Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

İBB iddianamesi tamamlandı… “Örgütün amacı, CHP’yi ele geçirmek ve İmamoğlu’nu Cumhurbaşkanı yapmak”

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP’nin cumhurbaşkanı adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkındaki yaklaşık 3 bin 900 sayfalık iddianameyi 237 gün sonra tamamlayarak mahkemeye sundu. İddianamede, “Ekrem İmamoğlu’nun liderliğini yaptığı iddia edilen örgütün ilk eylem tarihinin 2015, örgütün eylemini gerçekleştirdiği yerin de örgütün ilk yapılanmaya başladığı Beylikdüzü ilçesi olduğu” kaydedildi. Örgütün temel felsefesinin, CHP’yi ele geçirmek ve Ekrem İmamoğlu’nu Cumhurbaşkanı adayı yapmak olduğu aktarıldı. İmamoğlu hakkında, çevreyi kasten kirletmekten, ihaleye fesat karıştırmaya, çıkar amaçlı örgüt kurmaktan dolandırıcılığa kadar çeşitli suçlardan 2 bin 430 yıla kadar hapis cezası istendi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP'nin cumhurbaşkanı adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye

(İSTANBUL) – İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP’nin cumhurbaşkanı adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkındaki yaklaşık 3 bin 900 sayfalık iddianameyi 237 gün sonra tamamlayarak mahkemeye sundu. İddianamede, “Ekrem İmamoğlu’nun liderliğini yaptığı iddia edilen örgütün ilk eylem tarihinin 2015, örgütün eylemini gerçekleştirdiği yerin de örgütün ilk yapılanmaya başladığı Beylikdüzü ilçesi olduğu” kaydedildi. Örgütün temel felsefesinin, CHP’yi ele geçirmek ve Ekrem İmamoğlu’nu Cumhurbaşkanı adayı yapmak olduğu aktarıldı. İmamoğlu hakkında, çevreyi kasten kirletmekten, ihaleye fesat karıştırmaya, çıkar amaçlı örgüt kurmaktan dolandırıcılığa kadar çeşitli suçlardan 2 bin 430 yıla kadar hapis cezası istendi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 237 gün sonra mahkemeye sunulan iddianamede, “Ekrem İmamoğlu’nun liderliğini yaptığı suç örgütünün yöneticiliğini şüpheliler Murat Ongun, Ertan Yıldız, Fatih Keleş, Adem Soytekin, Murat Gülibrahimoğlu ve Hüseyin Gün’ün yaptığı” öne sürüldü.

Toplam 407 şüphelinin yer aldığı iddianamede, örgüt üyesi Tuncay Yılmaz, Mehmet Murat Çalık, Resul Emrah Şahan, Yakup Öner, Mustafa Akın, Yiğit Oğuz Duman, Cevat Kaya, Seza Büyükçulha ve Mehmet Pehlivan gibi arasında herhangi bir örgüt yöneticisi olmaksızın doğrudan örgüt liderine bağlı hareket edip liderden aldıkları emir ve talimatları yerine getirdikleri savunuldu.

İddianamede, haksız kazanç temin etme amacıyla bir araya gelen örgütün lider, yönetici ve üyelerinin bu eylemlerinin gerçekleştirilmesi ve elde edilen haksız kazancın örgüt içerisinde paylaşılması sürecinin tamamen belirli bir iş bölümü içerisinde yürüttükleri öne sürüldü.

“Kendi öz yapılanmalarını oluşturarak iç örgütlenmelerini sağlamayı amaçladıkları…”

Çıkar amaçlı kurulduğu iddia edilen örgütün lider, yönetici ya da üyelerinin her ne kadar bir kısmının kamuda görevli olduğu görülmüş ise de örgütteki hiyerarşik yapı ile şüphelilerin kamudaki görev ve sorumluluğu arasında doğrudan illiyet bağının bulunmadığı aktarılan iddianamede, “Şüphelilerin görev yaptıkları kamu kurumunun içerisinde kendi öz yapılanmalarını oluşturarak iç örgütlenmelerini sağlamayı amaçladıkları, bu nedenle örgüt lideri dahil olmak üzere örgüt içerisindeki hiyerarşik silsilede yer alan şüphelilerin kamudaki görevleri ile kurmuş oldukları sistemin birbiriyle karıştırılmaması gerekmektedir. Bunun en somut örneği, örgüt içerisindeki hiyerarşik silsilede yönetici ya da üye konumunda bulunup da kamuda görevli olmayan örgüt mensuplarının, İBB’de ya da bağlı iştiraklerinde görevli olan kamu personellerine emir ve talimatlar vermesidir” denildi.

İddianamade örgütün ilk eylem tarihinin “2015”, örgütün ilk eylemi gerçekleştirdiği yerin de örgütün ilk yapılanmaya başladığı Beylikdüzü ilçesi olduğu belirtildi.

Otel kameralarının kapatılması “örgütün gizlilik unsuru” sayıldı

Örgüt üyesi şüphelilerin görüşmelerini gizliliğe riayet edecek şeklilde yaptıkları öne sürülen iddianamede, akıllı telefon kullanmama, yeni bilgisayarlar alma, buluşmaların kamu binaları dışında yapılması, kamera kayıtlarının engellenmesi gibi eylemlerin gizlilik için yapıldığı iddia edildi.

Ekrem İmamoğlu’nun toplantı yaptığı bir oteldeki kamera görüntülerine yer verilen iddianamede, otelin güvenlik kameralarının kapatılmasının “kamuya açık bir alana ait olan bir otelin girişinin görüntülerinin kapatılması ve sinyal kesici cihazların alana getirilerek kullanılmasının örgütsel bir davranışın tezahürü olduğu ve suç teşkil ettiği” savunuldu. Bu uygulamanın ayrıca örgüt mensuplarının deşifre olmaması, sistemin işleyişine sekte vurulmaması, suç delillerinin gizlenmesi gibi durumlardan ötürü örgütün “Gizlilik” unsuru kapsamında kaldığı yorumu yapıldı.

