öne sürülmüştü. TBMM Genel Kurulu’nda bu konuda kapalı toplantı yapılınca gazete haberleri dışında paylaşılacak veri olmadığı anlaşılmıştı. Halen daha isimsiz “süreci” başlatan etmenin başta İsrail “tehdidi”, Ortadoğu’daki gelişmeler olduğu kanısını koruyan “uzmanlar” var. Bazı kulis haberlerine göre ise Erdoğan Marmaris’te Haziran sonunda açıklayacağı kabine değişikliğini son haline getirmekle meşgulmüş. Bu durumda kabine değişikliğinin İsrail’in İran’a saldırısından daha yüksek stratejik (!) önemde olduğunu mu varsaymalı?
“İran’ın bizim açımızdan da bir tehdit teşkil edip etmediği konusunun görüşülmediğinden korkarım emin olabiliriz”
Bu dört saatlik toplantıda, iç cepheyi tahkim adı altında yargıyı silâhlaştırarak anamuhalefete çullanmak, en güçlü Cumhurbaşkanı adayını faullü biçimde yarış dışı bırakmak gibi hukuksuzlukları tamamen görmezden gelmenin yanısıra, Putin Rusyasından neden tedarik edildiği bugün dahi bilinemeyen ve hiç bir işe yaramayan S-400 hava savunma sistemleri nedeniyle F-35 programı dışına atılmamız, neredeyse çeyrek yüzyıla varacak Erdoğan iktidarında neden Hava Kuvvetleri envanterine tek bir yeni savaş uçağı alınamadığı, ABD’den gelecek F-16 Viper’lerin akıbeti, Eurofighter alımının hangi aşamada olduğu, hava savunma açığımızın nasıl giderileceği, İsrail’in İran’a saldırısının PKK’nın yaz aylarında sonuçlanacağı vaat edilen silâh bırakma sürecini ne yönde etkilediği, belki en önemlisi İran’ın nükleer silâh üretme potansiyelinin bizim açımızdan da bir tehdit teşkil edip etmediği gibi konuların da görüşülmediğinden korkarım emin olabiliriz.”