(ANKARA) – “2024 KPSS’ye girip derece yapan ve ek atama bekleyen öğretmenler” adına konuşan Ayşegül Kara, “2024 KPSS’ye giren öğretmenler olarak, Cumhuriyetimizin 102. yılında, ülkemizin geleceği için görev bekliyoruz. Buradan bir kez daha sesleniyoruz: Milli Eğitim Bakanlığı’nı ve yetkilileri, öğretmenlerin sesi olmaya, öğrencilerin geleceğini korumaya çağırıyoruz” dedi. Öğretmenlere destek veren Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, “Bugün 500 bini aşan sayıda genç meslektaşımız, yani atanamayan öğretmenimiz var. Bu 500 bin kişilik birikmiş atama talebini mevcut atama politikalarıyla eritmek mümkün değildir” diye konuştu.
2024 KPSS’de yüksek puan almasına rağmen atanamayan binlerce öğretmen, Türkiye’nin dört bir yanından gelerek Ankara Ulus Meydanı’nda toplandı. Türk Eğitim-Sen’in de destek verdiği eylemde öğretmenler, ek atama taleplerini dile getirdi. Anahtar Parti Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Erel’de atama bekleyen öğretmenlere destek verdi.
“Cumhuriyetimizin 102. yılında, ülkemizin geleceği için görev bekliyoruz”
Öğretmenler adına konuşan Ayşegül Kara, 2024 KPSS’ye girip derece yapan ve ek atama bekleyen öğretmenler olarak toplandıklarını belirterek, şunları kaydetti:
“Bugün burada, öğretmenlik mesleğine gönül vermiş binlerce adayın ortak talebini bir kez daha dile getirmek için toplandık. Bizler, 2024 KPSS’ye emek vermiş, ülkesine hizmet etmek isteyen öğretmenleriz. Bu ülkenin her köşesinde bilgiyle, sevgiyle, umutla yeni nesilleri yetiştirmek için bekliyoruz. Eğitim, bir ülkenin geleceğini şekillendiren en önemli unsurdur. Ancak bugün eğitim sistemimiz, kadro bekleyen on binlerce öğretmenin yokluğunda ciddi bir yük taşımaktadır. Sınıflar kalabalık, öğrenciler öğretmensiz, umutlar ise yarım kalmıştır. Bizler, ne bir ayrıcalık ne de bir lütuf istiyoruz. Talebimiz, adaletin, emeğin ve eşitliğin gereği olan ek atamanın yapılmasıdır. 2024 KPSS’ye giren öğretmenler olarak, Cumhuriyetimizin 102. yılında, ülkemizin geleceği için görev bekliyoruz. Buradan bir kez daha sesleniyoruz: Milli Eğitim Bakanlığı’nı ve yetkilileri, öğretmenlerin sesi olmaya, öğrencilerin geleceğini korumaya çağırıyoruz. Türk Eğitim-Sen Genel Başkanımızın da bugün aramızda bulunması, bu mücadelenin sadece bir grubun değil, tüm eğitim camiasının ortak talebi olduğunu göstermektedir. Eğitimde adalet, atamada hakkaniyet istiyoruz. Bugün buradayız, çünkü bu ülkenin çocukları için sorumluluk duyuyoruz. Ve inanıyoruz: Birlik olursak, başarırız.”
“Çocuklarına verdiğimiz sözleri tutumamanın derin acısını yaşıyoruz”
2024 KPSS’ye girip derece yapan ve ek atama bekleyen bir öğretmenin kızı Gökçe ise yaptığı konuşmada annesinin kendisine ayırması gereken zamandan feragat ettiğini belirterek Cumhurbaşkanın Recep Tayyip Erdoğan’dan atama müjdesi beklediklerini söyledi. Ayrıca MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye de bir mektup yazdığını belirten Gökçe, mektubu ulaştırması için Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan’a verdi. Gökçe’nin annesi Esra öğretmen ise göz yaşlarını tutamadığı konuşmasında, “Emeklerimizin karşılığını alamamanın, çocuklarına verdiğimiz sözleri tutumamanın derin acısını yaşıyoruz. Kızıma ‘Bitti annecik, başardım’ dediğim o an hayatımın en gururlu anıydı. Ama şimdi o günü hatırladığımda yaşadığım tek duygu mahçubiyet. Minicik çocuklarımız bizimle birlikte bu süreci yaşadı” dedi.
