Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Ali Mahir Başarır: “Bizi tutukluyorsun, ‘yargılanmak’ kelimesinden korkuyorsun; bu nasıl bir ruh durumudur”

CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, “Türkiye Cumhuriyeti yargısının bir bölümünü partinizin arka bahçesi haline getirmişsiniz. Bundan utanmayan, sıkılmayan bir iktidar var ve söylediklerimizden dolayı alınıyorlar. Bu ülkede bağımsız bir yargı gelecek, bu kumpasları yapanları yargılayacak. Bundan niye rahatsız oluyorsunuz? ‘Yargılanacaklar’ kelimesinden bile rahatsız olanlar, dışarıda muhalif siyasetçi, gazeteci bırakmadı. Bizi tutukluyorsun, sen ‘yargılanmak’ kelimesinden korkuyorsun. Bu nasıl bir ruh durumudur” dedi.

CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, "Türkiye Cumhuriyeti yargısının bir

(TBMM) – CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, “Türkiye Cumhuriyeti yargısının bir bölümünü partinizin arka bahçesi haline getirmişsiniz. Bundan utanmayan, sıkılmayan bir iktidar var ve söylediklerimizden dolayı alınıyorlar. Bu ülkede bağımsız bir yargı gelecek, bu kumpasları yapanları yargılayacak. Bundan niye rahatsız oluyorsunuz? ‘Yargılanacaklar’ kelimesinden bile rahatsız olanlar, dışarıda muhalif siyasetçi, gazeteci bırakmadı. Bizi tutukluyorsun, sen ‘yargılanmak’ kelimesinden korkuyorsun. Bu nasıl bir ruh durumudur” dedi.

CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, geçtiğimiz gün kamuoyuyla paylaşılan “Aziz İhsan Aktaş iddianamesi”ne ilişkin yaptığı eleştirilerin ardından başlayan tartışmalara dair açıklamalarda bulundu.

İddianame kapsamında Kütahya ve Isparta belediyelerine ilişkin soruşturma izni alınmasında geç kalındığını belirten Başarır, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülecek vakıflara ilişkin düzenlemeleri içeren kanun teklifine de tepki gösterdi.

Başarır’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

“Tam tahmin ettiğimiz gibi mesnetsiz, somut delillere dayanmayan, dedikodu yazar gibi bir iddianame ile karşı karşıyayız. İddianame ve yargılama eleştirileriyle ilgili AKP Sözcüsü Ömer Çelik alınmış. Konuyu bambaşka yere getirmiş. Hukuksuz olarak insanları yargılayıp mağdur edenler, gün geldiğinde yargılanacaklar. Bunu alıp Yassıada Mahkemelerine götürmüş ve bir Yassıada çetesi ortaya çıkarmış. 15 Temmuz’da benim Genel Başkanım bombaların altında konuşma yapıp darbeye karşı direnirken, Binali Yıldırım ve kendisi neredeydi? 80 darbesinde CHP’nin iki genel başkanı gözaltına alındı. Herhalde o zaman Ömer Çelik çelik çomak oynuyordu ama ne derseniz deyin ortada bir Yassıada çetesi yok ama bir Silivri çetesi var. İnsanları mağdur eden, sahte delillerle, gizli tanıklarla, baskıyla ifadesi değiştirilmiş insanlarla hazırlanan iddianamede görüyoruz ki suçsuz, günahsız insanlar cezaevinde.

“Sayın Zeydan Karalar, İstanbul’da yargılanırken Kütahya dosyası neden Kütahya’da görülmektedir”

3 aydır Kütahya, Isparta dedik, Akın Gürlek’in aklına Kütahya’yı sormak geldi. Kütahya Belediyesi’yle en büyük işi yapan, ilk ihbarlarda İstanbul’a soruşturma açılan, sonra yetkisizlik kararıyla Kütahya’ya yollanan dosyayı sorgulamak bugün mü aklınıza geldi? Kütahya Belediyesi’yle ilgili bölüm, CHP dönemi değil, MHP dönemidir. Kütahya Belediye Başkanı dönemin Alim Işık’tır. İki dönem MHP milletvekilliği yapmış, sonra belediye başkanlığı yapmış kişidir. Bugünkü rayiçle 36 milyon dolarlık ihale almıştır Aziz İhsan Aktaş. Aziz İhsan Aktaş, orada da mı etkin pişmanlıktan yararlandı? Bugüne kadar Kütahya dosyasını kim sakladı? Sayın Zeydan Karalar, İstanbul’da yargılanırken Kütahya dosyası neden Kütahya’da görülmektedir? 3 aydır televizyonlarda, medyada, Meclis’te Kütahya’yı, Isparta’yı sorgularken kalem oynatmayan yargı, bugün mü gündeme aldı? Kütahya açısından görevini ihmal eden bir başsavcı vardır. 3 tane büyük ihale, toplam 36 milyon dolar ve kapı gibi bilirkişi raporu var. İhaleye fesat, rüşvet, zimmet, irtikap o raporda tespit edilmiş. Buna rağmen eski Kütahya Belediye Başkanı nerede? Bizim belediye başkanlarımız Silivri’de.

