(ANKARA) – Ankara Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Aslı Koçak Arıhan, şiddete uğrayan evli kadınların başvurduğu tedbir kararlarından, evli olmayan, flört şiddetine uğrayan, tanımadığı kişilerin şiddetine maruz kalan kadınların da rahatlıkla yararlanabileceğini belirterek, “6284 sayılı yasa ile ilgili tedbir talepleri asla sınırlı sayılı değildir. Bu kapsamda kadının durumuna, mağdurun durumuna uygun sınırsız tedbir kararı alınabilir. Flört şiddetine maruz kalan, tanımadığı kişilerin şiddetine maruz kalan kadınlarla ilgili de rahatlıkla tedbir kararları alınabiliyor” dedi.
Ankara Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Aslı Koçak Arıhan, kadınların son günlerde sosyal medyada, yaşadıkları veya tanık oldukları ”taciz ve istismar” ifşası paylaşımlarıyla gündeme gelen mağdur kadınların hukuki süreçlerine ilişkin ANKA Haber Ajansına konuştu.
Mağduriyete uğrayan kadınların hukuki süreci başlatmak için hemen harekete geçmelerinin önemine işaret eden Avukat Arıhan, “hemen mutlaka bir karakola, jandarmaya veya savcılığa gitmek zorunda. Çünkü gidilmediği sürece deliller kaybolmaya başlar. Yapılacak şey şudur; yıkanmadan 24 saat içinde mutlaka adli mekanizmaya başvurmalı. Çok basit diye düşündüğümüz ısrarlı takip vesaire suçları için 6284 sayılı kanun kapsamında koruma tedbirleri alarak kendilerini bir nevi koruma çemberi altına alacakları durumlarda mutlaka sistemden girmeleri adli mekanizmalardan destek almaları gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Kadına yönelik şiddetin oldukça hassas bir konu olduğunu, cinsel taciz veya cinsel istismar yaşayan kadınların neden zamanında başvuru yapmadığının eleştirildiğini belirten Arıhan, şunları söyledi:
“Bu çok söylenen bir şey, ‘2 yıl önceki olayı neden şu an söylüyor? 3 yıl önce olmuştu ya da 3 ay önce olmuştu, neden şimdi’ diye. Bu bir hazırlık sürecidir. Kadın önce bunu inkar eder. Yani başına geldiği bir olayı, özellikle cinsel şiddetle ilgili yaşadığı olayları konumlandıramaz, anlamlandıramaz. Basit düzeyde olanlarla ilgili bir de bildiğimiz gibi erkek savunuculuğu vardır. Bu bağlamda ne düşünür? Acaba ben mi yanlış anladım? Yakın arkadaş veya yakın çevre ise bunu sorgular. İleri derecede bazen erkek arkadaşı, eşi ile ilgili zaten bunlarla ilgili ciddi bir şekilde anlamlandırma süreci yaşar. Akabinde yaşadığının bir cinsel şiddet olduğu olaylarda da bu kez yine aynı sıkıntılarla inkar mekanizmasına girer ama baş edemeyecek ve kendini bu konuyla ilgili gerçekten daha sıkıntıya sokacak bir süreç yaşar.”
Cinsel istismar yaşanması durumunda mağdur nasıl bir yol izlemeli?
Cinsel şiddet yaşayan kadınların başvurularını olayın hemen ardından yapmaları gerektiğini vurgulayan Aslı Koçak Arıhan, “Mağdur, süreçle ilgili kendi haklılığını anlatma, sürecin lehine gelişebilmesi için öncelikle hemen mutlaka bir karakola, jandarmaya veya savcılığa gitmek zorunda. Çünkü gidilmediği sürece deliller kaybolmaya başlar. Yapılacak şey şudur; yıkanmadan 24 saat içinde mutlaka adli mekanizmaya başvurmalı” diye konuştu.
Avukat Arıhan, adli süreçte kadınların yaşadıkları mağduriyeti tekrar tekrar anlatması gerektiğini, kadınların bundan çekindiğini dile getirerek, “O andan itibaren de ‘kadının beyanı esastır’ ile soruşturma başlar. Ama soruşturma sürecinde mutlaka DNA örneği veya olay yeri herhangi bir şekilde dışarıdaysa video örnekleri, kayıtlar, belli bir yerin içindeyse çünkü hepimiz biliyoruz bu suçlar zaten kapalı alanlarda oluyor ileri seviyedekiler özellikle. Oraya giriş çıkışlar yani kendi anlattığı olay örgüsünü kanıtlayacak delillere ihtiyacı vardır. Hiçbir tacizci, hiçbir istismarcı zaten suçunu kabul etmeyecektir” ifadelerini kullandı.
