Haber: Oktay YILDIRIM – Kamera: Umut Emre GÖKBULUT
(İSTANBUL) – Tahliye edilen Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, “Bir kızgınlığa, bir öfkeye kapılmadan hedeflerimizi netleştirip onlara ulaştıracak projelerimizi ortaya koyup ona göre de kadrolar oluşturarak yolumuza devam edeceğiz ve hep beraber bunu başaracağız inşallah” dedi.
Tahliye edilen ve yerine kayyum atanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer Esenyurt İlçe Başkanlığı’nda partililerle bir araya geldi. Özer konuşmasının sonrasında CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile bir araya gelmek üzere CHP Esenyurt İlçe Binasından ayrıldı. Özer, ANKA Haber Ajansı’na yaptıı açıklamada, şunları söyledi:
“Bu süreçte ülkemizin hukuka dönmesi gerektiğini bu bunun altını çiziyorum çünkü Anayasamızın 2. maddesinde Türkiye Cumhuriyeti’nin insan haklarına saygılı laik demokratik sosyal bir hukuk devleti olduğu yazar bu çok önemli bir ilkedir. Dolayısıyla bizim bu süreçte en çok ihtiyacımızın olduğu şey hukuktur. İkinci olarak da bir barış sürecinde geçiyoruz. Bu barış sürecinin de bir onurlu bir biçimde gerçekleşmesi ve kalıcılaşması önemli bu Türkiye’nin gelişmesine büyük katkılar sağlayacak. Üçüncü olarak da demokrasi bütün kurum ve kurallarıyla işletilmesi gerekiyor. Bu nedenle de hep birlikte el ele vererek bu mücadelenin sürdürüp başa götürmesi için elimizden geleni yapmamız lazım. Bir kızgınlığa, bir öfkeye kapılmadan hedeflerimizi netleştirip onlara ulaştıracak projelerimizi ortaya koyup ona göre de kadrolar oluşturarak yolumuza devam edeceğiz ve hep beraber bunu başaracağız inşallah.”
Seraf Özer: “Sonuna kadar hak, hukuk, adalet diyorum ille de barış, ille de kardeşlik diyorum”
Ahmet Özer’in avukat kızı Seraf Özer, de babasının tahliye edilmesini şöyle değerlendirdi:
“Ben tabii babamdan sonra lafı çok uzatmayayım. Elbette çok mutluyum ama babamın dediği gibi gerçekten buruk bir mutluluk yaşıyoruz. Buradan özellikle şunu belirtmek isterim. Çok sevgili Sayın Dilek İmamoğlu’yla biz bu süreçte sevincimizi de mutluluğumuzu da endişemizi de kaygımızı da hep daima birlikte kucakladık. Çünkü biliyorum ki mutluluk paylaşıldıkça acılar ise bölüşüldükçe azalır. Mutluluk ise paylaşıldıkça artar. Biz bu süreçte böyle bir yol arkadaşlığı yaptık. Benim babam için verdiğim mücadeleyi içeride haksız, hukuksuz yere tutsak edilen tüm yol arkadaşlarımız için vermeye de devam edeceğime bilmenizi isterim. Çünkü ben Ahmet Özer’in yetiştirdiği bir kız olarak pusulam daima hukuktur. Dilek Hanım nasıl bugüne kadar daima sevincimde de mutluluğumda da acımda da yanımda olduysa biz siyaset üstü bir dayanışma gösterdik. Bu dayanışmayı sürdürmeye devam edeceğiz. Ve ben kesinlikle cezaevindeki yol arkadaşlarımızı yalnız bırakmıyor olacağım. Bu anlamda sonuna kadar hak, hukuk, adalet diyorum ille de barış diyorum ille de kardeşlik diyorum”

