Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Saadet Partisi Genel Başkanı Arıkan: “Uyuşturucuyla mücadele etmenin yolu bataklığı kurutmaktır”

Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, İzmir’de gençlerle düzenlenen “Bir Derdim Var” buluşmasında gençlerin sorularını yanıtladı. Arıkan, “Uyuşturucuyla mücadele etmenin yolu bataklığı kurutmaktır. Biz okul önlerinde operasyon yaparak, kıraathane köşelerinde operasyon yaparak uyuşturucu satıcılarının fişini çekemeyiz. Bunun baronlarına gitmemiz gerekiyor. Yurt dışından gelen ağı çözerek, o baronları çözmek lazım. Ama onu çözmeye kalktığında da önemli siyasilerle o baronların fotoğraflarını görüyorsunuz ve adalet mekanizmasının işlemediğini görüyorsunuz” dedi.

Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, İzmir’de gençlerle düzenlenen “Bir

 

(İZMİR) – Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, İzmir’de gençlerle düzenlenen “Bir Derdim Var” buluşmasında gençlerin sorularını yanıtladı. Arıkan, “Uyuşturucuyla mücadele etmenin yolu bataklığı kurutmaktır. Biz okul önlerinde operasyon yaparak, kıraathane köşelerinde operasyon yaparak uyuşturucu satıcılarının fişini çekemeyiz. Bunun baronlarına gitmemiz gerekiyor. Yurt dışından gelen ağı çözerek, o baronları çözmek lazım. Ama onu çözmeye kalktığında da önemli siyasilerle o baronların fotoğraflarını görüyorsunuz ve adalet mekanizmasının işlemediğini görüyorsunuz” dedi.

Mahmut Arıkan, Kültürpark’ta düzenlenen etkinlikte, gençlerle bir araya geldi ve uyuşturucuyla mücadeleden adalet sistemine, ekonomiden gençlerin sorunlarına kadar birçok konuda değerlendirmelerde bulundu.

Uyuşturucuyla mücadelenin yalnızca küçük çaplı operasyonlarla başarılamayacağını söyleyen Arıkan, “Uyuşturucuyla mücadele etmenin yolu bataklığı kurutmaktır. Biz okul önlerinde operasyon yaparak, kıraathane köşelerinde operasyon yaparak uyuşturucu satıcılarının fişini çekemeyiz. Bunun baronlarına gitmemiz gerekiyor. Yurt dışından gelen ağı çözerek, o baronları çözmek lazım. Ama onu çözmeye kalktığında da önemli siyasilerle o baronların fotoğraflarını görüyorsunuz ve adalet mekanizmasının işlemediğini görüyorsunuz. Problemin kaynağı burada yatıyor” ifadelerini kullandı.

Türkiye’deki uyuşturucu satışına değinen Arıkan, “Geçen yıllarda tüm Avrupa’da yakalanan sentetik uyuşturucunun yüzde 81’i Türkiye’de yakalanmış. Metamfetaminin bir yılda Türkiye’deki satış oranları yüzde 375 artmış. Çok zor şeyler değil. Biz Saadet Partisi olarak bundan sonraki dönemde Türkiye gündeminde en fazla tutacağımız konu bu uyuşturucu meselesi olacak. Madde bağımlılığı olacak. Yoksa gidişat çok kötü” dedi.

Gençlerin madde bağımlılığına yönelmesini önleyecek sosyal politikaların önemine dikkat çeken Arıkan, “Biz iktidara geldiğimizde yapacağımız işlerin biri de o illete ulaşma kanallarını kesmek olacak. Operasyonlar yapmak demiyorum; o genç oraya niye gidiyor, hangi tuzaklara düşürülüyor, hangi argümanlarla o bataklığa saplanıyor, onların tespitini yaparak o kanalları kapatmak olacak” diye konuştu.

“Kadına yönelik cinayetlerde en ağır ceza idamsa, idam”

Adalet sistemindeki aksaklıkların cezasızlığa yol açtığını söyleyen Arıkan, “Kadına cinayet, kadına şiddet konusunda en ağır ceza neyse bunun uygulanması idamsa idam ama Türkiye’de adalet mekanizması doğru işlemediği için, idam kararını verecek olanlar kendine güvenemiyorlar. Niye? Yanlışlıkla adam asma ihtimalleri var” ifadelerini kullandı.

