Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

2026 bütçesi TBMM Genel Kurulu’nda… Bakan Uraloğlu: Kamu Özel İşbirliği modeliyle hayata geçirdiğimiz havalimanı projelerimizde garanti rakamlarını aşarak önemli gelirler elde ediyoruz

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, “Son 23 yılda ulaştırma ve haberleşme alanına Kamu Özel İşbirliği projeleri dahil yaklaşık 300 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirdik. Bugün 4 sektörde tamamladığımız 71 Kamu Özel İşbirliği projesinin yatırım büyüklüğü 51 milyar dolardır. Emtia fiyatlarındaki döviz bazlı artışlar esas alındığında, aynı projeleri bugün yeniden yapmanın bedeli yaklaşık 90 milyar dolara çıkmaktadır. Şayet bu yatırımları sadece kamu bütçesiyle yapmaya kalksaydık, bu projeler ya yıllarca gecikecek ya da hiç yapılamayacaktı. Kamu Özel İşbirliği modeliyle, projeleri vaktinde hatta vaktinden önce bitirerek devletimizin elini güçlendirdik ve ülkemize 39 milyar dolarlık ekonomik kazanım sağladık. Kamu-özel işbirliği bir yapım modeli olduğu gibi aynı zamanda bir finansman modelidir. İstanbul Havalimanı, Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Kuzey Marmara Otoyolu, Osmangazi Köprüsü, İzmir Otoyolu ve 1915 Çanakkale Köprüsü gibi projelerimizin stratejik önemi b

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "Son 23 yılda ulaştırma

(TBMM) – Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, “Son 23 yılda ulaştırma ve haberleşme alanına Kamu Özel İşbirliği projeleri dahil yaklaşık 300 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirdik. Bugün 4 sektörde tamamladığımız 71 Kamu Özel İşbirliği projesinin yatırım büyüklüğü 51 milyar dolardır. Emtia fiyatlarındaki döviz bazlı artışlar esas alındığında, aynı projeleri bugün yeniden yapmanın bedeli yaklaşık 90 milyar dolara çıkmaktadır. Şayet bu yatırımları sadece kamu bütçesiyle yapmaya kalksaydık, bu projeler ya yıllarca gecikecek ya da hiç yapılamayacaktı. Kamu Özel İşbirliği modeliyle, projeleri vaktinde hatta vaktinden önce bitirerek devletimizin elini güçlendirdik ve ülkemize 39 milyar dolarlık ekonomik kazanım sağladık. Kamu-özel işbirliği bir yapım modeli olduğu gibi aynı zamanda bir finansman modelidir. İstanbul Havalimanı, Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Kuzey Marmara Otoyolu, Osmangazi Köprüsü, İzmir Otoyolu ve 1915 Çanakkale Köprüsü gibi projelerimizin stratejik önemi bugün daha da net ortaya çıkmaktadır. Kamu Özel İşbirliği modeliyle hayata geçirdiğimiz havalimanı projelerimizde garanti rakamlarını aşarak önemli gelirler elde ediyoruz.” dedi.

Bakan Uraloğlu, TBMM Genel Kurulunda 2026 Yılı Bütçe Görüşmelerinde konuştu. Uraloğlu, şunları söyledi:

“AK Parti olarak Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, 2002 yılından bu yana ulaştırma ve haberleşme alanlarında ülkemizin gelişimine yön veren ve geleceğine değer katan birçok yatırımı kararlılıkla hayata geçirdik. Yapılamaz denileni yaptık, ulaşılamaz denilen hedeflere ulaştık. Milletimizin bize duyduğu güveni boşa çıkarmadık. Çok şükür. Attığımız her adım ve ortaya koyduğumuz her eser, Ülkemizin stratejik kapasitesine duyduğumuz güvenin ve milletimizin beklentilerini aşma irademizin açık bir göstergesidir. Bu büyük yürüyüşte fedakarlık ve yüksek görev bilinciyle sorumluluk üstlenen tüm çalışma arkadaşlarıma da canı gönülden teşekkür ediyorum.

