Haber: Zuhal ÇİLOĞLAN- Kamera: Hakan KAYA
(İSTANBUL) BirGün gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Aydın, internet sitesi Yayın Koordinatörü Uğur Koç, internet sitesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Yaşar Gökdemir, Sabah Gazetesi Temsilcisi’nin İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’i ziyaretini haberleştirdikleri için yargılandıkları davada “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme” suçundan beraat ederken, “Kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret” suçundan ceza aldılar. Karar sonrası açıklama yapan avukat Tolgay Güvercin ise, “Mahkeme, Basın Kanunu’na rağmen bir karar verdi. Var olan bir kanunu yok saydı. İtiraz edeceğiz. Umarım üst mahkeme, Basın Kanunu’nun 11. maddesinden haberdardır.” dedi.
Sabah gazetesi temsilcisinin İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’i ziyaretini ve ziyaret sonrasında yapılan sosyal medya paylaşımını haber yaptıkları için BirGün Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Aydın, birgun.net Yayın Koordinatörü Uğur Koç ve birgun.net Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Yaşar Gökdemir hakkında “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” ve “kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret” iddiasıyla yargılandıkları davanın üçüncü duruşması İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Savcı bu duruşmada da esas hakkındaki mütalaasını tekrar etti. Sanıklar ve avukatları ise mütlaaya karşı savunmalarını yaptı.
Ardından mahkeme heyeti, tüm sanıkların “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme” suçundan beraatlerine karar verdi. “Kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret” suçlamasından ise Aydın’a 11 ay 20 gün hapis cezası verildi. Gökdemir’e 35 bin TL adli para cezası veren ve hükmün açıklanması geri bırakan mahkeme heyeti, Koç’a ise 35 bin TL adli para cezası verilmesine hükmetti.
“Bu davalardaki atmosferi herkesin görebilmesi için yargılamaların canlı yayınlanmasının çok yerinde olacağına inanıyorum”
Kararın ardından Çağlayan’da İstanbul Adliyesi önünde açıklama yapan BirGün Gazetesi yöneticilerinden ilk olarak Uğur Koç konuştu. Koç, şunları söyledi:
“Geçen yıl, 8 Şubat gecesi gözaltına alınmıştık. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’i ‘hedef göstermek’ ve ‘hakaret’ iddialarıyla yürütülen bir soruşturma kapsamında yargılandık. Bugün, bu yargılamanın sonucunda hem adli para cezası hem de hapis cezası ile cezalandırıldık.
CHP ve Genel Başkanı Özgür Özel bir süredir yargılamaların televizyondan yayınlanması gerektiğini dile getiriyor. Gerçekten de bu davalardaki atmosferi herkesin görebilmesi için yargılamaların canlı yayınlanmasının çok yerinde olacağına inanıyorum. Çünkü bu dava boyunca yaşananlar, adaletin nasıl işlediğini tüm açıklığıyla ortaya koyuyor.
Daha önceki ifadelerimizde ve mahkeme karşısında, haberi yapan kişinin ben olduğumu açıkça söyledim. Buna rağmen savcılık, mütalaasında buna dahi yer verme gereği duymadı. Ceza talep ederken somut gerekçelere dayanmayan bir iddia makamı ile karşı karşıya kaldık. Mahkeme heyeti de defalarca dile getirdiğimiz savunmalarımızı görmezden gelerek bizi cezalandırdı.
“Niyetimiz gazetecilik yapmaktan başka bir şey değildi”
Biz orada da söyledik, burada da tekrar ediyoruz: Habercilik dışında hiçbir faaliyetimiz yok. Niyetimiz gazetecilik yapmaktan başka bir şey değildi. Ama ne yazık ki bunları söylerken bile utanıyoruz. Çünkü bugün hâlâ cezaevinde olan meslektaşlarımız var. Arkadaşımız Furkan Karabay içeride. Sendikacılar, öğrenciler, gazeteciler… Birçok kişi farklı gerekçelerle hâlâ tutuklu.
Bugün verilen bu karar, Türkiye’nin üzerine bir yıldır çöktürülmeye çalışılan karanlığın yeni bir örneğidir. Ama biz bugüne kadar haber yapmaktan, sözümüzü söylemekten çekinmedik. Bugünden sonra da çekinmeyeceğiz.”
“Bu dava ağır ceza mahkemesinde görüldü, bu başlı başına bir skandaldır”
İbrahim Aydın ise şunları ifade etti:
“Bu bir hukuk skandalıdır… Sadece bu haber nedeniyle ‘hakaret’ ve ‘hedef göstermek’ suçlamasıyla yargılandık. Üstelik bu dava ağır ceza mahkemesinde görüldü. Bu başlı başına bir skandaldır. Savunmamızda da söyledik: Türkiye’de yargı eliyle muhalefet dizayn edilmeye çalışılıyor. Biz gazeteciler de bu dizaynın basın ayağı olarak cezalandırılmak isteniyoruz. Bunu kabul etmiyoruz.
21 yıldır BirGün gazetesi olarak emeği sömürülen, yok sayılan insanların çıkarlarını savunduk. Türkiye’nin gerçeklerini yazdık. Bugün cezalandırılmak istenen, işte tam da bu haberciliktir.
Mahkemenin bu kararını reddediyoruz. Elbette temyize gideceğiz. Ama şunu herkes bilsin ki, biz gazeteciler olarak, BirGün olarak, gerçekleri söylemekten vazgeçmeyeceğiz. Bizim şiarımız nettir: Gerçek devrimcidir. Ve biz bu ülkenin gerçeklerini yazmaya, devrimcilik yapmaya devam edeceğiz.”
“Onlarca benzer haber örneği varken sadece bizim yargılanmamız, ifade özgürlüğü açısından utanç verici bir emsal teşkil ediyor”
Yaşar Gökdemir, konuşmasında şunları kaydetti:
“Bilindiği üzere, bu davaya konu olan haber aslında Sabah Gazetesi’nin bir haberiydi. Biz yalnızca o haberi alıntıladık. Buna rağmen cezalandırıldık. İbrahim Abi hapis cezası aldı, biz para cezasına çarptırıldık. Gerekçe olarak da CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel’in bir ifadesi gösterildi.
Onlarca benzer haber örneği varken sadece bizim yargılanmamız, ifade özgürlüğü açısından utanç verici bir emsal teşkil ediyor. İtirazlarımızı yapacağız. Gazetecilik yapmaya devam edeceğiz.”
“Mahkeme, var olan bir kanunu yok saydı”
Avukat Tolgay Güvercin ise, “Mahkeme, Basın Kanunu’na rağmen bir karar verdi. Var olan bir kanunu yok saydı. İtiraz edeceğiz. Umarım üst mahkeme, Basın Kanunu’nun 11. maddesinden haberdardır.” şeklinde konuştu.