Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

2026 bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonu’nda… Cevdet Yılmaz: Savunma sanayi sektöründe yüzde 82 yerlilik oranına ulaşıldı

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “2002 yılında, 56 firma ve 62 proje ile yürütülen, yaklaşık yüzde 80 dışa bağımlı savunma sanayi sektörü, günümüze gelindiğinde, 3 bin 500’den fazla firma ve bin 400’ün üzerinde proje ile yüzde 82 yerlilik oranına ulaşmıştır. Ayrıca savunma sanayimiz, yaklaşık 100 bin kişiye ulaşan nitelikli istihdam olanağı ile sürdürülebilir kalkınma hedeflerine önemli katkı sağlamaktadır. Ülkemiz İHA ve SİHA teknolojisinde dünyanın önde gelen üç ülkesinden birisidir” dedi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “2002 yılında, 56 firma ve 62

(TBMM) – Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “2002 yılında, 56 firma ve 62 proje ile yürütülen, yaklaşık yüzde 80 dışa bağımlı savunma sanayi sektörü, günümüze gelindiğinde, 3 bin 500’den fazla firma ve bin 400’ün üzerinde proje ile yüzde 82 yerlilik oranına ulaşmıştır. Ayrıca savunma sanayimiz, yaklaşık 100 bin kişiye ulaşan nitelikli istihdam olanağı ile sürdürülebilir kalkınma hedeflerine önemli katkı sağlamaktadır. Ülkemiz İHA ve SİHA teknolojisinde dünyanın önde gelen üç ülkesinden birisidir” dedi.

AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş’un başkanlığında toplanan TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Cumhurbaşkanlığı, Milli İstihbarat Teşkilatı, Milli Güvenlik Kurulu, İletişim Başkanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı, Devlet Arşivleri Başkanlığı ve Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı, Savunma Sanayii Başkanlığı’nın 2026 bütçesi, kesin hesabı ve Sayıştay raporları, Tasarruf Mevduat Sigorta Fonu, Yatırım Ofisi Başkanlığı, Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanlığı, Finans Ofisi Başkanlığı ve İnsan Kaynakları Ofisi Başkanlığı’nın Sayıştay raporları, 2026 yılı gelir bütçesi, 2026 yılı merkezi yönetim bütçe kanunu teklifi maddeleri ve 2024 yılı merkezi yönetim kesin hesap kanunu teklifi maddelerinin görüşmelerine başlandı.

Yılmaz’ın sunumundan önce CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba ve DEM Parti Antalya Milletvekili Saruhan Oluç, TBMM’de kesin hesap komisyonu kurulması gerektiğini dile getirdi. Öte yandan Ağbaba ve İYİ Parti Samsun Milletvekili Erhan Usta, İletişim Başkanı ve Diyanet İşleri Başkanı gibi bürokratların görüşmelere katılmamasına tepki gösterdi.

Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği’nin 2024 yılı kesin hesap gideri 12 milyar 572 milyon lira olduğunu söyleyen Yılmaz, şunları söyledi:

“2025 yılı bütçesi için ise Genel Sekterliğimize 16 milyar 928 milyon lira ödenek tahsisi yapılmıştır. 2024 yılı bütçe gerçekleşmeleri incelendiğinde, Barışı Destekleme Faaliyetleri kapsamında Milli Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanlığı gibi diğer kurumlara toplam 10 milyar 816 milyon lira ödenek aktarımı yapıldığı, Cumhurbaşkanlığı’na bağlı Ofislere hazine yardımı olarak 1 milyar 361 milyon lira, Acil Destek Giderleri için ise 477 milyon lira ödenek kullanıldığı görülmektedir. 2026 yılında Genel Sekreterlik bütçesi için 21 milyar 287 milyon lira ödenek öngörülmektedir. Bu ödeneğin yüzde 41,2’si; Barışı Destekleme Faaliyetlerine, Acil Destek Giderlerine ve Yatırım ve Finans Ofisi’ne hazine yardımı olmak üzere diğer ilgili kurum ve kuruluşlara aktarılacaktır. Geri kalan ödeneğin büyük bir bölümü ise çeşitli alanlarda vatandaşlarımıza karşılıksız sunulan kamusal hizmetlerin sürdürülebilmesi için kullanılacaktır.”