“Ulaştırma sistemleri ile hızlı iletişim ağlarıyla dünyada öncü olmayı amaçlıyoruz”

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri; Çalışmalarımız ülkemizin dört bir yanındaki 2 bin 3 şantiyemizde 103 binin üzerindeki çalışma arkadaşımızla aralıksız sürmektedir. Doğrudan istihdamımız 235 bin kişiye ulaşmış durumdadır. Yatırım programımızdaki 2.171 projenin toplam büyüklüğü de 5,2 trilyon TL’ye ulaşmıştır. 2025 yılında Bakanlığımızın yatırım bütçesi için 488 milyar TL ödenek ayrılmıştı; 2026 yılında bu rakamı 571 milyar TL’ye çıkarmayı hedefliyoruz. Bakanlık olarak vizyonumuz açık ve nettir: İnsan ve çevre odaklı, akıllı ve güvenli entegre ulaştırma sistemleri ile hızlı iletişim ağlarıyla dünyada öncü olmak. Ulaştırma ve Lojistik Ana Planımız da tam olarak bu hedeflerin yol haritasıdır; Tüm ulaşım segmentlerini tek bir sistem olarak ele alıyor, verimlilik, güvenlik ve çevre hassasiyetini bir araya getiriyoruz. İklim kriziyle mücadeleyi ve net sıfır emisyon hedeflerini ulaştırma politikalarımızın temel ekseni olarak kabul ediyoruz. Projelerimizin emisyon etkilerini uluslararası standartlara uygun modellerle hesaplıyoruz. Bu kapsamda, bisiklet yollarını yaygınlaştırıyor, güneş enerjisi santralleri ve ekolojik köprülerle karbon ayak izimizi sistematik şekilde küçültüyoruz. Son 23 yılda diktiğimiz 97 milyon fidanla da gelecek nesillere daha temiz bir çevre bırakma kararlılığımızı somut olarak sahaya yansıtmaya gayret ediyoruz.

“Bugün Türkiye’yi yalnızca coğrafi konumuyla tanımlamak artık yeterli değildir”

Sayın Başkan, Kıymetli Milletvekillerimiz, ülkemizin, Afro-Avrasya coğrafyasının tam ortasındaki stratejik konumu; Türkiye’yi lojistik dünyanın tartışmasız doğal merkezi kılmaktadır. Dört saatlik uçuş mesafesinde, 1,5 milyar insanın yaşadığı ve toplam ekonomik büyüklüğü 55 trilyon doları aşan 67 ülkenin merkezinde yer alıyoruz. Bu avantajı doğru okumak, ulaştırma ile iletişim stratejilerimizi küresel ölçekte, bütüncül bir anlayışla planlamak zorundayız. Bugün Türkiye’yi yalnızca coğrafi konumuyla tanımlamak artık yeterli değildir. Çünkü Türkiye, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde altyapı hamleleri, kriz çözme kabiliyeti, yapıcı diplomasisi ve güven inşa eden yaklaşımıyla ‘jeostratejik bir barış ve güven adası’ haline gelmiştir. Bu nedenle artık sadece ‘Türkiye’siz koridor olmaz’ demiyor; aynı zamanda ‘Türkiye’siz güvenlik ve istikrar da olmaz’ diyoruz.

Türkiye yalnızca bir geçiş noktası değil, Avrasya lojistiğinde istikamet belirleyen, barış yanlısı ve istikrarlı bir merkezdir. Bu kapsamda Orta Koridor’u güçlendiriyoruz. Asya’dan Avrupa’ya uzanan bu koridor hem en kısa hem de en güvenli ticaret güzergâhıdır. Denizyoluyla 45 güne varan kıtalararası nakliye sürelerini, Türkiye üzerinden demiryoluyla 18 güne indiriyoruz. Marmaray geçişiyle Çin’den gelen yükleri Avrupa’ya kesintisiz ulaştırıyor; Zengezur Koridoru’nun önemli bir bölümünü oluşturan Kars–Iğdır–Dilucu hattının tamamlanmasıyla Orta Koridor’u iki ayrı sınır kapısından ülkemize bağlayacak yeni bir stratejik derinlik oluşturuyoruz.

Ülkemizin lojistik gücünü zirveye taşıyacak tarihi bir hamle olan Kalkınma Yolu Projesi de Basra Körfezi’nden başlayıp Türkiye üzerinden Avrupa’ya ulaşacak yepyeni bir ticaret koridorudur. Türkiye’den geçecek kesimi karayolu ve demiryoluyla kıtalar arası ticaretin belkemiğini oluşturacaktır. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın kararlı liderliği ve yakın takibiyle hayata geçecek bu dev proje, Türkiye’nin jeopolitik üstünlüğünü ekonomik güce dönüştürecektir. Türkiye, sadece üzerinden geçilen bir köprü ülke değil, ticaretin rotasını çizen, yönünü tayin eden büyük bir ülkedir!