“Emek veren bu gençlere hak ettikleri kadroların verilmemesi büyük bir haksızlıktır”
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan ise yaptığı konuşmada, özetle şunları kaydetti:
“On binlerce öğretmen adayı yüksek puanlar aldı ancak buna rağmen ataması yapılmadı. Bizler başarısız değiliz; sadece ataması yapılmamış öğretmenleriz. 23 yıllık AK Parti iktidarı, eğitim alanında en az atama yapılan yıllarından biri olarak hafızalarda yerini aldı. Bazı branşlarda neredeyse hiç atama yapılmadı. Emek veren bu gençlere hak ettikleri kadroların verilmemesi büyük bir haksızlıktır. Sadece 24 ilde bile ücretli öğretmen sayısı 22 bin 552’ye ulaşmış durumda. Ülke genelinde ise bu sayı 86 bin 142’ye çıkıyor. Bu tablo, eğitimde ciddi bir öğretmen açığı olduğunu açıkça gösteriyor. En azından ücretli öğretmen çalıştırılmasına gerek kalmayacak şekilde kadrolu öğretmen atamalarının yapılması gerekiyor. Ancak açıklanan 15 bin kişilik kontenjan, bırakın öğretmen ihtiyacını karşılamayı, bu yıl emekli olacak öğretmenlerin yerini dahi doldurmaktan uzaktır. Dolayısıyla 15 bin atama sayısını asla yeterli görmüyoruz. Daha adil, dengeli ve ihtiyaca uygun bir öğretmen ataması yapılması gerektiğini bir kez daha vurguluyoruz.
Eğitimi ayakta tutacak, geleceğe taşıyacak olan da yine öğretmenlerdir. Bu nedenle öğretmen atamaları bir tercih değil, bir zorunluluktur. Öğretmen atamalarının yalnızca plansız ve rastgele yapılması kabul edilemez. Kontenjanlar belirlenirken uzun vadeli bir planlama yapılmalı, geleceğe yönelik ihtiyaçlar göz önünde bulundurulmalıdır. Bu ülkenin nüfus artış oranı bellidir ve buna göre öğretmen ihtiyacı öngörülmelidir. Milli Eğitim Bakanlığı ve YÖK, branş bazında önümüzdeki 10, hatta 20 yıl içinde kaç öğretmene ihtiyaç duyulacağını hesaplayarak kontenjanları belirlemelidir.”
Geylan, yaklaşan 24 Kasım Öğretmenler Günü öncesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a çağrıda bulunarak öğretmenler için müjdeli bir haberin bir an önce verilmesini talep etti.
“Atanamayan her öğretmen, bir okulun tamamlanmamış bir hikâyesidir”
Anahar Parti Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Erel ise özetle şunları kaydetti:
“Öğretmen adaylarımız yıllarca çalıştılar. Gecelerini gündüzlerine kattılar, sınavdan sınava koşup güçlerinin yettiği her şeyi ortaya koydular. Ama bir şey daha yaptılar: Asla vazgeçmediler. Çünkü onların hayali, sadece bir meslek sahibi olmak değil; bu ülkenin evlatlarına ışık olabilmekti. Bugün hâlâ on binlerce öğretmen açığının bulunduğu bir eğitim sisteminde, öğretmenlerimizin atanmayı beklemesi yalnızca bir eksiklik değil; aynı zamanda giderilmesi gereken büyük bir adalet talebidir. Atanamayan her öğretmen, aslında bir sınıfta eksik kalan bir nefes; bir çocuğun cevaplanmamış bir sorusu; bir okulun tamamlanmamış bir hikayesidir. Buradan yetkililerimize sesleniyoruz: Bu gençlerin sesi olun. Emeklerini görün. Ek atama, yalnızca bir kadro meselesi değil; eğitimimize duyulan saygının, geleceğimize verilen değerin bir göstergesidir. Bugün yapılacak bir ek atama, yarın ülkemizin dört bir yanında binlerce çocuğun kaderine dokunacaktır. Bu genç öğretmenlerin elleri boş değil; hepsinin avuçlarında ülkenin geleceği var. Onlara kapıyı açmak, bu ülkenin yarınlarına sahip çıkmak demektir. Başta sayın cumhurbaşkanı milli eğitim Bakanı bu gençlerin feryatına çığlığa kulak vererek en azından emekli olan öğretmenlerle ücretli öğretmenlerin yerine en kısa zamanda tam yapılmalıdır.”

