(TBMM) – CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, AK Parti Yozgat Milletvekili Süleyman Şahan’ın CHP’ye yönelik eleştirilerine tepki gösterdi. Günaydın, “Gelmiş buraya Recep Tayyip Erdoğan’ın güzellemesi yapıyor. Siyasi geleceğin Erdoğan’a bağlı olabilir ama millet seni takip ediyor. Ayıptır. Bütçe üzerinde bir laf söyle” ifadelerini kullandı.
TBMM Başkanvekili Celal Adan’ın başkanlığında toplanan TBMM Genel Kurulu’nda 2024 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi görüşülüyor. Grubu bulunan siyasi partilerin temsilcileri maddeler üzerindeki görüş ve önerilerini dile getiriyor.
Teklifin üçüncü maddesi üzerine DEM Parti Grubu adına söz alan Şırnak Milletvekili Nevroz Uysal Arslan, devletin vergisini aldığı herkese eşit ve adil davranmak zorunda olduğunu belirterek, 2024 yılında yurttaşlardan toplanan vergilerin ilk bölümünün dolaylı vergilerden oluştuğunu söyledi. Arslan, bu vergilerin en yoksuldan ve en az gelir elde edenden alındığını ifade etti.
Bütçeye giren vergilerin emekçilerin, Kürtlerin, Alevilerin, Romanların ve göçmen işçilerin alın teriyle ödendiğini dile getiren Arslan, “Söz konusu haklar olduğunda ise tablo değişmedi. Kürtler için anadilde eğitim, kamusal hizmetlere erişim. Aleviler için hâlâ inanç tanınmıyor. Cemevleri ibadethane sayılmıyor. Ötekileştirilen tüm kesimler için eşit yurttaşlık sadece kağıt üzerinde kalıyor” dedi.
“Vergi var, kimlik var, inanç var ama tanıma yok” diyen Arslan, “Vergi alınmıyorken her bir yurttaş hak talep edildiğinde, tıpkı bu Meclis tutanaklarına geçildiği gibi, bilinmeyen dil, bilinmeyen, tanınmayan inanç, inkâr edilen kimlik muamelesi gösteriliyor. Soruyorum. Kimliği, dili, inancı tanınmayan ama vergiyi eksik almayan bu düzen nasıl toplumsal refah, nasıl bir barış üretebilir” ifadesini kullandı.
CHP’li Akbulut: “Bu yıl öyle bir bütçe getirdiler ki karşımıza, yüzde 97,5’i vatandaşın ödeyeceği vergilerden ve cezalardan oluşuyor”
CHP grubu adına söz alan Burdur Milletvekili İzzet Akbulut, bütçe ve tarım politikalarına ilişkin eleştirilerde bulundu. Geçen yıl yaptığı bütçe konuşmasını hatırlatan Akbulut, “Devlete ait birçok para basan kurumu sattılar, özelleştirdiler. Şimdi para kalmadı ve bütçenin geçen sene için söylüyorum, yüzde 85’ini vergilerle oluşturuyorlar demiştim. Meğer AKP ile beterin beteri varmış, onu unutmuşum” ifadelerini kullandı. Bu yıl getirilen bütçede gelirin büyük bölümünün vergilerden oluştuğunu belirten Akbulut, “Bu yıl öyle bir bütçe getirdiler ki karşımıza, yüzde 97,5’i vatandaşın ödeyeceği vergilerden ve cezalardan oluşuyordu” dedi.
Özelleştirmelere de değinen Akbulut, “PETKİM’ler, SEKA’lar, fabrikalarımız, limanlarımız… Birçok kurumu özelleştirdiler” sözleriyle tepki gösterdi. Özelleştirilen kurumların bugünkü değerine dikkat çeken Akbulut, “O günün satış bedelleriyle bugünün kuru üzerinden değer biçtiğinizde rakam 2 trilyon 700 milyar dolar çıkıyor” diye konuştu. Bütçedeki faiz yüküne işaret eden Akbulut, “Faizi bırakın, faiz sıfır desek, faiz ödemeleri yok desek yine bu bütçe ne yazık ki açık veriyor. Yani borcu borçla kapatan bir bütçe ile karşı karşıyayız” dedi.