“Taciz” ve “istismar” arasında ki fark
Ankara Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Aslı Koçak Arıhan, bir dokunma veya daha basit düzeydeki fiilerin “taciz”, organ sokma ya da sair bir şeyle ilgili vücut dokonulmazlığının ihlalinin ise istismar olarak kabul edildiğini anlattı. Arıhan, şu bilgileri verdi:
“Daha basit kabul edilenler şikayete bağlıdır. Diğer suçlar şikayete bağlı değildir. 18 yaş altı farklıdır. 15 yaş altı farklı olarak değerlendirilir. Ağır bir suçtur. Yani zaten çok ağır bir suç olduğu için de soruşturma ve soruşturma evrelerinde delil aranmayla ilgili sürece geçilir. Bir kadın gittiğinde, bunu söylediğinde soruşturma başlar. Ama işte cezalandırma boyutuna gelindiğinde elbette işte o zaman deliller kısmı işin içine girecektir. Verilecek ceza çok yüksek bir cezadır. Hakim takdiren beyanlara inanarak ceza da verebilir.”
Mağdur kadınların beyanlarının, karakol dışında, daha sakin, kendini daha güvende hissedeceği bir ortamda alınmasının önemine işaret eden Arıhan, “Aynı Çocuk İzlem Merkezi’nde olduğu gibi videoyla alınan ifadenin de karakolda, gerek daha sonra mahkeme süreçlerinde kullanılması sağlanabilir. Ancak yine de gerçekten zor bir suç türü, bu suçun mağdurlarının psikolojik destek alarak yürütülmesi gereken bir süreç” dedi.
“Basit cinsel taciz suçu için de koruma tedbirleri alınabilir”
Avukat Arıhan, cinsel suçların sadece tecavüz ile sınırlı tutulmadığını, bazen çok basit diye düşünülen ısrarlı takip, sözlü taciz gibi suçlarda da 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında koruma tedbirleri alındığını bildirdi.
Arıhan, bu suçlara maruz kalan kadınların da adli mekanizmalardan destek almaları gerektiğine işaret ederek, “Kadınlar bazen sisteme güvenmiyor. Bazen dediğimiz sebeplerden dolayı haklı olarak ama sisteme girmeyen, faile karşı bu sınırı koymayan kadınların süreç içinde bunlara tekrar tekrar maruz kalma ihtimalleri çok yüksek ne yazık ki” uyarısını yaptı.
Sosyal medya üzerinden gerçekleşen “cinsel taciz suçu” ve erken şikayetin önemi
Kadınların sosyal medya üzerinden uğradıkları şiddet vakalarında da şikayet üzerine suçluların tespitinin yapılabildiğini anlatan Arıhan, “Bazen tacizde gerçek isimleri kullanmıyorlar ya da ‘ben değilim’ diyorlar. Zaten ilk yaptıkları o oluyor. Hatta ‘bilgisayarım hacklenmiş, telefonum hacklenmiş’ diyenler de oluyor. Ama IP numaralarına kadar kişinin birçok şeyiyle ilgili tespitler yapılıyor” diye konuştu.
Avukat Aslı Koçak Arıhan, her olayın kendine özgü olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Hiç kimsenin yanına da hiçbir yaptığı kalmamalı. Bu süreci kimse yaşadıktan sonra inkar da etse olmadığını da düşünse bu kadın için ömür boyunca taşıyacağı bir travma oluyor. Bununla ilgili de arkadaşlarıyla güçlenebilir, kadın STK’larla, barolarla gerçekten kadın dayanışması güçlendirir. Özellikle olumsuz anlatan olabilir ama bununla ilgili yapacağımız başka bir çare yok. Avukatlar var, destek göreceği kişiler var.”
“Mutlaka barolardan, bir avukattan, STK’lardan destek alın”
6284 sayılı Kanun ile ilgili tedbir taleplerinin sınırlı olmadığını, mağdurun durumuna uygun sınırsız tedbir kararı alınabileceğini ifade eden Avukat Arıhan, şunları kaydetti:
“Bazen, ‘Aynı çatı altında değilim, şehir dışında, sadece telefonla rahatsız ediyor’ gibi düşünülebilir. Çünkü kamuoyunda, ‘uzaklaştırma yasası’ olarak bilinen bir yasa. Hayır, telefonla rahatsız etmede de tedbir istenebilir. Evli kişilerle ilgili zaten tedbir kararlarını hepimiz biliyoruz. Ama asıl evli olmayan, flört şiddetine maruz kalan, tanımadığı kişilerin şiddetine maruz kalan kadınlarla ilgili de rahatlıkla tedbir kararları alınabiliyor ve bunlar sınırlı sayılı değil. Kendi durumunuzu anlattığınızda da mutlaka barolardan, bir avukattan, STK’lardan destek alın.
Ankara Barosu’nun Gelincik Merkezi var. 444 43 06 numaralı telefonda her zaman bir avukat var ve sadece kadına yönelik şiddetle çalışıyor. 6284 ile ilgili gelen taleplerde herhangi bir belge vesaire de istenmeden kadına avukat tayini yapılıyor. Diğer taleplerle ilgili boşanma, nafaka ile ilgili de ücretsiz avukat tayini yapılıyor.”