Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

2026 bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonu’nda… Bakan Ersoy’dan “Kartalkaya” açıklaması: Yargı süreci devam ediyor, bizim yorum yapmamız doğru değil

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Bolu Kartalkaya otel yangınına ilişkin, “Ben de bir babayım, benim de küçük evlatlarım var. Ben de en az sizler kadar aynı acıları hissediyorum, aynı üzüntüleri yaşıyorum” dedi. CHP’li vekillerin “Niye istifa etmiyorsunuz” sorusuna yanıt vermedi. Ersoy, kamu görevlilerine ilişkin 18 Temmuz’da soruşturma izni verildiğini belirterek, “Şu anda yargı süreci zaten devam etmekte olup bakın bu yargıyla ilgili aslında bizim spesifik yorum yapmamız yargılama usul ve esasları açısından da doğru değil” dedi.

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Bolu Kartalkaya otel

Haber: Mehmet OFLAZ – Berfin BAYIR

(ANKARA) – Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Bolu Kartalkaya otel yangınına ilişkin, “Ben de bir babayım, benim de küçük evlatlarım var. Ben de en az sizler kadar aynı acıları hissediyorum, aynı üzüntüleri yaşıyorum” dedi. CHP’li vekillerin “Niye istifa etmiyorsunuz” sorusuna yanıt vermedi. Ersoy, kamu görevlilerine ilişkin 18 Temmuz’da soruşturma izni verildiğini belirterek, “Şu anda yargı süreci zaten devam etmekte olup bakın bu yargıyla ilgili aslında bizim spesifik yorum yapmamız yargılama usul ve esasları açısından da doğru değil” dedi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Kültür ve Turizm Bakanlığı, bağlı ve ilgili kuruluşların 2026 yılı bütçesi ve kesin hesabının görüşmeleri tamamlandı. Milletvekillerinin geneli üzerine konuşmalarının ardından Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy soruları yanıtladı.

Bakan Mehmet Nuri Ersoy, Yunus Emre Enstitüsü’ne yönelik iddialara ilişkin, “Yunus Emre Vakfıyla ilgili olarak duyulan şüphe ve ulaşılan bazı iddialar üzerine Mütevelli Heyeti Başkanı olarak bizzat benim tarafımdan konunun incelenmesi için Vakıflar Genel Müdürü Teftiş Başkanlığına talimat verildi. MASAK, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Vergi Denetim Kurulu, Kaçakçılıkla Mücadele Daire Başkanlığı başta olmak üzere ilgili bütün kurumlarla koordine ve iş birliği içerisinde yürütüldü. Teftiş Kurulu tarafından hazırlanan raporlarla, Bakanlığımız birimince derhâl, bu soruşturmalar tamamlandıktan sonra Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı suç duyurusunda bulundu. Zaten konu yargıda, kimin yargılanacağına, nasıl yargılanacağını yargı karar verir; onu yöneten biz değiliz” diye konuştu.

Bakan Ersoy, vakıf taşınmazlarının devriyle ilgili şunları kaydetti:

“Şimdi, belediye ve kamu iştiraklerinin vakıf varlıklarının kamuya devredilmesiyle ilgili bir soru sık sık geldi. Bakın, şimdi 5737 sayılı Kanun’un 30’uncu maddesinde yapılan düzenlemeden bahsediyorsunuz. Aslında, bakın, bu düzenleme 1957 yılından itibaren yürürlükte ancak tanımlanmasından kaynaklanan sorunların giderilmesi için yeni bir düzenlemeye ihtiyaç duyuldu. Şimdi nedir bu özünde? Cumhuriyet öncesinde kurulan vakıflara ait olan taşınmazların yeniden vakıflara devrine ilişkin düzenlemeyi içeriyor. Zaten vakfa ait olan bir malın vakfa iadesinin içeriyor, başka bir şey içermiyor. Bir de hani, sadece belli belediyelere göre yapılan bir şeymiş gibi algılatıldı ama o öyle değil. Bakın, ben tam, kesin rakamlarını istedim. Yani, iddia edildiği gibi sadece belli belediyelerin kullanımındaki vakıf mallarına yönelik yönelik bir düzenleme değil. Bakın, son yirmi yılda -bu yasa çıktıktan sonra- bin 167 taşınmaz Vakıflar Genel Müdürlüğüne iade edilmiş, bin 167. Bunların yüzde 70’i hazineden alınmış yani belediyeden değil, hazineden alınmış. Belediyeden iade alınan 357 taşınmaz var. Bu 357 taşınmazın iki bin 29’u yani yaklaşık yüzde 65’i AK Parti belediyelerinden alınmış veya öncesinde AK Parti’de olan belediye sırasında alınmış yani belediye AK Parti’deyken alınmış. Yani bu düzenleme aslında, bakın, mülkiyet hakkını ortadan kaldıran değil, Anayasa’nın 31’inci maddesindeki mülkiyet hakkı ilkesine paralel olarak yapılmış bir şey. Ama bir konu daha var: Zaten alınacak kararların tamamı yargı denetimine de açık yani sonuçta itiraz edildiği zaman bir yargılama sürecinden, süzgecinden geçiliyor.”