“‘Külliye’de Ramazan’ Programı kapsamında bin 500’e yakın etkinlik icra edildi”

Millet Kütüphanesi’nin açıldığı 2020 yılından bugüne 8 milyonun üzerinde ağırladığını belirten Yılmaz, Kütüphane’deki koleksiyonda 134 farklı dilde 2 milyon 168 bin kitap ile yaklaşık 300 milyonun üzerinde makale, rapor gibi elektronik içeriğin ücretsiz olarak sunulduğunu kaydetti. Yılmaz, 2025 yılı içerisinde Cumhurbaşkanlığı’ndaki Kongre ve Kültür Merkezi’nde toplam 56 program ve etkinliğin gerçekleştirildiğini ifade ederek, “İlk kez 2025 yılında uygulanan ‘Külliye’de Ramazan’ programı kapsamında 490 bin ziyaretçiye kitap fuarları, bilim atölyeleri, tiyatro ve sinema gösterimleri, geleneksel çocuk oyunları gibi bin 500’e yakın etkinlik icra edilmiştir” dedi.

“Yaklaşık 10 bin kişilik katılımın öngörüldüğü NATO 2026 Zirvesi’nin hazırlıkları, Genel Sekreterliğimiz koordinasyonunda yürütülüyor”

Yılmaz, “Uluslararası temaslar çerçevesinde bu yıl 30 ülkenin devlet ve hükümet başkanı ülkemizde misafir edilmiştir. Sayın Cumhurbaşkanımızın katılımıyla gerçekleştirilen NATO Zirvesi’nde, 2026 yılındaki Zirve’nin Ankara’da düzenlenmesi kararlaştırılmıştır. NATO’nun karşı karşıya bulunduğu güvenlik sınamalarının ele alınacağı ve caydırıcılık ile savunma boyutlarının güçlendirileceği Zirve’nin 7–8 Temmuz 2026 tarihlerinde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yapılması planlanmaktadır. Üye ülkelerin devlet ve hükümet başkanları ile ortak ülkeler, Avrupa Birliği (AB) ve davetli diğer ülkelerden yaklaşık 10 bin kişilik bir katılımın öngörüldüğü NATO Zirvesi’nin hazırlıkları, Genel Sekreterliğimiz koordinasyonunda yürütülmektedir” diye konuştu.

2010-2020 arasında Türk girişimlerine 815 milyon dolar yatırım yapıldığını ve 2021 yılından bu yana toplam yatırım tutarının 5,6 milyar dolara ulaştığını söyleyen Yılmaz, “Yıllık ortalama 1 milyar dolar seviyesindeki bu hacim, ülkemizin küresel girişim sermayesi radarına açık şekilde girdiğini göstermektedir. 2024 yılında ülkemiz, erken aşama yatırımlarda Avrupa’da on ikinci, MENA bölgesinde üçüncü sırada yer almıştır. Son beş yılda 455 girişim sermayesi fonu, Türkiye’de 2,3 milyar dolar kaynak toplamıştır” ifadelerini kullandı.

“2025 yılının ilk dokuz ayında uluslararası doğrudan yatırımlar girişleri bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 46 artış gösterdi”

Yılmaz, uluslararası doğrudan yatırımlara ilişkin, “1973-2002 döneminde, bütün bu dönem boyunca yalnızca 15 milyar dolar uluslararası doğrudan yatırımlar çekebilen ülkemiz, 2003 yılından bugüne yaklaşık 284 milyar dolar yatırım çekerek bu alanda çarpıcı bir ivme yakalamıştır. 2024 yılında küresel doğrudan yatırım akımlarında yüzde 11’lik bir düşüş yaşanmasına rağmen, ülkemize girişler bir önceki yıla kıyasla yüzde 9,7 artarak 11,7 milyar dolara ulaşmıştır. 2025 yılının ilk dokuz ayında uluslararası doğrudan yatırımlar girişleri bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 46 artışla 11,4 milyar dolara ulaşmış, son 12 ayda yani yıllıklandırılmış olarak ise 15,3 milyar dolar ile son dönemdeki en güçlü performansını ortaya koymuştur” bilgilerini paylaştı.