“Kamu Özel İşbirliği modeliyle, ülkemize 39 milyar dolarlık ekonomik kazanım sağladık”

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri; Son 23 yılda ulaştırma ve haberleşme alanına Kamu Özel İşbirliği projeleri dahil yaklaşık 300 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirdik. Bugün 4 sektörde tamamladığımız 71 Kamu Özel İşbirliği projesinin yatırım büyüklüğü 51 milyar dolardır. Emtia fiyatlarındaki döviz bazlı artışlar esas alındığında, aynı projeleri bugün yeniden yapmanın bedeli yaklaşık 90 milyar dolara çıkmaktadır. Şayet bu yatırımları sadece kamu bütçesiyle yapmaya kalksaydık, bu projeler ya yıllarca gecikecek ya da hiç yapılamayacaktı. Kamu Özel İşbirliği modeliyle, projeleri vaktinde hatta vaktinden önce bitirerek devletimizin elini güçlendirdik ve ülkemize 39 milyar dolarlık ekonomik kazanım sağladık. Kamu-özel işbirliği bir yapım modeli olduğu gibi aynı zamanda bir finansman modelidir. İstanbul Havalimanı, Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Kuzey Marmara Otoyolu, Osmangazi Köprüsü, İzmir Otoyolu ve 1915 Çanakkale Köprüsü gibi projelerimizin stratejik önemi bugün daha da net ortaya çıkmaktadır. Kamu Özel İşbirliği modeliyle hayata geçirdiğimiz havalimanı projelerimizde garanti rakamlarını aşarak önemli gelirler elde ediyoruz.

Bu kapsamda İstanbul Havalimanı ve Esenboğa Havalimanı projelerimizden toplam 137 milyon Euro hazineye gelir sağlanmıştır. Ayrıca bugüne kadar İstanbul Havalimanı, Antalya Havalimanı ve Esenboğa Havalimanı’ndan toplam 3 milyar 428 milyon Euro kira geliri elde edilmiştir. Böylece Kamu Özel İşbirliği modeliyle havalimanlarımızdan hazineye yaklaşık 3,57 milyar Euro katkı sağlanmıştır. KÖİ ile yapılan otoyollarımızın hizmete açıldıkları tarihten bugüne garanti edilen trafik gerçekleşmeleri; İstanbul–İzmir Otoyolunda yüzde 163’e, Ankara–Niğde Otoyolunda yüzde 87’ye, Avrasya Tünelinde ise yüzde 106’ya yükselmiştir. Diğer otoyol projelerimizde de trafik artışları öngörülerin üzerinde seyretmektedir. Ayrıca, Yavuz Sultan Selim Köprüsünü 2028, Kuzey Marmara Otoyolunun tamamını 2030 ve Menemen-Aliağa-Çandarlı Otoyolunu da 2030 yılında teslim alacağız. İlerleyen yıllarda diğerlerini de teslim alacağız. Yani bunlar milletimizindir, işletenler sadece işletmecidir. Kamu Özel İşbirliği projelerinin tamamının işletme süreleri tamamlanıp Devlet’e geçtiğinde Bakanlığımızın bütün yatırım ödenekleri de karşılanmış olacak.

“2025 yılında 5 sektörde 190 milyar TL’yi bulan 44 projeyi tamamlayarak milletimizin hizmetine sunduk”

Sayın Başkan, Saygıdeğer Milletvekilleri; ulaştırma yatırımlarını sadece ekonomik verimlilik ve rekabet gücü üzerinden değil, aynı zamanda ülkemizin güvenliği açısından da ele alıyoruz. Çünkü güçlü bir ulaşım altyapısı, kriz anlarında da ayakta kalan, milletine kesintisiz hizmet verebilen bir Türkiye demektir. Ulaştırma yapılarımızı en ağır senaryoya dayanıklı şekilde hayata geçirirken; ülkemizi afetlere karşı daha güçlü ve daha güvenli bir yapıya kavuşturuyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın güçlü liderliği ve Türkiye Yüzyılı vizyonunun öncülüğünde, 2025 yılında ulaştırmadan altyapıya, haberleşmeden lojistiğe uzanan 5 sektörde toplam yatırım tutarı 190 milyar TL’yi bulan 44 projeyi tamamlayarak aziz milletimizin hizmetine sunduk. Ulaştırma yatırımlarımızda stratejik baktığımız Demiryollarımızın yatırım payı tutarını yüzde 50 seviyesinin üzerine çıkarmış durumdayız. İntermodal taşımacılıkta demiryolları, daha fazla yük taşıma kapasitesi, düşük maliyet, enerji verimliliği ve çevreci yapısıyla ülkemiz için de stratejik bir üstünlüğe sahiptir. Bu nedenle demiryolu yatırımlarını büyütmek, Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma ve küresel ticaret koridorlarında daha güçlü bir konuma yükselme hedefinin temel unsurlarından biridir. Bu noktada demiryollarında; Hızlı tren hatları ile ülke genelinde; açıldığı günden itibaren yaklaşık 105 milyon yolcuya hizmet verdik.