“‘Yargılanacaklar’ kelimesinden bile rahatsız olanlar, dışarıda muhalif siyasetçi, gazeteci bırakmadı”

Perşembe günü komisyon, HSK’ya bir üye seçecek. Başvurulara bakıyorum, sanki AK Parti’nin belediye ya da milletvekili seçimlerinde aday adayı başvuru formları doldurulmuş gibi. Saliha Sasa, Has Parti milletvekili adayı; Timur Boran, AKP Kahramanmaraş milletvekili aday adayı; Mehmet Burak, AK Parti Gençlik Kolları üyesi; Abdurrahman Aykut, AKP İzmir Karabağlar Belediye Başkan aday adayı, Havvanur Yurtsever, AKP Zeytinburnu İlçe Başkanlığı Yürütme Kurulu Üyesi; Alper Kağan, AKP İzmir milletvekili aday adayı… AK Parti’de siyaset yapan insanlar, HSK’ya başvurmuşlar. Bunların içinden bir tanesini seçeceğiz. Bu yargıyla ilgili ne diyebilirsin Ömer Çelik? Türkiye Cumhuriyeti yargısının bir bölümünü partinizin arka bahçesi haline getirmişsiniz. Bundan utanmayan, sıkılmayan bir iktidar var ve söylediklerimizden dolayı alınıyorlar. Peşpeşe soruşturmalar, algılar, tazminat davaları… Bu ülkede bağımsız bir yargı gelecek, bu kumpasları yapanları yargılayacak. Bundan niye rahatsız oluyorsunuz? ‘Yargılanacaklar’ kelimesinden bile rahatsız olanlar, dışarıda muhalif siyasetçi, gazeteci bırakmadı. Bizi tutukluyorsun, sen ‘yargılanmak’ kelimesinden korkuyorsun. Bu nasıl bir ruh durumudur?

“İktidar, cumhuriyetin tüm kazanımlarının tasfiye memuru gibi davranmakta”

Koskoca TBMM, belediyeleri çalıştırmamak için yasa getiriyor. Koskoca TBMM, 2-3 şirketin geleceği için yasa getiriyor. Burası, 3-5 şirketin yasalarının görüldüğü bir yer değil. AK Parti Grup Başkanvekilleri ve milletvekilleri de bu şirketlerin temsilcisi değil, 86 milyonun milletvekilleri. Vakıflar Kanunu’yla ilgili Anayasa’yı ayaklar altına alan 11. madde var, utanç verici. Bu maddede KİT’ler ve üniversiteler ile belediye iştirakları ve şirket yönetimlerindeki vakıfların yönetimine el koyuyorlar. Yıllardır İstanbul’da halkın hizmetinde olan kültür ve sanat faaliyetleri yürüten vakıflara ait belediyenin yönettiği yerlere el koymak istiyorlar. Yani bunları halktan alıp şirketlere vermek istiyorlar. Müze Gazhane, Artİstanbul Feshane, Beşiktaş ve Kadıköy İskele Kütüphaneleri ve iskelesi, Moda İskelesi… İstanbul’la özdeşleşmiş, yıllardır AK Parti döneminde de CHP döneminde de halka sunulan yerler. Neden rahatsız oluyorsunuz? Belediyelerle uğraşmaktan başka bir derdiniz yok mu? Koskoca TBMM, belediyenin halka açtığı vakıflar tarafından verilen yerleri almakla uğraşacak. Bundan sonra orada vatandaş eğlenip bir yandan da akşamları ücretsiz bu hizmetlerden yararlanırken AKP’li beyler, bunu birkaç şirkete verecekler, paraları peşin alacaklar.

Tek sebep, belediyelerin CHP’de olması. 25 yıllık sigorta borcunu görmezsin, biz kazandıktan sonra icraya verirsin. 50 yıldır Feshane’yi belediyeler yönetir, şimdi el koymaya çalışırsın. Efes’teki otoparkın yıllarca belediye gelirleriyle halka hizmet eder, kazandıktan sonra oraya el koyarsın. Çanakkale’de 50 yıllık barajdan belediyeden para almak akıllarına geldi. Ülke bu kadar ayrıştı ve buna Meclis’i alet ediyorlar. Bu yasayla diyelim ki 20’nci yıl, 49 yıl daha ihalesiz uzatma yetkisini alıyorlar. Aynı şeyi limanlarda yaptılar, bu Meclis’te büyük tepkiler koyduk, iptal edildi. Bir anlamda bu iktidar, Cumhuriyetin tüm kazanımlarının tasfiye memuru gibi davranmaktadır.”

“250 bin liralık tazminat davası, gece 02.00’de soruşturma…”

Açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını cevaplayan Başarır, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hakkında 250 bin liralık tazminat davası açmasına ilişkin gelen soruya şu yanıtı verdi:

“Hem bize hakaret edeceksin, hem bize küfredeceksin, hem bize iftira attıracaksın… Bizi koruyan hiçbir şey yok. Hakkında 3 cümle söyleyeceğim senin, 250 bin liralık tazminat davası, gece 02.00’de soruşturma… Savcı Bey uyuyamamış, soruşturma açmazsa uyuyamayacak adam. Sabahı niye beklemiyorsun, 09.00’da açsan Ali Mahir Başarır daha mı az ceza alacak? Bunların hangisine soruşturma açılıyor? Ne demişim ben Recep Tayyip Erdoğan’a? Sürtük mü, alçak mı, şerefsizler mi demişim? Senin suç işleme özgürlüğün var Cumhurbaşkanı, hakaret etme özgürlüğün var. Biz, eleştiri sınırını aştığımız zaman oradan soruşturma, buradan tehdit… Bu partinin Medya İletişimden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Faruk Acar, benim videomu paylaşıp ‘Hoşt’ yazıyor. Peki ona soruşturma yok mu? Gökçek ailesini yargılamayan bir iktidar, kimseyi yolsuzluktan yargılayamayaz ama aile boyu Twitter’da, televizyonda herkese hakaret ediyorlar.”