Cezasızlık kültürünün tehlikeli boyutlara ulaştığını vurgulayan Arıkan şöyle devam etti:

“Cezasızlık Türkiye’de bir sistem olmaya başladı. Alıyorlar, birkaç sene sonra bırakıyorlar, tekrar cinayet işliyorlar. Geçen Balıkesir’de hep beraber gördük. Adam bir gecede katliam yaptı. Neler yapmış? İki sefer cezaevinden kaçmış. Bu cezaevinden kaçan vatandaşı biz aylarca bulamamışız. Uydudan benim şuradaki ayakkabı numarama kadar biliyorsunuz ama cezaevinden kaçan adamı bulamıyorsunuz. Bu nasıl bir beceriksizlik, nasıl bir iş bilmezlik? Kadına şiddet de, cinayet de en ağır şekilde cezalandırılmalı.”

Arıkan, af tartışmalarına da değinerek, “Devletin cezaları affetme yetkisi yoktur. Affetme yetkisi olan mağdur kişidir. Bir kişiyi öldürmüş, sen o öldüren kişinin cezasını devlet tarafından affediyorsun. Bu da sağlıklı bir sistem değil. Affedecek olan kişi o işin mağduru olmalıdır” dedi.

“Enflasyon yüzde 30’sa üç liralık su niye 20 lira oluyor?”

Arıkan, etkinlik sırasında 12 yaşındaki bir çocuğun pet şişe su fiyatınının 3 liradan 20 liraya çıkmasına ilişkin sorusunu yanıtladı. Ekonomik krizin toplumun her kesimini etkilediğini ifade eden Arıkan, “Çok kıymetli bir soru. Türkiye’nin röntgenini çekti, 12 yaşında olmasına rağmen. Herkesin aldığı sıradan bir su… Her gün alıyoruz. 3 liralık su çok kısa bir sürede 20 liraya çıktı. Bu sadece suyun örneği. Ne alıyorsak arttı ama Mehmet Şimşek çıkıyor, ‘Enflasyon yüzde 30’ diyor. Bu nasıl iş? Enflasyon yüzde 30’sa üç liralık su niye 20 lira oluyor?” şeklinde konuştu.

Ekonominin düzeltilmemesi halinde yaşam maliyetlerinin hızla artacağına işaret eden Arıkan, “Bugün Türkiye’de ekonomiyi düzeltmediğimiz müddetçe, bugün 20 liraya alıyorsun da bir ay sonra 25’e, altı ay sonra 30 liraya alma ihtimali çok yüksek. Bunun için bu bozuk olan düzeni bizim değiştirmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.

“Benim derdim Türkiye’nin derdi”

Gençlerin “Sizin bir derdiniz var mı?” sorusuna da yanıt veren Arıkan, “Genel Başkanlık görevini alalı 11 ay oldu. Bir gazeteci arkadaş, ‘Saadet Partisi’nin ilk kez siyah saçlı bir genel başkanı oldu’ demişti. 11 ayda saçlarım ağarmaya başladı. Türkiye’nin dertleri benim de saçlarımı ağartmaya başladı. Bunu bir şikayet anlamında söylemiyorum elhamdülillah. Benim derdim Türkiye’nin derdi, gençlerin, kadınların derdi, insanların derdi” dedi.

Mahmut Arıkan, Saadet Partisi’nin tüm vatandaşların sorunlarına çözüm üretmek için çalıştığını dile getirerek, şöyle konuştu:

“Saadet Partisi olarak herkesin derdiyle dertlenecek bir siyasi hareketiz. Sadece Saadet Partililerin mutluluğu için değil; AK Partilisi, MHP’lisi, CHP’lisi, İYİ Partilisi, DEM Partilisi… Herkesin sıkıntılarını gidermek için gayret gösteriyoruz, mücadele veriyoruz. Gece demiyoruz, gündüz demiyoruz, yollardayız, sahalardayız. Tek derdimiz bu problemleri çözebilmek. Gazze’nin, Filistin’in özgür olduğu bir coğrafyayı görebilmek. Trump’ın bizlerle alay etmediği toplantıları organize; kendi ayaklarımızın üzerinde durma kabiliyetine sahip olabileceğimiz bir Türkiye’yi inşa edebilmek. İzmir’in sokaklarında uyuşturucu kullanan gençlerin değil, etrafa gülücük dağıtan gençlerin dolaşabildiği, bugün okula giden çocukların servis kullanmak zorunda kalmadığı, sokakların güvenli hale bir Türkiye’yi inşa etmeye çalışıyoruz, gayret gösteriyoruz.”