Haber: Erva GÜN – Ogün AKKAYA
(TBMM) – CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, Kocaeli’nin Dilovası ilçesinde meydana gelen yangına dikkat çekerek Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın istifa etmesi gerektiğini söyledi. Bakırlıoğlu, “Dilovası’nda üç tane çocuk vefat etti, üç tane de kadın, üç tane anne. Size göre madencinin madende ölmesi veyahut da bu kadınların, bu çocukların merdiven altı kaçak iş yerlerinde can vermesi fıtrat olabilir. Anlıyoruz ki bakanlarımızın da, anlayışınızın da fıtratında istifa müessesesi yok” ifadesini kullandı.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın 2026 yılı bütçesi ve kesin hesap görüşmeleri için toplandı.
DEM Parti Milletvekili Adalet Kaya, bütçe görüşmelerinde yaptığı konuşmada, konuşmasının başında Kocaeli’deki parfüm fabrikası yangınında hayatını kaybeden yurttaşlara rahmet, yaralanan işçilere acil şifa diledi. Yangında yaşanan ölümlerin “iş cinayeti” olduğunu vurgulayan Kaya, “Yönetmeliğe uygun olmayan, kız çocuklarının 200 liraya güvencesiz çalıştırıldığı, CİMER’e şikayet edilen bu depo, sahibi eski belediye başkanının akrabası diye denetlenmiyorsa bunun adı kaza değil, kader değil, düpedüz iş cinayetidir” dedi.
Kaya, özellikle kadın emeğinin yoğun olduğu tekstil ve hazır giyim sektörlerinde çalışanların en ağır güvencesizlik koşullarına maruz kaldığını söyledi. Kadınların düşük ücret, uzun çalışma saatleri ve şiddet tehdidi altında çalıştığını belirten Kaya, “Maalesef kadın istihdamı, esneklik, aile ve iş yaşamının uyumlulaştırılması derken ortaya çıkan düzende kadınlar ölümle burun buruna çalışıyor. Emekçilerin hayatı bu kadar ucuz değil” dedi.
“Kadınlar regl dönemini patronuna söylemek zorunda mı?”
Kaya, bazı işyerlerinde kadınların temel ihtiyaçlarına bile kısıtlama getirildiğini söyleyerek, “Tuvalete gitmeye sınır getirmek, izne bağlamak ne demek Sayın Bakan? Kadınlar regl dönemini, tuvalete gitme ihtiyacını patronuna söylemek zorunda mı? Bunu açıklamaktan utandığı için işi bırakan kadınlar var” dedi.
“Kadın emeği korunmuyor, sömürü düzeni sürüyor”
Kaya, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın bütçesinde kadın emeğini korumaya dönük güçlü bir politika göremediklerini belirterek, “Bakanlık sendikaların emek alanına dair yayınladığı raporları dikkatle inceliyor mu? Kadınların bu denli ağır sömürü, şiddet ve baskı altında tutulmasına karşı bütçenizde ne tür etkin ve caydırıcı denetim mekanizmaları için kaynak ayırdınız?” diye sordu.
Özlale: OECD verilerine göre Türkiye’de bir kadının ev ve bakım işlerine harcadığı sürenin, bir erkeğin 5,2 katı
CHP İzmir Milletvekili Ümit Özlale ise bütçe görüşmeleri sırasında yaptığı konuşmada, Türkiye’de kadın istihdamı, asgari ücret ve emeklilik sistemindeki sorunlara dikkat çekti. Özlale, Türkiye nüfusunun üçte birinin çalıştığını, bu kesimin yaklaşık yarısının asgari ücretle geçindiğini belirterek, “Asgari ücret açlık sınırının altında” dedi.
Özlale, Türkiye’de iş yaratamamanın temel sorunlardan biri olduğunu vurguladı ve “Çalışan sayımızın aktif iş gücü oranını dünya ortalamasına getirmemiz için 1,1 milyon erkeğe ve 4,9 milyon kadına iş yaratmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı. Kadın istihdamının artırılması gerektiğine de dikkat çeken Özlale, OECD verilerine göre Türkiye’de bir kadının ev ve bakım işlerine harcadığı sürenin, bir erkeğin 5,2 katı olduğunu kaydetti.