“2028’kadar doğrudan hızlı trenle bağlanan il sayısını 11’den 27’ye yükseltmeyi hedefliyoruz”

2053 hedeflerimiz doğrultusunda 4 bin 158 kilometrelik hatta yapım çalışmalarını sürdürüyor; 2028’de demiryolu ağımızı 17 bin 287 kilometreye, 12 olan Lojistik Merkezi sayımızı 25’e çıkarmayı planlıyoruz. 2028’kadar doğrudan hızlı trenle bağlanan il sayısını 11’den 27’ye yükseltmeyi hedefliyoruz. Demiryolu ağımızı genişletirken aynı zamanda bu ağda kullanılacak her bir aracı, her bir bileşeni yerli ve milli imkanlarla üretmek için demiryolu sanayimizi de güçlendiriyoruz. TÜRASAŞ tesislerimizi yenileyip üretim kapasitesini artırdık. E500 Millî elektrikli lokomotifi, Millî elektrikli tren ve banliyö tren setlerimizi seri üretime aldık.Milli Hızlı Tren Seti üretimine başladık. Yıl sonuna kadar 10. elektrikli tren setini TCDD Taşımacılık’a; 8. millî banliyö setini de Gaziray’a teslim etmiş olacağız.

2025’te ayrıca, 16 Adet E5000 Millî Elektrikli Lokomotifin, 100 adeti Askerî Tank Taşıma olmak üzere 673 Yük Vagonu’nu teslim ettik. Kırıkkale – Çorum Hızlı Tren Hattı’nın, Kars–Iğdır–Dilucu Demiryolu Hattı’nın temellerini attık. 2026 yılında, Osmaneli–Bursa kesimini Çerkezköy–Kapıkule arasını hizmete açacağız. Yine bu yıl TÜRASAŞ bünyemizde ki Sakarya Hızlı Tren Fabrikamızı da tamamlayacağız. 2028 yılına kadar, Ankara-İzmir Hızlı Demiryolunu, Mersin–Adana–Osmaniye–Gaziantep Hızlı Tren Hattını, Bandırma–Bursa–Yenişehir–Osmaneli Hızlı Tren Hattının tümünü, Halkalı-Kapıkule Hızlı Tren Hattının tamamını, Yerköy-Kayseri Hızlı Tren Hattını, Karaman–Ulukışla Hızlı Tren Hattını ve Kırıkkale- Çorum kesimini tamamlamayı hedefliyoruz.

Ülkemizdeki mevcut 1.036 kilometrelik kentiçi raylı sistem ağının 434 kilometresini Bakanlık olarak biz inşa ettik ve tamamladığımız hatlarla bugüne kadar yaklaşık 3 milyar yolcuya hizmet sunduk. Şu anda da 122 kilometrelik yeni hat yapımlarımız sürüyor; 297 kilometrelik yeni hat ise planlama aşamasında. Bu yıl; Konya Şehir Hastanesi–Stadyum 2. Etap Tramvay Hattı’nın ve Kocaeli KörfezRay Metro Hattı’nın temellerini attık. 2026 yılında, Halkalı–Başakşehir–İstanbul Havalimanı Metro Hattı’nın ikinci etabını, Konya Şehir Hastanesi–Stadyum 2. Etap Tramvay Hattını tamamlayacağız. İstanbul’da Altunizade–Çamlıca–Bosna Bulvarı Metro Hattı’nın Konya’da da Konyaray’ın inşaat çalışmalarına hızla devam ediyoruz.Trabzon Raylı Sistem Hattının ilk etabının, Samsun’da Kılıçdede–Şehir Hastanesi–Kamu Kampüsü, Yavuztürk-Ümraniye Spor Köyü, Adapazarı–Serdivan Tramvay çalışmalarına ivedilikle başlayacağız.