Cumhurbaşkanlığı Yatırım ve Finans Ofisi’nin faaliyetleri çerçevesinde 2024 yılının başından günümüze kadar Türkiye’de toplam değeri 3 milyar dolar olan 47 yatırım projesinin faaliyete geçirildiğini söyleyen Yılmaz, “Bu projeler ile 12 bin 496 kişiye istihdam sağlanmıştır. Faaliyete geçen 47 yatırımın 38’i üretime, 2’si Ar-Ge merkezine, 1’i lojistik dağıtım merkezine ve 6’sı hizmet sektörlerine yöneliktir” ifadelerini kullandı.

Ekonomik Reform Programı, 15 Ocak’ta Avrupa Komisyonuna iletildi”

Yılmaz, 2026 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı’nın Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından hazırlandığını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın onayıyla 30 Ekim 2025 tarihinde yayımlandığını belirtti. Yılmaz, “Başkanlık tarafından yürütülen planlama çalışmaları sonucunda hazırlanan 2025 Yılı Yatırım Programı ocak ayında yayımlanarak kamuoyunun bilgisine sunulmuştur. Programda 3 bin 783 proje yer almakta olup toplam proje tutarı 10,6 trilyon lira, başlangıç ödeneği ise 1,4 trilyon lira olarak belirlenmiştir. Ülkemizin AB’ye katılım sürecine yönelik olarak her yıl hazırlanan Ekonomik Reform Programı, 15 Ocak 2025 tarihi itibarıyla Avrupa Komisyonu’na iletilmiştir” diye konuştu.

Yılmaz, “Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nca uluslararası düzeyde İktisadi İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD), Dünya Bankası, Uluslararası Para Fonu, G20, Avrupa Komisyonu gibi kuruluşlarla makroekonomik politikalara ve kalkınma çalışmalarına yönelik aktif katılım ve katkı sağlanmaktadır. 2026 yılında hazırlanması öngörülen OECD Türkiye Ekonomik Görünüm Raporu hazırlık sürecine başlanmıştır. G20 Kalkınma Çalışma Grubu faaliyetleri Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nca ülke temsili sağlanarak ülkemizin öncelikleri gözetilmek suretiyle müzakerelere ve ortak metinlerin oluşturulmasına aktif katkı sunulmaktadır” ifadelerini kullandı.

Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nın 2024 yılı kesin hesap giderinin 3 milyar 561 milyon lira olduğunu söyleyen Yılmaz, “2025 yılı bütçesi için 286 milyar 861 milyon lirası yedek ödenek olmak üzere Başkanlığa 290 milyar 239 milyon lira ödenek tahsisi yapılmıştır. 2026 yılında Başkanlık bütçesi için 378 milyar 985 milyon lira ödenek öngörülmüş olup bu tutarın yüzde 98,9’u olan 375 milyar 26 milyon lirası yedek ödenek için ayrılmıştır” dedi.

“İletişim Başkanlığı’nın bütçesi için 7 milyar 564 milyon lira ödenek öngörülüyor”

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı bünyesindeki CİMER’in 2025 yılında vatandaşların daha hızlı ve kolay başvuru yapabilmelerini sağlamak amacıyla CİMER mobil uygulamasının hayata geçirildiğini söyleyen Yılmaz, “İletişim Başkanlığı’nın 2024 yılı kesin hesap gideri 5 milyar 58 milyon lira olmuştur. 2025 yılı bütçesi için İletişim Başkanlığı’na 6 milyar 155 milyon lira ödenek tahsisi yapılmıştır. 2026 yılında İletişim Başkanlığı’nın bütçesi için 7 milyar 564 milyon lira ödenek öngörülmektedir” diye konuştu.