Bakan Ersoy, Diyarbakır Cezaevi’nin bir bölümünün anı müzesine dönüştürülmesi için danışma kurulu ve uzmanlarla birlikte çalışmalar yürüttüklerini söyledi.

“Siz merak etmeyin, Antalya müzesini 2026 yılında açacağım”

Mehmet Nuri Ersoy, Antalya Müzesi’nin yıkımıyla ilgili muhalefet partisi milletvekillerinin sorusuna, mevcut yapının deprem analizlerinde can, mal ve eser güvenliği açısından riskli bulunduğunu, bu nedenle yıkım kararının alındığını belirtti. Ersoy, deprem performans analizinin Antalya İnşaat Mühendisleri Odası’yla paylaşıldığını, yeni müze için Mimarlar Odası, Antalya Kent Konseyi ve ilgili STK’larla toplantılar yapıldığını söyledi. Ayrıca müze envanterindeki 64 bin 420 eserin, yeni müze tamamlanana kadar iklimlendirmeli ve güvenlikli depolarda korunduğunu aktardı.

Milletvekillerinin “Sayın Bakan, ihaleye çıktınız mı? İnşaat ne zaman başlayacak?” sorusuna Bakan Ersoy, “Ben onu 2026 yılında açacağım ben orayı, siz rahat olun. Ben Antalyalı olarak işin peşindeyim, 2026 yılında açacağım” yanıtını verdi.

“78 can için sadece 4 dakika mı ayırdınız?”

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, bütçe görüşmelerindeki konuşmasının son bölümünü Bolu Kartalkaya’daki yangın faciasına ayırdı. İYİ Parti Çanakkale Milletvekili Rıdvan Uz, “Dört dakika kaldı. 78 can için sadece dört dakika mı ayırdınız, Sayın Bakanım?” diye sordu.

“Ben de en az sizler kadar aynı acıları hissediyorum”

Bakan Ersoy, “Bolu Kartalkaya yangınında hayatını kaybeden 78 vatandaşımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı ve sabırlar diliyorum. Ben de -siz de belirttiniz- bir babayım, benim de küçük evlatlarım var. İnsanlar evlatlarını kaybetti, sadece evlatlarını kaybetmedi, bütün ailelerini kaybedenler oldu. Ben de en az sizler kadar aynı acıları hissediyorum, aynı üzüntüleri yaşıyorum” ifadelerini kullandı.

CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu’nun”Niye istifa etmiyorsunuz” sorusunu yanıtlamadı.

“Yargı süreci devam ediyor…”

Ersoy, yangının ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından 16 Nisan ve 17 Haziran’da iki teftiş yapıldığını, Danıştay kararından iki ay önce 18 Temmuz 2025’te soruşturma izni verildiğini belirterek, “Şu anda yargı süreci zaten devam etmekte olup bakın bu yargıyla ilgili aslında bizim spesifik yorum yapmamız yargılama usul ve esasları açısından da doğru değil” dedi.

Bakan Ersoy, otel açma ve denetim süreçleriyle ilgili olarak da şunları aktardı:

“Şimdi, siz eğer bakın, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından verilen işletme belgesi esaslı belge değil, aslında tamamlayıcı belge kapsamında. Yani ne demek istiyoruz; tamamlayıcı belge ne demek, esaslı belge ne demek. Siz bugün bir otel açmak istediğiniz zaman öncelikli olarak Bakanlığımız dışındaki bakanlıklardan ve ilgili yerel idarelere bağlı kurumlardan en az 7 tane belge almak zorundasınız. Önce bu belgeleri temin ediyorsunuz, sonra bu belgelerle birlikte bağlı olduğunuz yerel idareye başvuruyorsunuz. Yani belediye sınırları içindeyse belediye, değilse il özel idareye başvuruyorsunuz. Yerel idare tarafından size iş yeri açma çalışma ruhsatı veriliyor. Siz aslında oteli iş yeri açma çalışma ruhsatıyla açıyorsunuz. Yani otel hizmete giriyor, ziyaretçi almaya başlıyor, konaklamalar başlıyor.”