“2003’te 6 bin 101 kilometre olan bölünmüş yol ağımızı 30 bin 14 kilometreye çıkardık”

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri; Karayollarında; 2003’te 6 bin 101 kilometre olan bölünmüş yol ağımızı 30 bin 14 kilometreye çıkardık. 19 Kasım’daki komisyon toplantımızda sizlere bölünmüş yollarda 30 bin kilometrelik dev eşiğe yalnızca bir adım kaldığını ve inşallah yıl sonuna kadar bu 30 bin kilometreyi aşacağımızı söylemiştik. Verdiğimiz sözü tuttuk: Bölünmüş yollarımızı 30 bin kilometreyi de geçerek, 30.014 kilometreye ulaştırdık. Bu rakam dünyanın çevresinin dörtte üçü demek! İnşallah durmak yok, yola devam edeceğiz ve daha güçlü Türkiye’yi inşa edeceğiz. Bu bölünmüş yol ağımız ve otoyollarımız sayesinde; 768 Milyon saat zaman, 2 milyar 520 milyon litre akaryakıt tasarrufu sağladık. Aynı zamanda 1 milyon yetişkin ağacın bir yılda temizleyebileceği kadar, yani tam 6,3 milyon ton karbon emisyonunu da atmosferimizden bertaraf ettik. Gelecek nesillerimize de daha temiz bir gökyüzü mirası hazırladık. 8 bin 591 Km olan Bitümlü Sıcak Karışımlı yol ağımızı 32 bin 708 Km’ye, 50 Km olan Tünel Uzunluğunu 838 Km’ye, 311 Km olan Köprü ve viyadük uzunluğunu ise 813 Km’ye yükselttik. Otoyol ağımızı 3 bin 796 kilometreye çıkardık, 2028 sonunda 4 bin 330 kilometreyi hedefliyoruz.

“Avrupa Birliği ülkeleriyle kıyaslandığında son 10 yıldaki otoyol artış hızında Avrupa’da 1’inciyiz”

Avrupa Birliği ülkeleriyle kıyaslandığında son 10 yıldaki otoyol artış hızında Avrupa’da 1’inciyiz. Trafik güvenliğinde 100 milyon taşıt-kilometre başına can kaybını yüzde 81 azalttık. Sadece 2025 yılında Karayollarında; Aydın–Denizli Otoyolu’nu, Konya Çevre Yolu’nun ikinci kesimini, Antalya Korkuteli–Elmalı Yolu’nu, Malatya Çevre Yolu’nun ikinci etabını, Elazığ–Harput Yolu’nu, Pazarkule–Edirne–TEM Bağlantı Yolu’nu, Batman–Hasankeyf Yolu’nu, Siirt–Kurtalan Yolu’nu, Bolu Göynük Çevre Yolu’nu, Lefkoşa Batı Çevre Yolu ve Girne Köprülü Kavşağı’nı, Bursa Doğancı Tüneli’ni, Elazığ Hazardağlı Yeni Nesil Kavşağı’nı, Pertek – Tunceli, Çemişgezek – Hozat ve Pertek – Hozat Yolu’nu, Amasya Aydınca Varyantı ve Şehit Ahmet Özsoy Tüneli’ni, Kaman Şehir Geçişi’ni, Kaman–Savcılı–Kırşehir İl Yolu’nu, Kaman Çevre Yolu BSK Yapımı ve Kaman Giriş Farklı Seviyeli Kavşaklarını, Rize Isırlık Yolu’nu, Trabzon Şehir Hastanesi Kavşağı’nı, Trabzon Boztepe Tünellerini, Antalya Kepezüstü ve Sanayi Farklı Seviyeli Kavşakları’nı, Antalya Elmalı-Avlanbeli Yolu’nu, Burdur-Tefenni-Çavdır Yolu’nu, İnegöl Giriş Kavşağı’nı tamamlayarak halkımızın hizmetine sunduk. Antalya – Alanya ve Ankara – Kırıkkale – Delice Otoyollarımızın temellerini attık.