“Dünyada dana kıyma eti ortalama 7 dolar iken Türkiye’de 21 dolar”
Tarım ve hayvancılığın milli bir sektör olduğunu vurgulayan Akbulut, çiftçilere verilen desteklerin yetersiz olduğunu belirterek, “Kanuna göre gayrisafi yurt içi hasılanın yüzde 1’ini çiftçiye destekleme olarak ayırmak zorundasın diyor. Ama ayırdıkları bütçeye bakıyorsunuz, binde 2” ifadelerini kullandı. Mazot ve buğday fiyatları üzerinden örnek veren Akbulut, “5 yıl önce üreticimiz 1 litre mazot alabilmek için 1 kilo buğday satıyordu. Bugün 1 litre mazot alabilmek için 6 kilo buğday satıyor” dedi. Et ve süt fiyatlarına da değinen Akbulut, “Dünyada dana kıyma eti ortalama 7 dolar iken Türkiye’de 21 dolar. Et ve Süt Kurumu var ya, sözüm ona üreticiyi destekleyecek bir kurum. Beyefendi ne yapıyor? Dünyadan 7 dolara ithal ediyor” sözleriyle eleştirilerini sürdürdü.
AK Partili Şahan’dan CHP’ye: Bu muhalefetin en büyük sorunu iş bilmezliktir
AK Parti Yozgat Milletvekili Süleyman Şahan, Türklerin Osmanlı’dan bu yana en güçlü dönemlerinden birini yaşadığını belirterek, Türkiye’nin her yerde “parmak izi” bulunduğunu söyledi. Rakipler zayıflarken Türkiye’nin güçlendiğini ifade eden Şahan, ABD Başkanı’nın Gazze’de barışın sağlanmasındaki rolü için Cumhurbaşkanı’na teşekkür ettiğini, Türkiye’nin Gazze için garanti ülke olduğunu savundu.
Muhalefetin “Erdoğan Gazze için kılını dahi kıpırdatmadı” dediğini belirten Şahan, “Hanginiz Birleşmiş Milletler kürsüsüne çıkıp Filistin için bütün dünyaya meydan okudu? Sizin dış politikanız Brüksel’de Türkiye düşmanlarına mikrofon uzatmak, ülkesini yabancı ülkelere şikayet etmektir” ifadesini kullandı.
Konuşmasında Oktay Sinanoğlu’nun sözlerine atıf yapan Şahan, “‘Batı’dan medet uman, Batı’ya yamanan ya satılmıştır ya vatansızdır, ya vatan hainidir ya da süper ahmaktır’ diyordu. ‘Cumhuriyet Halk Partisi rüşvetlerle, yolsuzluklarla ve rüşvet çarkının müteahhitleriyle anılamaz, derhal arındırılmalıdır’ diyordu Kemal Kılıçdaroğlu. Kongre üstüne kongre yapıyorsunuz. Partinizi neyden arındırmaya çalışıyorsunuz? Bilmiyoruz ama iyi çitileyin, iyi.
‘Cumhuriyet Halk Partisi’ne sahip çıkın. Cumhuriyet Halk Partisi’nin genel başkanı olacak kişi bir, Cumhuriyet Halk Partisi’ni satmamış olacak; iki, Cumhuriyet Halk Partisi’ni satın almamış olacak’ diyordu rahmetli Deniz Baykal. Seçim meydanlarında ‘İstanbul’un deprem problemini 5 yılda çözeceğiz’ dediniz. Seçildikten sonra ‘İstanbul nimet nimet’ dediniz. Bu muhalefetin en büyük sorunu iş bilmezliktir. Belediye yönetmeyi bilmeyenler, sorumluluk almaktan kaçanlar, her sıkıştığında ‘bakanlık yapsın’ diyenler bu ülkeyi yönetemezler. Ülkeyi yönetmek konser faturası kesmeye benzemez. Ülkeyi yönetmek iki kuleye 2,2 milyar vermeye benzemez. Ülkeyi yönetmek bahane üretmek değildir.”
Günaydın’dan Şahan’a: Senin siyasi geleceğin Recep Tayyip Erdoğan’a bağlı olabilir ama millet seni takip ediyor
Sataşma gerekçesiyle söz alan CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, “Gelmiş buraya Recep Tayyip Erdoğan’ın güzellemesi yapıyor. Senin siyasi geleceğin Recep Tayyip Erdoğan’a bağlı olabilir ama millet seni takip ediyor, ayıptır. Bütçe üzerinde bir laf söyle” dedi.
Günaydın, ABD Başkanı Donald Trump ve İsrail Başbakanı Binyamin Netenyahu’nun konuşmasına atıf yaparak, “O silahları Netanyahu’ya veren Trump’tır. Yetmiş bin insan öyle öldü. Siz de o esnada onlara ihracat yapmaya devam ettiniz. O katliamı yapan Trump’tır. Trump sizin haminizdir. Trump’ın sözünün dışına asla çıkamazsınız. Gidip Amerika’dan bütün LNG’leri üç katı fiyata alırsınız. Nadir toprak elementlerini peşkeş çekersiniz. 250 uçağı alırsınız. Gelip de bununla bir de burada övünürsünüz. Bak kardeşim, siyaset bağıra çağıra olmaz. Belki kendi geleceğini garanti ediyorsun ama bu Meclis’e yazık ediyorsun” diye konuştu.
AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu ise Şahan’ın sözleriyle ilgili “Hakikatin peşinde olmak hepimizin sorumluluğu ve görevi değil mi? Kemal Kılıçdaroğlu’nun sizlere CHP’ye arının, temizlenin, öyle gelin sözünü hatırlattı. Sayın Deniz Baykal’ın sözlerini hatırlattı” ifadelerini kullandı.
Kadıgil: “Vekili bulunduğunuz bu ülkede sadece bu sene 87 çocuk çalışırken katledildi”
Teklif üzerine aleyhte söz alan TİP İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil, çocuk işçiliği ve MESEM uygulamalarına ilişkin eleştirilerde bulundu. Kadıgil, konuşmasında, “Komisyonda bütçe üzerine konuşurken bu sene 84 çocuk çalışırken öldürüldü diye söze başlamışım. O konuşmadan bugüne yani sadece son 10 günde 3 çocuğun daha canına kıydılar” dedi. Kadıgil, “Vekili bulunduğunuz bu ülkede sadece bu sene 87 çocuk çalışırken katledildi. Okulda olması gerekirken inşaattan düşüp öldü” ifadelerini kullandı.
Ölen çocukların bir bölümünün MESEM kapsamında çalıştırıldığını belirten Kadıgil, “Bu çocuklardan 17’si burada her sözü açıldığında çılgınca alkışladığınız MESEM kapsamında çalışıyordu. Yani kendi okullarının, müdürlerinin staj adı altında gönderdiği işlerde çalışırken öldüler” diye konuştu. Mesleki eğitime karşı olmadıklarını vurgulayan Kadıgil, “Biz mesleki eğitime karşı falan değiliz. Biz zengin çocuklarının lüks kolejlerde en iyi eğitimleri alırken yoksul çocuklarının staj adı altında haftada 6 gün, günde 10 saat asgari ücretin üçte birine köle gibi çalıştırılmasına karşıyız” dedi. Çocukların yoksulluk nedeniyle çalışmak zorunda bırakıldığını ifade eden Kadıgil, “Biz çocukların istedikleri için değil, yoksulluktan mecbur oldukları için, başka bir şansları olmadığı için kelle koltukta ucuz işçilik yaptırılmasına karşıyız” ifadesini kullandı.
“Eren’in ölümüne sebep olanlar bir ay bile hapiste yatmadı”
İş güvenliği önlemlerine de dikkat çeken Kadıgil, “Bir baret bin TL’ye satılıyor ama Arda daha 14’ünde, kafasında o bin liralık baret olmadığı için pres makinesine kafasını sıkıştırarak öldürülüyor” dedi. Sorumluların cezalandırılmadığını belirten Kadıgil, “Eren’in ölümüne sebep olanlar bir ay bile hapiste yatmadı” dedi. Benzer vakalarda faillerin serbest kaldığını ifade eden Kadıgil, “Bu çocukların daha kırkı çıkmadan failleri hapisten yürüyerek çıktı” diye konuştu.
Kadıgil, bugün cezaevinde olanların çocuk ölümlerine itiraz eden gençler olduğunu belirterek, “Bu çocuklar ölürken yatağında rahat uyuyamayan, ‘MESEM’e hayır’ demek için eylem yapan 18–19 yaşındaki yoldaşlarım şu anda cezaevinde” dedi. İktidara bütçe üzerinden de seslenen Kadıgil, “Şu bütçeden sadece yüzde 1,5 pay ayırsanız tüm okuldaki çocuklara bir öğün ücretsiz yemek verebilirsiniz” ifadelerini kullandı. Kadıgil, “Milyonlarca çocuğun ana babasına insanca bir ücret verebilirsiniz. Bu çocukları iş yerlerinden alıp ait oldukları okullara geri oturtabilirsiniz. Yapmıyorsunuz, yapamazsınız da” dedi.
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, dün TBMM Dikmen Kapısı’nda Birleşik Kamu-İş’in bugün de KESK’in basın açıklamasına izin verilmediğini belirterek “Bir basın açıklamasından neden bu kadar korkuyoruz? Engellemenin demokrasiye ne faydası var?” dedi. KESK üyelerinin bir sandık gönderdiğini söyleyen Günaydın, “Diyorlar ki bu bütçede adalet, demokrasi yok. Asgari ücret yok. Emekliye hak yok. Dolayısıyla biz bu bütçeye hayır oyu kullanıyoruz. Milletvekilleri sesimizi duysun diyorlar. Biz de bu temsili sandığa onların ‘hayır’ oylarını atıyoruz” ifadelerini kullandı.