“Bu işte sizin sorumluluğunuz var mı, yok mu?”

CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, “Bu işte sizin sorumluluğunuz var mı, yok mu? Bilirkişi raporları diyor ki: ‘Sorumlusun.’, Komisyon raporu diyor ki: ‘Sorumlusun.’ Savcı diyor ki: ‘Sorumlusun.’ Biz de soruyoruz sana: Sen sorumlu musun? Senin Bakanlığın sorumlu mu, değil mi?” diye sordu. CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu da “Sorumluluğu başkasına atıyor zaten” diye tepki gösterdi.

Bakan Ersoy, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“İş yeri açma çalışma ruhsatıyla birlikte otel faaliyete geçiyor. Yani otelin faaliyete geçmesinden sonra ancak Bakanlıkla ilgili bir belge çalışması yapılıyor. Daha öncesinde siz Bakanlığı davet dahi edemiyorsunuz yani önce iş yeri açma çalışma ruhsatını, bu 6-7 belgeyi, minimum 6-7 belgeyi tamamlıyorsunuz. Bağlı olduğunuz yerel yönetimden iş yeri açma çalışma ruhsatını alıyorsunuz ve bununla birlikte oteli açıp ziyaretçi kabul etmeye başlıyorsunuz.”

Vekiller arasında tartışma…

İYİ Parti Çanakkale Milletvekili Rıdvan Uz, Bakan’a, “Kim denetliyor Sayın Bakanım?” diye sordu. AK Parti Adıyaman Milletvekili Resul Kurt, “Ya bir dinle” derken CHP Ankara Milletvekili Okan Konuralp, “Niye bağırıyorsun oradan! Sen niye bağırıyorsun oradan! 78 kişi ölmüş, ne bağırıyorsun oradan! Biraz mahcup ol be! Mahcup ol, başını ey ya!” ifadelerini kullandı. Kurt, “Mahcup olması gereken sensin” diye yanıt verdi.

Bakan Ersoy devamında şu ifadeleri kullandı:

“Sayın Başkanım, iş yeri açma, çalışma ruhsatı aldıktan ve yolcu ziyaretleri başladıktan sonra Bakanlık ruhsat için davet edilebiliyor, daha öncesine davet edilmiyor. Eğer siz bu açılma işlemini yapmadıysanız Bakanlık da zaten hiçbir zaman devreye girmiyor ve Bakanlık geldikten sonra da aslında sizin o gösterdiğiniz belgenin üzerinde belirtilen sınıflandırma ve türle ilgili denetim yapıyor, denetim esaslarının özünde bunlar var. Yani otelin kaç yıldızlı olduğu… Bakın ‘tamamlayıcı belge’ dememizin sebebi bu. Ha, herkes bir belge veriyor ya, bir sürü belge dedim, minimum 7 tane öncesinde, sonrasında da var. Kim denetliyor? Herkes kendi belgesinin denetiminden de sorumludur ama şimdi, bakın, ben genel mevzuatla ilgili size yorum yapıyorum.”

CHP’li Bankoğlu, “Denetleme yetkiniz var mı, yok mu? Var” diye sordu. Bakan Ersoy, “Bolu yangınıyla ilgili mahkeme süreci devam ettiği için, bizim verdiğimiz belgeyle yani sınıflandırmayla ve türle ilgili denetleme yetkimiz var ve bu denetimleri de zaten yapıyoruz, yapmaktan da sorumluyuz. Bakın, şunu da özellikle belirtmek isterim: Kültür ve Turizm Bakanlığının bir oteli açma yetkisi yok. Otel açma yetkisi olmadığı gibi bir oteli kapatma yetkisi de yok. Kendi belgesiyle ilgili bir eksiklik tespit ederse kapatılmasını iş yeri açma ve çalışma ruhsatını veren yerel yönetimden talep edebiliyor. Zaten bakın, şöyle bir sayı daha vereyim size: Ben Bakan olmadan önce son kırk yılda eksik belgeden dolayı, kırk yıl içerisinde Bakanlık tarafından kapatılan otel sayısı 100 bile değil, kapatılması talep edilen otel sayısı 100 bile değil. 2019’daki düzenlemeden sonra bizim talebimizle kapatılma işlemi yapılan otel sayısı dört bin 380 civarında” diye konuştu.

Görüşmelerin ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 2026 yılı bütçesi kabul edildi.