“Yarı ve tam adaptif kavşak sistemleri sayesinde, yollarımızı daha güvenli hale getirdik”

Gazi Meclis’in Sayın Başkanı, Kıymetli Milletvekillerimiz; Bugün ulaşım altyapıları dijitalleşme, sürdürülebilirlik ve akıllı sistemlerle desteklenen çok yönlü yapılar hâline gelmiştir. Öne çıkan yeniliklerin başında akıllı ulaşım sistemleri gelmektedir. Trafik verilerinin gerçek zamanlı analiz edilmesi, otonom araçlara uygun koridorların oluşturulması ve sensör tabanlı yönetim altyapıları trafik hareketliliğini daha güvenli ve verimli hâle getiriyor. Karayolu güvenliğini artırmak için yol altyapımızı sürücünün davranışını yönlendirecek şekilde güçlendiriyoruz. Kaçış rampaları, sarsma bantları, yarı ve tam adaptif kavşak sistemleri sayesinde, yollarımızı daha güvenli hâle getirdik. Ankara-Eskişehir Yolu, Ankara-Nallıhan Yolu ve Trabzon-Gümüşhane yollarında hayata geçirdiğimiz Melodili Yol Uygulamasıyla da trafik güvenliğini artırdık ve yollara keyif kattık.

“2003’te 50 ülkede 60 noktaya uçabiliyorduk. Bugün dış hat uçuş noktası 355’e ulaştı”

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri; 2003’te ülkemizde 26 aktif havalimanı vardı; bugün bu sayı 58’e ulaştı. Adıyaman, Batman, Bursa Yenişehir, Çanakkale, Sabiha Gökçen Havalimanları gibi sivil havacılığa açık olmayan 16 pasif durumdaki havalimanımızı çağın gerektirdiği şekilde yenileyip sivil havacılığa açtık. İstanbul, Rize-Artvin, Ordu-Giresun, Yüksekova Selahaddin Eyyubi, Şırnak Şerafettin Elçi Havalimanı gibi 16 yeni havalimanını daha sivil havacılığımıza kazandırdık. Yani her yıl ortalama 1,4 havalimanını hizmete açarak, gökyüzünde sınır tanımayan bir Türkiye inşa ettik. Yozgat Havalimanı ve Bayburt–Gümüşhane Bölgesel havalimanları ile bu sayı 60’a çıkacak. Yine iç ve dış hatlarda toplam yolcu trafiğimiz yaklaşık 34 milyon seviyesindeydi; 2024 yılı sonunda 231 milyon yolcuya çıkarak Avrupa’da 3’üncü, dünyada 7’nci sıraya yükseldik. Bu yılın ilk 11 ayı içinde 229,7 milyon yolcuya hizmet sunduk. Sadece İGA ile 77 milyon 524 bin 963 yolcu taşıdık. Dış hat uçuş ağımızda; 2003’te 50 ülkede 60 noktaya uçabiliyorduk. Bugün dış hat uçuş noktası 355’e ulaştı.

İstanbul Havalimanı’nda üçlü bağımsız pist operasyonunu 17 Nisan 2025 itibarıyla devreye alarak Avrupa’da bir ilki gerçekleştirdik. Bu uygulamayı ABD’nin ardından hayata geçiren tek ülke olarak da tarihe geçtik. İstanbul Havalimanımızda aynı anda 3 uçağın iniş ve kalkış yapmasıyla daha verimli ve dinamik kapasite yönetimi ile olası gecikmeleri ortadan kaldırdık. Aynı zamanda uçakların gökyüzündeki bekleme sürelerini azaltarak yakıt tasarrufunu da maksimize ettik. Yıl içerisinde; Antalya Havalimanı’nın yeni terminallerini hizmete alarak kapasitesini 82 milyon yolcuya çıkardık. Sivas Divriği Hava Kampüsü’nün açarak hava kampüsü sayımızı 14’e yükselttik. Esenboğa Havalimanını yeni pist ve terminal çalışmalarıyla 30 milyon yolcu kapasitesine ulaştırdık. Ocak Ayı içinde Sayın Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle de 2. Kule ve 3. Pist’in resmi açılışını gerçekleştireceğiz.