Özlale, “Kadın bir yandan iş gücüne katılıp kendisinin hak ettiği bir işi ve ücreti almayı sağlarken, öbür tarafta da ücretsiz bakım ve ev işleri nedeniyle cinsiyet ayrımcılığına karşı karşıya kalıyor” dedi. Özlale, bakım ekonomisi ve hizmet sektöründe kadın istihdamının artırılması gerektiğini vurguladı.
Türkiye’deki vasıflı iş oranlarına da değinen Özlale, “Bizdeki işlerin yüzde 24,7’si vasıflı, Avrupa Birliği’nin yüzde 44,6’sı vasıflı. Bu durum, yüksek vasıflı işlerin yeterince yaratılmadığını gösteriyor” dedi. Yüksek vasıflı işler için ücretlerin de düşük olduğunu belirten Özlale, asgari ücretin temel problem olmadığını, temel sorunun ücretler olduğunu ifade etti. Emeklilik sistemi ve sosyal güvenlik konularına da değinen Özlale, Türkiye’nin 49 ülke arasında sürdürülebilirlik açısından 47. sırada olduğunu belirtti. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun geçmişte yaşanan sorunlarını hatırlatan Özlale, çalışan sayısının artırılması ve iyi işlerin yaratılması gerektiğini söyledi.
Özlale, tekstil ve hazır giyim sektöründe çalışan işçilerin işsiz kaldığını ve bu sektörde yapısal dönüşüm ile ilgili herhangi bir adımın atılmadığını kaydetti. İş kazaları ve çocuk işçiliğine de dikkat çeken Özlale, Türkiye’nin çalışmak için dünyada en kötü 10 ülke arasında yer aldığını belirtti. Özlale, “Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu ITUC’nin Küresel Haklar Endeksi’ne göre Türkiye uzun yıllardır dünyada çalışmak için en kötü 10 ülke arasında. Yani biz bir yandan söylüyorsunuz ya Avrupa’nın en büyük 4. ekonomisiyiz, dünyanın ilk 10 ekonomisi dediğin, ama Küresel Haklar Endeksi hala Türkiye’nin yıllardan beri dünyada çalışmak için en kötü 10 ülke arasında olduğunu söylüyor.” ifadelerini kullandı.
CHP’li Bakırlıoğlu’ndan Bakan Işıkhan’a istifa çağrısı
CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, Kocaeli’nin Dilovası ilçesinde meydana gelen yangında yaşamını yitiren işçilere dikkat çekerek, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın istifa etmesi gerektiğini söyledi.
Bakırlıoğlu, “Dilovası’nda üç tane çocuk vefat etti, üç tane de kadın, üç tane anne. Size göre madencinin madende ölmesi veyahut da bu kadınların, bu çocukların merdiven altı kaçak iş yerlerinde can vermesi fıtrat olabilir. Anlıyoruz ki bakanlarımızın da, anlayışınızın da fıtratında istifa müessesesi yok” dedi.
Bakırlıoğlu, yaşanan yangının ihmal sonucu gerçekleştiğini belirterek, mahalle sakinlerinin ve vatandaşların CİMER üzerinden defalarca ihbarda bulunduğunu aktardı. Ancak yapılan başvurulara rağmen gerekli denetimlerin yapılmadığını ifade eden Bakırlıoğlu, vatandaşlara “İş yerinin iş sağlığı ve güvenliği açısından denetlenmesi için iş sağlığı ve güvenliğine yönelik alınmayan tedbirlerin neler olduğu, iş yerinin hangi kısmında ve ne zamandan beri alınmadığını, iş yerinde çalışanların iş sağlığı ve güvenliği yönünden nasıl etkilendiğini, iş yerinin tam unvanını, tam adres ve iletişim bilgilerini belirttiğiniz takdirde başvurunuz işleme alınacaktır” cevabının verildiğini söyledi.
Bakırlıoğlu, bu cevabın Bakanlığın sorumluluktan kaçtığını gösterdiğini belirterek, “Yani diyorsunuz ki bu ihbarı yapan vatandaşa ‘Git kardeşim, sen denetim yap, mümkünse bir rapor hazırla, onu da bize gönder'” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin dünyada en fazla iş kazası yaşanan ülkelerden biri haline geldiğini söyleyen Bakırlıoğlu, “Bütün rakamlar bunu gösteriyor. Bugün dünyada en fazla iş kazalarında işçisini kaybeden, madencisini, insanını kaybeden ülkelerden bir tanesi biziz” dedi.
