(TBMM) – CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır’ın, CHP’nin 39. Olağan Bursa İl Kongresi’ndeki konuşmasında kullandığı ifadeler TBMM Genel Kurulu’nda gerginliğe neden oldu. Başarır, “Ben söylediklerimi ayrıntılarıyla belirttim ama diyelim ki yanlış bir dil kullandım bunu anlatırken ‘alçak’ diye bir ithamda bulunmak nasıl bir şey? Ben ‘çukur’ dememişim, ‘sürtük’ dememişim, ‘tezek’ dememişim, ‘namussuzlar’ dememişim. Biz bunları duyduk ama. Bu hakaretler bize yapıldı” dedi.
Başarır’ın Bursa İl Kongresi’ndeki konuşmasında kullandığı, “Tutuklansak da yargılansak da gaz yesek de cop yesek de tehdit edilsek de çatlasa da patlasa da, beyefendi çıldırsa da, beyefendi kudursa da ilk seçimlerde Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Silivri’de” sözleri TBMM Genel Kurulu’nda da gerginliğe neden oldu.
AK Parti Siirt Milletvekili Mervan Gül’ün, “Ali Mahir Başarır’ın Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik alçakça Silivri tehdidi ve iğrenç hakaretleri siyasi ahlaksızlığın ve çirkefliğin zirvesidir. Bu haksız sözler ne demokrasiye ne de milletin değerine sığar. Sadece CHP’nin kin kusan zihniyetini ifşa eder” sözleri tansiyonu yükseltti.
Ali Mahir Başarır ise söz alarak şunları söyledi:
“Dünden beri Bursa İl Başkanlığı’nda yaptığım konuşmayla ilgili bir algı oluşturulmaya çalışıldı. 18 dakikalık bir konuşma. Ben söylediklerimi ayrıntılarıyla belirttim ama diyelim ki yanlış bir dil kullandım bunu anlatırken ‘alçak’ diye bir ithamda bulunmak nasıl bir şey? Medya İletişim Başkanınız konuşmayı alıp üstüne ‘hoşt’ yazıyor. Bu doğru bir dil mi? Dava açıldı, gece jet hızıyla soruşturma başlatıldı, manevi tazminat davası açıldı. Ne yapılacaksa yapılsın ama burada ‘alçak’ kelimesini kullanmak maalesef Meclis’in seviyesini dip noktalara getiriyor.
Dediğim net. Benim ‘Silivri’deki Cumhurbaşkanımız’ dediğim kişi Ekrem İmamoğlu. Siz bunu anlayamıyor musunuz? Ben ‘çukur’ dememişim, ‘sürtük’ dememişim, ‘tezek’ dememişim, ‘namussuzlar’ dememişim. Biz bunları duyduk ama. Bu hakaretler bize yapıldı. Bu gruba ‘tezek’ denildi, kadınlara ‘sürtük’ denildi ama ‘alçak’ kelimesini iade bile etmek istemiyorum çünkü bu Meclis’e yakışmıyor.”