“Türkiye, denizcilikte dünyada etkisi artan bir ülke haline gelmiştir”

Gazi Meclis’in Saygıdeğer Başkanı ve Kıymetli Milletvekillerimiz; 2025 yılı Türk denizciliğinin altın yılı olarak tarihe geçti. 2002’de 8,9 milyon dedveyt ton ile 17. sırada olan Türk Deniz Ticaret Filomuzu Sayın Cumhurbaşkanımızın vizyonu doğrultusunda 2.203 gemiyle 53,1 milyon dedveyt tona ulaştırarak dünya sıralamasında ilk 10’a taşıdık. 550 Bin Detveytton olan Tersane Kapasitemizi 4,79 Milyon Detveytton’a, 37 olan Tersane Sayısını ise 85’e, Balıkçı barınağı sayımızı 178’den 400’e, 152 olan liman tesis sayımızı 217’ye, 8 bin 500 olan yat bağlama kapasitemizi 25.962’ye çıkardık. Dünyanın en fazla konteyner elleçleyen ilk 100 limanı arasına bu yıl Aliağa Limanımızı da ekledik. Dünyanın en fazla konteyner elleçleyen 100 limanı arasında 5 limana sahip olmamız da Ülkemizin deniz lojistiğindeki gücünü küresel arenada tescil etti. Ayrıca, bu yıl, Antalya Demre Yat Limanı’nı ve Gazipaşa Yat Limanı’nı da hizmete aldık. Denizcilik alanında karar verici ülkeler arasında saygın bir konuma yükselttiğimiz Ülkemizin, uluslararası denizcilik arenasındaki yerini ön sıralara taşıyarak gurur verici başarılara da devam ediyoruz. En son Londra’da düzenlenen Uluslararası Denizcilik Örgütü 34. Genel Kurulunda IMO Konsey üyeliğine 139 ülkenin desteğini alarak üst üste 14. kez seçildik. Ülkemizin 65. denizcilik anlaşmasını Umman Sultanlığı ile birlikte imzaladık. Gelinen noktada ülkemiz, denizcilik sektöründe bölgesel bir güç olmanın ötesine geçerek küresel ölçekte iddiasını büyüten bir aktör konumuna doğru kararlılıkla ilerlemektedir. Türkiye, stratejik konumu, büyüyen filosu, gelişen liman ve tersane altyapısıyla denizcilikte dünyada etkisi artan bir ülke hâline gelmiştir.

“Türkiye Yüzyılı’nı uzayda da taçlandıracağız”

Sayın Başkan, Kıymetli Milletvekilleri; Haberleşmede alanında da çok önemli hamlelere imza attık. Mobil ve geniş bant abone sayımız 97 milyona ulaştı. Fiber altyapımız 638 bin kilometreye çıktı. Siber güvenlikte USOM koordinasyonuyla en üst kategori olan ‘Rol Model Ülke’ seviyesindeyiz. E-Devlet Kapısı ile Birleşmiş Milletler e-Devlet Endeksi’nde 193 ülke içinde 27’nci sıradayız; Avrupa’da ilk 10’dayız. Geçen yıl göklere uğurladığımız, yüzde 80’in üzerinde yerli ve millî imkânlarla geliştirdiğimiz TÜRKSAT 6A’yı 21 Nisan itibarıyla hizmete aldık. Böylece bir hayali daha gerçeğe dönüştürdük. Ve durmuyoruz: TÜRKSAT 7A için hazırlıklarımız çoktan başladı. İnşallah o da kısa sürede uzay vatandaki yerini alacak. Şunu çok iyi biliyoruz ki gökyüzünde güçlü olan, yeryüzünde de güçlüdür! Türkiye Yüzyılı’nı uzayda da taçlandıracağız, buna söz verdik, bu sözü de tutacağız! Uzay artık bizim için uzak bir hayal değil; orada bayrağımızı dalgalandıran, iz bırakan, üreten ve söz sahibi olan bir ülkeyiz!

“5G, Türkiye’yi dijital dönüşümün merkezine taşıyacaktır”

Bütünleşik hizmet anlayışının sahadaki karşılığını güçlendiren bir diğer stratejik adımımız ise, ülkemizin haberleşme altyapısını yeni nesil teknolojilerle tahkim eden 5G sürecidir.Türkiye, dijitalleşme yolculuğunda yeni bir safhaya daha geçmektedir. 5G TEKNOLOJİSİNİ ülkemizde devreye alarak mobil iletişimde hız, kapasite ve hizmet kalitesini çağın gerekleriyle buluşturuyoruz. Bu geçişle birlikte iletişim hızımız yaklaşık on kat artacak; vatandaşımız daha hızlı, daha güvenilir ve daha kesintisiz bir haberleşme imkânına kavuşacaktır. Bu stratejik dönüşümün mali ve kurumsal zeminini de sağlam biçimde oluşturduk. 16 Ekim’de gerçekleştirdiğimiz 5G yetkilendirme ihalesi neticesinde 3 milyar 534 milyon dolar gelir elde edildi.