CHP’li Akay: Kira lüks değil, faturalar keyfi değil
“Bu bütçede emekli yok, dar gelirli yok, asgari ücretli yok. Bu bütçede halkın sesi yok” diyen CHP Karabük Milletvekili Cevdet Akay ise en düşük emekli maaşının açlık sınırının yüzde 40 altında kaldığını vurguladı. Akay, Ankara’da yaşayan bir emeklinin gerçek gider tablosunu kürsüden göstererek şöyle konuştu:
“Bu fotoğrafta Ankara’da yaşayan bir Mustafa amcamızın faturaları. Kira yirmi iki bin dört yüz TL. Elektrik, su, doğal gaz topladığımız zaman iki bin dokuz yüz seksen dört lira. Toplam yirmi beş bin üç yüz seksen dört liralık bir sadece elektrik, su, doğal gaz ve kira gideri var. Şimdi asgari ücret yirmi iki bin yüz dört lira. Şimdi hangi faturasını ödemeyecek buradan? Bunları ödemek zorunda. Bir emekli maaşı olarak en düşük baktığımız zaman on altı bin sekiz yüz seksen bir lira. Ay sonunu nasıl getirecek? Kira lüks değil, faturalar keyfi değil. Bu giderler zorunlu. Şimdi evin mutfak harcamaları var. Marketi var. Çocuğu var, ulaşımı var. Hastalandığı zaman ilacı var. Sadece bunlar yirmi beş bin üç yüz seksen dört TL.”
“Emeklilik ülkemizde bir dinlenme dönemi değil, hayatta kalmak için mücadele etme dönemi haline gelmiş”
Avrupa ile Türkiye’deki emeklileri karşılaştıran Akay, sözlerinin devamında, “Avrupa’da emekli sabah kalkıp bugün nereye gitsem diye düşünürken Türkiye’de emekli sabah kalkıp bugün acaba neden tasarruf etsem, neden vazgeçsem diye düşünüyor. Emeklilik ülkemizde bir dinlenme dönemi değil, hayatta kalmak için mücadele etme dönemi haline gelmiş. Çoğu emekli ikinci işte çalışmak zorunda kalıyor. Üçüncü işte çalışmak zorunda kalıyor. Bizde emekli bir gider kalemi gibi görünüyor.” ifadelerini kullandı.
DEM Partili Oluç: Yılda ortalama olarak baktığımızda 2 bin insanımız hayatını kaybediyor
DEM Parti Antalya Milletvekili Hakkı Saruhan Oluç, inşaat, tarım ve taşımacılık alanı başta olmak üzere Bakan Vedat Işıkhan’ın görev döneminde 4 binin üzerinde işçinin iş cinayetinde hayatını kaybettiğini dile getirdi. Oluç, “Bu vahim bir durum gerçekten. Neden bu işçi cinayetleri yaşanıyor?” dedi.
İş cinayetlerinin pek çok nedeni olduğunu belirten Oluç, “İşin içinde uzun çalışma, yoğun çalışma, sigortasız çalışma, her türlü kuralsızlık bir faktör; patronların kar hırsı bir faktör ve elbette sizi ilgilendiren kısmı, denetimsizlik. Denetimsizlikten bu hale geliyor ya da yeterli olmayan denetimden bu hale geliyor” ifadelerini kullandı. Oluç, bakanlık ve SGK denetimlerine ilişkin, “İş cinayetleri meselesinde eğer bu denetimsizlik meselesini aşabilecek adımlar atılamazsa bu şekilde devam edecek. Yılda ortalama olarak baktığımızda 2 bin insanımız, çalışırken alın terini kazanmaya uğraşırken hayatını kaybediyor. Yıl 2025, neredeyse 19. yüzyıl koşullarında olan şeyleri biz bugün Türkiye’de yaşıyoruz. Bunu değiştirecek herhangi bir adımınız var mı gerçekten?” diye konuştu.