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bütçesi için 174 milyar 389 milyon lira ödenek öngörülüyor”

Yılmaz, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın İslam dininin inanç, ibadet ve ahlak esaslarına ilişkin doğru bilgilendirme yapmak, dini konularda rehberlik sağlamak, ibadet yerlerinin yönetimini yürütmek ve din istismarıyla mücadele etme amacıyla faaliyetlerini sürdürdüğünü dile getirdi. Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Başkanlık, dünyanın dört bir yanında yürüttüğü hizmetlerinin çeşitliliği ve niteliğiyle uluslararası alanda çok daha etkin bir kurum haline gelmiştir. Başkanlık, 2024-2025 umre döneminde, 600 bine yakın vatandaşımızın umre ibadetini usulüne uygun ve en iyi şartlarda yerine getirmesine imkan sağlamıştır. Hac ibadetinde sunmuş olduğu nitelikli hizmet sayesinde 2025 yılı haccında, her alanda en başarılı hac organizasyonu seçilerek en prestijli ödül olan ‘Elmas Ödül’ünü almaya hak kazanmıştır. Başkanlık tarafından sahih dini bilgiler, internet siteleri ve e-Devlet Kapısı gibi dijital platformlar aracılığıyla vatandaşlarımızla paylaşılmaktadır. Aynı zamanda vatandaşlarımız tarafından 2024-2025 yıllarında söz konusu platformlar üzerinden Başkanlığa yönlendirilen sorular cevaplandırılmıştır. Ayrıca ‘Alo 190 Dini Soruları Cevaplandırma Hattı’ üzerinden de bilgi talepleri karşılanmıştır.

Türkiye Diyanet Vakfı iş birliğiyle 149 ülkede insani ve sosyal yardım faaliyetleri sürdürülmektedir. ‘Kurbanını Paylaş, Kardeşinle Yakınlaş’ temasıyla vekalet yoluyla son 2 yılda 1,6 milyon hisse kurban kesimi ve dağıtımı yapılarak milyonlarca mazluma ve ihtiyaç sahibine destek olunmuştur. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 2024 yılı kesin hesap gideri 97 milyar 259 milyon liradır. 2025 yılı bütçesi için Diyanet İşleri Başkanlığı’na 130 milyar 119 milyon lira ödenek tahsisi yapılmıştır. 2026 yılında Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bütçesi için 174 milyar 389 milyon lira ödenek öngörülmektedir.”

Ülkemiz İHA ve SİHA teknolojisinde dünyanın önde gelen üç ülkesinden birisi

Dün tarihi bir gelişme yaşandığını, KIZILELMA insansız uçağının ASELSAN, TÜBİTAK ve diğer paydaşların yerli ve milli sistemlerle geliştirdiği mühimmatla havadan havaya atış yaptığını söyleyen Yılmaz, Savunma Sanayii Başkanlığı bütçesine ilişkin şunları kaydetti:

“2002 yılında, 56 firma ve 62 proje ile yürütülen, yaklaşık yüzde 80 dışa bağımlı savunma sanayi sektörü, günümüze gelindiğinde, 3 bin 500’den fazla firma ve bin 400’ün üzerinde proje ile yüzde 82 yerlilik oranına ulaşmıştır. Ayrıca savunma sanayimiz, yaklaşık 100 bin kişiye ulaşan nitelikli istihdam olanağı ile sürdürülebilir kalkınma hedeflerine önemli katkı sağlamaktadır. Ülkemiz İHA ve SİHA teknolojisinde dünyanın önde gelen üç ülkesinden birisidir. Elektronik harp alanında dünyada öncü olan ülkemiz, kendi savaş gemisini yapabilen 10 ülkeden birisidir.

Savunma sanayi sektörümüz, güvenlik ve dış politikada bağımsızlık açısından önem arz ederken aynı zamanda, katma değeri yüksek ekonomik büyüme ve sosyal refaha katkısı bakımından ülkemiz için önde gelen sektörlerdendir. 2002 yılında sadece 248 milyon dolar olan savunma ve havacılık ihracatı, 2024 yılında bir önceki yıla oranla yüzde 30’luk artışla 7,2 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Türk savunma ve havacılık sektörünün ihracat gelirleri 2025 yılının ilk dokuz ayında 6 milyar dolara ulaşmıştır. Türk savunma sanayi bugün geldiğimiz noktada, savunma sanayi ürünlerinin ihracatında dünya çapında 11’inci sıraya kadar yükselme başarısı göstermiştir.