5G daha akıllı, daha güvenli ve daha verimli bir geleceğin anahtarıdır. İnşallah, 1 Nisan 2026 tarihinde ilk sinyalini alacağımız 5G hizmetlerini de 2 yıl içerisinde ülkemizin her bir noktasında hizmete sunmayı hedefliyoruz. Yoğun cihaz bağlantısı kapasitesiyle 5G, Türkiye’yi dijital dönüşümün merkezine taşıyacaktır. Bu teknolojiyle: tam otonom sürüş ve akıllı yol uygulamaları, uzaktan ameliyatlar gibi hayati uygulamalar, gerçek zamanlı veri aktarımıyla mümkün olacak. Sanayide akıllı fabrikalar, üretim süreçlerini optimize ederek verimliliği zirveye taşıyacak. Tarımda akıllı tarım uygulamalarıyla daha sürdürülebilir ve yüksek verimli bir üretim sağlanacak. Medya sektöründe ise gazeteciler 8K görüntü kalitesinde kesintisiz canlı yayın yapabilecek, muhabirlerimiz olay yerinden saniyeler içinde yüksek kaliteli görüntü ve veri aktarabilecek. Bu gelişmeler, medya mensuplarımız için haber toplama, doğrulama ve yayma süreçlerini kökten kolaylaştıracak, gerçek zamanlı haberciliği zirveye taşıyacaktır. Başka bir ifadeyle 5G, ülkemizin üretim gücünü, hizmet kalitesini ve teknolojik rekabetçiliğini aynı anda yükselten bir kalkınma altyapısıdır.

Ayrıca, BTK ile Türk Telekom arasındaki anlaşmayla da Türk Telekom’un sabit hizmetler imtiyazını 25 yıl süreyle uzattık. Yapılan anlaşma, belirlenen imtiyaz süresi boyunca yapılacak olan sabit altyapı ve hizmet yatırımları ile birlikte ülke ekonomisine 20 milyar dolarlık doğrudan katkı sağlayacak. Bunun 3 milyarı uzatma, 17 milyarı yatırım ve altyapı yükümlülükleridir. Hiç şüphesiz Türk Telekom’un sabit iletişim altyapısı aynı zamanda Türkiye’nin altyapısıdır. Bu nedenle Türk Telekom’un yaptığı her yatırım, doğrudan Türkiye’nin kazanımıdır.

“Cumhur ittifakı ile hizmet yolunda durmaksızın çalışacağız”

Gazi Meclis’in Saygıdeğer Başkanı ve Kıymetli Milletvekillerimiz; 2026 yılı bütçesini görüşürken, ortak hedefimizin Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde şekillenen Türkiye Yüzyılı vizyonuna ve güçlü Türkiye idealine hizmet etmek olduğunu kararlılıkla ifade ediyorum. Bu bütçe; millet iradesinin tecelligahı olan Gazi Meclisimizin denetimi ve desteğiyle, AK Parti iktidarlarımızın eser ve hizmet siyasetini daha ileriye taşıma iradesinin somut karşılığıdır. Cumhur ittifakı ile hizmet yolunda durmaksızın çalışacağız. Ulaştırma ve altyapı, sadece yol, havalimanı ya da hat yapmak değildir; üretimi büyüten, ticareti hızlandıran, şehirlerimizi birbirine kenetleyen, vatandaşımızın refahını ve güvenliğini teminat altına alan stratejik bir devlet kapasitesidir.Bu anlayışla önümüzdeki dönemde; afetlere dayanıklı, lojistik kabiliyeti yüksek, dijital dönüşümü hızlandıran ve ülkemizi bölgesel-küresel koridorların merkezine yerleştiren projeleri aynı disiplinle, aynı kararlılıkla hayata geçirmeye devam edeceğiz. Doğudan batıya, kuzeyden güneye her ilimizin potansiyelini açığa çıkaracak bağlantıları güçlendirmek, kalkınmayı yurt sathına yaymak temel önceliğimizdir. Bu bütçenin; aziz milletimizin beklentilerine, ülkemizin rekabet gücüne ve millî hedeflerimize güçlü katkılar sunmasını diliyor, millet adına aldığınız kararların hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Yüce Meclisimizi ve ekranları başında bizleri izleyen tüm vatandaşlarımızı saygıyla selamlıyor, destekleriniz için şimdiden teşekkür ediyorum.”