“Örgütün amacı İmamoğlu’nu Cumhurbaşkanı yapmak”

Örgütün asıl ve ilk amacının maddi zenginleşme, ikinci amacının elde edilen maddi sermaye ile CHP’nin ele geçirilmesi olduğu belirtilen iddianamede, şunlar kaydedildi:

“Bu amaç doğrultusunda şüpheli Ekrem İmamoğlu’nun Beylikdüzü Belediye Başkanlığı’ndan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak değişimi içeren yıl olan 2019 yılında gerçekleşen ancak basın ve yayın organlarına 2024 yılı içerisinde ‘Para Kuleleri’ olarak yansıyan görüntülerden yola çıkarak örgüt liderinin o dönem mensubu bulunduğu partisinin genel başkanı ya da il başkanı gibi vasıflarının olmamasına rağmen İstanbul İl Başkanlığı binasının satın alınmasını sürecini organize eden kişi olduğu ve o dönemden itibaren parti içerisindeki insanların kendi himayesine sokulmaya çalışılarak öncelikle bağlı bulunduğu partide tek söz sahibi kişi olmayı ve partisini ele geçirmeyi hedeflediği, sonraki hedef olan üçüncü amacın ise gerçekleşecek Cumhurbaşkanlığı seçimleri için partisinin Cumhurbaşkanı Adaylığı olduğu anlaşılmaktadır.

Şüpheli Ekrem İmamoğlu tarafından kurulan ve yönetilen çıkar amaçlı suç örgütünün temel felsefesi, elde ettiği suç gelirlerini kişisel zenginleşme aracı ve siyasetin finansmanı için kullanmak olup örgütün siyasetin finansmanı ile amaçladığı örgüt lideri Ekrem İmamoğlu’nu Beylikdüzü Belediye Başkanlığından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına taşımak, Cumhuriyet Halk Partisini ele geçirmek, elde ettikleri bu suç gelirleri ve bu suretle ele geçirdikleri siyasi güç ile örgüt lideri Ekrem İmamoğlu’nu Cumhurbaşkanı adayı yapmak olduğu tespit edilmiştir.”

“Ahtapotun kolları” vurgusu

İddianamede, örgütün eylemlerinin “ahtapotun kolları gibi” İstanbul ili geneline yayıldığı dört ayrı yerde vurgulandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ekrem İmamoğlu operasyonlarına ilişkin “ahtapotun kolları” benzetmesini ilk olarak 25 Mayıs günü yapmıştı. Erdoğan tarafından kullanılan bu ifadenin, iddianamede yer alması dikkati çekti.

Çevreyi kasten kirletmekten, ihaleye fesat karıştırmaya, çıkar amaçlı örgüt kurmaktan dolandırıcılığa…

İddianamede, Ekrem İmamoğlu hakkında, “suç işlemek amacıyla örgüt kurma”, “rüşvet” (12 kez), “suç gelirlerinin aklanması” (7 kez), “kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık” (7 kez) suçlarından, suç örgütünün kurucusu ve lideri olması dolayısıyla 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 220/5’inci maddesi uyarınca örgütün faaliyeti çerçevesinde örgüt mensupları tarafından işlenen ‘kişisel verilerin kaydedilmesi” (2 kez), “kişisel verileri ele geçirme ve yayma” (2 kez), “suç delilerini gizleme” (4 kez), “haberleşmenin engellenmesi”, “kamu malına zara verme”, “rüşvet alma” (47 kez), “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma”, “irtikap” (9 kez), “kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık” (39 kez), “suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama” (4 kez), “ihaleye fesat karıştırma” (70 kez), “çevrenin kasten kirletilmesi”, “Vergi Usul Kanunu’na muhalefet”, “Orman Kanunu’na Muhalefet, Maden Kanunu’na muhalefet” suçlarından olmak üzere toplamda iddianameye konu 142 eylemle ilgili cezalandırma talep edildi. İmamoğlu’nun, bu suçlardan 2 bin 430 yıla kadar hapsi istendi.

İddianamede, “şüphelilerin kasten işlemiş oldukları suçlar nedeniyle belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına, gözaltında ve tutuklulukta geçirdikleri süreleri kendilerine verilecek cezadan mahsubuna, şüphelilerden Ekrem İmamoğlu, Fatih Keleş, Murat Ongun, Ertan Yıldız, Adem Soytekin, Murat Gülibrahimoğlu, Emrah Bağdatlı, Hüseyin Köksal, Mustafa Nihat Sütlaş, Tuncay Yılmaz, Ömür Yılmaz, Murat Kapki, Fatoş Pınar Türker, Hakan Karanis, Serhat Kapki, Vedat Şahin, Necati Özkan, Eyüp Subaşı, Gülşah Subaşı, Ahmet Köksal, Alihan Aydın, Alper Aydın, Alperen Aydın, Ali Kurt, Serpil Kadıoğlu, Sarp Yalçınkaya, Seza Büyükçulha, Ali Nuhoğlu, Berat Çağrı Kapki, Elif Kapki, Yiğit Çam, Baran Gönül, Hasan İmamoğlu, Zeynep Ayten Gözdem Ongun, İbrahim Bülbüllü ve Mehmet Selim İmamoğlu’na ait İstanbul Sulh Ceza Hakimlikleri kararlarıyla el konulan, suçtan elde ettikleri haksız kazanç ve suçta kullandıkları şirketlerin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 54 ve 55’inci maddeleri uyarınca müsaderelerine karar verilmesi” de talep edildi.