İlk 100 Savunma Sanayii Kuruluşu listesinde bu sene de beş Türk şirketi yer almıştır. Savunma sanayinde elde ettiğimiz yetkinlikleri, sivil endüstrilere de aktarıyoruz. ASELSAN ve TÜRASAŞ iş birliğinde, Milli Elektrikli Tren Seti’nin üretimine başlanması ve demiryolu sinyalizasyon sistemleri ile hızlı tren alt sistemleri tedariki, kritik altyapılarda yerlileşmenin örneklerindendir. Yine ASELSAN, tamamen milli imkanlarla geliştirilen ilk Kalp Akciğer Makinesi ile sağlık sektörüne, İlk Yerli Tramvay Motoru ve Çekiş Sistemi Sözleşmesi ile raylı sistemler sektörüne güçlü bir giriş yapmıştır.

“Ülkemizin hava platformlarında bağımsız üretim yapma hedefi güçlendi”

Ülkemizin ilk milli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A, ilk test yayınını gerçekleştirmiş ve 42 derece doğu boylamındaki nihai görev yörüngesinde testlerini başarıyla tamamlamıştır. HÜRKUŞ-2’nin ilk test uçuşunu başarıyla tamamlaması ve HÜRJET’in 1.2 Mach hıza ulaşması, ülkemizin yeni nesil hava gücüne hazırlığının somut örnekleridir. ATAK ve GÖKBEY helikopterlerinin Jandarma envanterine girmesiyle birlikte operasyonel kapasite daha da artmış, ülkemizin hava platformlarında bağımsız üretim yapma hedefi güçlenmiştir.

Bayraktar TB3’ün MAM-T mühimmatıyla ilk atışında tam isabet sağlaması ve TCG Anadolu’ya yapay zeka desteğiyle gerçekleştirdiği tam otomatik kalkış-iniş testleri, insansız deniz-hava entegrasyonunda ulaştığımız seviyeyi göstermektedir. ANKA 3’ün TOLUN mühimmatıyla başarılı atış testi, AKSUNGUR’un yerli motor ve alt sistemlerinde 40 bin feet’e ulaşması ve yapay zeka destekli TB2T’nin kendi sınıfında irtifa rekoru kırması, ülkemizin insansız hava araçlarında teknoloji derinliğini artırmıştır. KIZILELMA’nın manevra ve mühimmat entegrasyon testleriyle muharip yeteneğini güçlendirmesi, AKINCI ve ANKA’nın farklı mühimmatlarla gerçekleştirdiği başarılı atışlarla birlikte değerlendirildiğinde, ülkemizin İHA alanındaki küresel konumunun daha da pekiştiği görülmektedir.”

“‘Çelik Kubbe’ 2025 yılında resmi olarak aktif edildi”

Yılmaz, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkanlığında toplanan Savunma Sanayi İcra Komitesi’nde “Çelik Kubbe” olarak adlandırılan Türkiye’nin yerli ve milli katmanlı hava savunma yeteneğini güçlendirecek stratejik kararlar alındığını söyledi. Yılmaz, “Bu kararlar, farklı algılayıcı ve silah sistemlerinden oluşan tüm yerli hava savunma sistemlerimizi, füze, radar, komuta kontrol, bütünleşik bir ağ yapısında birleştirecek bir ‘Sistemler Sistemi’ mimarisi kurulmasını öngörmektedir. Yapay zeka ile desteklenen bu ağ yapısı, ortak hava resmini gerçek zamanlı olarak oluşturacak ve operasyon merkezlerine en doğru kararı aldıracak bilgiyi anlık iletecektir. Bu kapsamda ‘Çelik Kubbe’ projesi, 2025 yılında resmi olarak aktif edilmiş, ilk olarak toplam 47 araçtan oluşan Çelik Kubbe sistemleri Sayın Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle düzenlenen törenle silahlı kuvvetlerimize teslim edilmiştir” dedi.

