Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

2026 bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonu’nda… Burhanettin Bulut: Cumhurbaşkanının iki dudağı arasına sıkıştırılmış bir basın özgürlüğünü yaşıyoruz

CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, RTÜK’ün sansürü olağanlaştırdığını söyleyerek “Sadece Cumhurbaşkanının yani sarayın kontrolünde TELE1 Habertürk, Show TV, HD Spor, Ekotürk, Flash Haber gibi kanallar resmen bir medya imparatorluğu kurmuş durumda. Sanırım sarayın havuz medyası yetmiyor. Bir de bunları kendi iktidarının savunuculuğu haline getirmiş durumda. Açıkçası iki dudağı arasına sıkıştırılmış bir basın özgürlüğünü yaşıyoruz” dedi.

CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, RTÜK'ün sansürü olağanlaştırdığını söyleyerek "Sadece Cumhurbaşkanının yani

Haber: Berfin BAYIR – Mehmet OFLAZ

(TBMM) – CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, RTÜK’ün sansürü olağanlaştırdığını söyleyerek “Sadece Cumhurbaşkanının yani sarayın kontrolünde TELE1, Habertürk, Show TV, HD Spor, Ekotürk, Flash Haber gibi kanallar resmen bir medya imparatorluğu kurmuş durumda. Sanırım sarayın havuz medyası yetmiyor. Bir de bunları kendi iktidarının savunuculuğu haline getirmiş durumda. Açıkçası iki dudağı arasına sıkıştırılmış bir basın özgürlüğünü yaşıyoruz” dedi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 2026 bütçesi ve kesin hesabı görüşülüyor.

Komisyonda konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, RTÜK’ün önceki başkanı Ebubekir Şahin’e yönelik eleştiride bulunarak “RTÜK’ü her fırsatta demokrasiye ateş eden sarayı arkasına alarak, her türlü kendisine ait olmayan kanunları bile kullanarak sansürü olağanlaştıran, ekran karartmayı, susturmayı, cezalandırmayı bir yönetim biçimi haline getirmiş, sosyal medyadan bir siyasetçi gibi siyasetçilere laf yetiştiren bir kişilikle bu kurumu yönetti ama bu kurumun sonunda en çok talep ettiği bakanlığı da alamadı” dedi.

“Bu dönemde 10 gün kapama cezası verilmesi, 5 gün kapama cezası verilmesi bu cezalandırmanın çok ötesinde bir sansürdür”

RTÜK’ün tarafsız denetim yapmaktan sorumlu olduğunu hatırlatan Bulut, şunları kaydetti:

“Baktığınızda 2025 yılının yönetimine somut verilerde buranın bir denetim değil, bir sansür mekanizması haline geldiğini göreceğiz. Örneğin elimde 1 Ocak – 14 Kasım 2025 arası haber ve yorum programlarında verilen cezalar var. Tam 52 ceza verilmiş. 52 ceza sonunda da 67 milyon 500 bin lira ceza kesilmiş. Ceza kesilen kanallara baktığımızda bu cezalar tesadüf değil, bilakis isteyerek sadece muhalif kanallara verilmiş. Örneğin Sözcü Televizyonu 15 ceza almış. 14 defa idari para cezası, 13 program durdurma ve 10 gün yani günümüz Türkiye’sinde bile 10 gün kapama cezası verilmiş. TELE1 de aynı şekilde 15 ceza almış. Yine 5 gün yayın durdurma aldı. Ama artık TELE1 bu cezalardan muaf hale geldi çünkü ‘penguen’ yayınlarına başladı. Halk TV, 14 ceza aldı. Yine 10 gün yayın durdurma cezası aldı. Bu özellikle bu kurum açısından utanılacak bir cezadır. Bu dönemde 10 gün kapama cezası verilmesi, 5 gün kapama cezası verilmesi bu cezalandırmanın çok ötesinde bir sansürdür. Yine Flash TV artık bu cezalardan muaf hale geldi. Diğerinde Meltem TV bir ceza almıştır. Tüm bu idari cezalara bakıldığında ilk üç kanala 44 ceza verilmiş ve bu cezaların büyük çoğunluğu haber ve yorum programlarına istinaden verilmiş. Bir başka bir cezalandırma yöntemi de genel başkanımızın miting yaptığı konuşmalarda konuşma metinleri ceza unsurları olarak görülmüş. Tüm bunlar yaşanırken yakın zamanda Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan 10 Kasım’a ilişkin bir anma toplantısında şu ifadeyi kullanıyor, ‘Eli sopalı düşünce özgürlüğü olmaz.’ Şimdi bu kadar ceza verilen bir dönemde Cumhurbaşkanı’nın bu ifadesinden bir sonuç çıkartmak lazım. Eli sopalı düşünce özgürlüğü olmaz. O zaman bu cezalar niye veriliyor? Buna baktığımızda verilen cezalar yine Cumhurbaşkanının söylediği bir noktadan verilmiş oluyor.”

Bulut, muhalefet yapan birkaç kanalın kaldığını belirterek “Sadece Cumhurbaşkanının yani sarayın kontrolünde TELE1 Habertürk, Show TV, HD Spor, Ekotürk, Flash Haber gibi kanallar resmen bir medya imparatorluğu kurmuş durumda. Sanırım sarayın havuz medyası yetmiyor. Bir de bunları kendi iktidarının savunuculuğu haline getirmiş durumda. Açıkçası iki dudağı arasına sıkıştırılmış bir basın özgürlüğünü yaşıyoruz” dedi.

“10 Kasım’da TRT’de halay çekildi”

TRT’nin 10 Kasım’da “Alişan ile Hayata Gülümse” programında horonlar ve halaylar çekildiğini söyleyen Bulut, “Bu programın olduğu gün 10 Kasım. 10 Kasım resmi olarak milli yas ilan edildiği gündür. 10 Kasım’da bir ulusal kurucusuna saygı, minnettarlık beklenirken devlet kurumu olan TRT bunun aksine horonlarla şenlik havasında bugünü geçirmiştir. Şimdi merak ediyorum. Ölen Suudi kral olsaydı Halk ve SZC TV Allah muhafaza bir eğlence programı yapsaydı acaba ne tür bir ceza alırdı? Burada yapılanlar hem Atatürk’e haksızlık, hem saygısızlık, hem de bir ahlaksızlıktır. Burada yapılan TRT’nin özellikle kamu kuruluşunun bizlerden aldığı vergiyle kurucu değerlerimize böylesi bir ahlaksızlık yapılmasını kabul etmemiz mümkün değildir” diye tepki gösterdi.

Bulut, RTÜK Başkanı Mehmet Daniş’e “Peki burada size hiç görev düşmüyor mu? Buralara hiç müdahale etmeyi hiç düşünmediniz mi? Sadece ve sadece kurumunuz Sözcü TV ve Halk TV’yi mi izliyor?” diye sordu.