12’nci Kalkınma Planı dönemi sonunda savunma sanayi sektöründe 150 binin üzerinde çalışanla 26 milyar dolar ciroya ve 11 milyar dolar ihracata ulaşmayı hedeflediklerini belirten Yılmaz, “ Savunma Sanayii Başkanlığı’nın 2024 yılı kesin hesap gideri, 1 milyar 2 milyon lira olmuştur. 2025 yılı bütçesi için Savunma Sanayii Başkanlığı’na 1 milyar 138 milyon lira ödenek tahsisi yapılmıştır. 2026 yılında Savunma Sanayii Başkanlığı bütçesi için 1 milyar 547 milyon lira ödenek öngörülmektedir.Başkanlık için az önce ifade ettiğim ödenek, sadece idareye tahsis edilen ödenektir” ifadelerini kullandı.

“MİT terörün kalıcı olarak sona erdirilmesi yönünde izlenen devlet politikasında önemli görevler üstleniyor”

MİT’in terörle mücadele, dış istihbarat, istihbarata karşı koyma, teknik ve siber istihbarat alanlarında ürettiği bilginin devlet politikasına dönüşebilecek kalitede ve öngörüde olmasını esas aldığını söyleyen Yılmaz, şunları kaydetti:

“Teşkilat, uzun yıllardır PKK, FETÖ, DEAŞ, El Kaide ve DHKP/C gibi farklı ideolojilere ve dış desteğe sahip terör örgütleriyle eş zamanlı olarak mücadele etmekte olup, gelinen noktada terörün kalıcı olarak sona erdirilmesi yönünde izlenen devlet politikasında önemli ve kritik görevler üstlenmektedir. FETÖ’nün yurt içindeki hareket alanı, MİT’in güvenlik kurumlarıyla yürüttüğü müşterek başarılı çalışmalara bağlı olarak azaltılmıştır. Ayrıca MİT, dost ve kardeş ülkelere verdiği eğitimlerle tecrübe aktarımı da gerçekleştirmektedir. Yapay zekadan siber güvenliğe kadar teknik istihbaratı çok geniş bir perspektifle ele alan MİT, devletimizin sunduğu imkanlar nispetinde teknolojiden azami düzeyde faydalanarak teknik istihbarat ihtisas alanlarını gün geçtikçe çeşitlendirmekte ve geliştirmektedir. 2024 yılında MİT Başkanlığı’nın kesin hesap gideri 23 milyar 927 milyon lira olmuştur. 2025 yılı bütçesi için MİT Başkanlığı’na 28 milyar 896 milyon lira ödenek tahsisi yapılmıştır. 2026 yılında MİT Başkanlığı bütçesi için 39 milyar 496 milyon lira ödenek öngörülmektedir.”

Yılmaz, “Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği’nin 2024 yılı kesin hesap gideri 261 milyon lira olmuştur. 2025 yılı bütçesi için Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği’ne 381 milyon lira ödenek tahsisi yapılmıştır. 2026 yılında Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği bütçesi için 590 milyon lira ödenek öngörülmektedir” diye konuştu.

Kıbrıs Türkü kardeşlerimizin refahı için çalışmaya devam edeceğiz

KKTC’nin kalkınmasına destek olunmasını tarihi bir sorumluluk ve milli davanın bir parçası olarak gördüklerini vurgulayan Yılmaz, “Bu çerçevede, Kıbrıs meselesinin adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüme kavuşturulması ayrıca Kıbrıs Türkü’nün özden gelen hakları olan egemen eşitliğinin ve eşit uluslararası statüsünün uluslararası toplum tarafından tescil edilmesine ilişkin çalışmalarımızı sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı. Yılmaz, “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın vizyonuyla ve KKTC makamları ile yakın istişare içinde, KKTC’nin her alanda daha da gelişerek güçlenmesi, insanlık dışı izolasyonların ortadan kalkması ve Kıbrıs Türkü kardeşlerimizin refahı için çalışmaya devam edeceğiz” dedi.